11 Mart 2025
21YYTE.ORG Fikir Tankı Suriye krizi ve süreci okuyamayan siyaset

Suriye krizi ve süreci okuyamayan siyaset

2 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Şam’ın Guta banliyösünde 21 Ağustos’ta gerçekleştirilen saldırıya ilişkin ilk bulgular saldırının kimyasal silahlarla işlendiğini gösterse de resmi sonuç Birleşmiş Milletler denetçilerinin aldıkları numunelerin laboratuvarlarda incelenmesinin ardından ortaya çıkacak. Saldırının faili ise henüz belli değil. Fransa ve Almanya gibi ülkeler ilk verilerin yanında BND ve “Unit 8200” askeri biriminin elektronik dinleme sonuçlarından hareketle sorumluluğu Şam yönetimine atmıştı. Esad’ın devrilmesine fazlasıyla angaje olan Türkiye hükümeti, Suriye’deki süreç uzadıkça siyasi ömrünün kısalabileceğini, Esad’ın ise ancak Washington tarafından alaşağı edilebileceğini görmüştü. Washington’u harekete geçirecek birincil gerekçenin Şam’ın kimyasal silah kullanması olduğu neredeyse deklare edilmişti. Başbakan Erdoğan 9 Mayıs’ta NBC’de yayınlanan mülakatında Suriye’nin kimyasal silah kullanmak suretiyle kırmızı çizgiyi aştığını belirtti. (http://worldnews.nbcnews.com/_news/2013/05/09/18148044-exclusive-turkish-pm-erdogan-syria-has-crossed-red-line-used-chemical-weapons?lite) Ardından kanıtları Başkan Obama’ya elleriyle sunması için beraberinde MİT Müsteşarını Washington’a götürdü. (http://yenisafak.com.tr/politika-haber/obamaya-kimyasal-dosya-18.05.2013-522670) ABD’nin Ortadoğu’daki mevcudiyeti, imkan ve kabiliyetlerine bakıldığında bu girişim “tereciye tere satmak” tan başka bir şey değildi. 21 Ağustos saldırısı sonrasında ABD’nin sınırlı bir askeri saldırısı gündeme geldiğinde Ankara harekatın rejimi değiştirecek ölçüde olmasında ısrar etti. Halbuki Almanlar çoktan geri adım atmış, saldırı emrini Esad’ın vermediğini belirtmişlerdi. (http://www.theguardian.com/world/2013/sep/08/syria-chemical-weapons-not-assad-bild) Şam yönetimin kimyasal silahlarını uluslararası denetime bırakması yönünde varılan mutabakat daha fazla kan dökülmemesi için son derece önemli bir adım. Pek çok ülke gibi Türkiye de fırsattan istifade ile durumu yeniden değerlendirmek, politikalarını revize etmek ve sorundan sıyrılmak için nefes alma fırsatı yakaladı. Ancak Ankara’da hala yanlışta ısrar edenler var. Siyasiler Esad’ın oyalama taktiği uyguladığı, kimyasal silah kullanımı dışındaki ölümlerin hesabını da vermesi gerektiği, şeklinde iç kamuoyuna yönelik söylemde bulunuyor. Bunu ya kendiliklerinden ya bürokratlarının yönlendirmeleriyle yapıyorlar. Her halükarda sorumluluğu kendilerinde aramalılar; Uzaklara bakarken neden yakını göremediklerini, son yıllarda istihbarat, savunma ve diplomasi alanlarında deneyimli kadroları pasifize edip yerlerine ehliyetsiz kişileri neden atadıklarını bir kez daha sorgulasınlar…
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *