Bu sayfayı yazdır

ABD'ye göre Türkiye Menbic'te "DÜŞMAN" kategorisinde

Yazan  07 Mart 2017

Ve bu da oldu. Aslında görünen köy kılavuz istemiyordu. Özellikle Fırat Kalkanı Harekatı ile başlayan süreçte iyice açığa çıktı. NATO ittifakında müttefik, IŞİD karşıtı koalisyonda ortak, zamana zaman stratejik ortak olarak da tanımlanan iki ülke ABD ve Türkiye söz konusu Menbic ve Rakka olunca artık karşı saflarda. Hatta IŞİD karşıtı koalisyonun Amerikalı sözcüsü Albay Dorrian'ın 04 Mart Cumartesi günü attığı twitlere bakılırsa, her ne kadar açıkça Türkiye'nin adını zikretmese de atıf yaptığı twite birbirini takip eder şekilde attığı twitlerindeki ifadeler incelendiğinde görülecektir ki Türkiye'nin Menbic'e yönelik hareketleri düşmanca hareket olarak niteleniyor. Yani askeri harekat planlaması ve icrası bakımından ifade edecek olursak Menbic ve çevresindeki harekat alanındaki unsurları işaretlerken Amerikan tarafı Türk askeri unsurlarını "düşman" olarak sınıflandıracaklar. Menbic'e yönelik operasyon yapacağını açılayan tek ülke Türkiye olduğuna göre ve Amerikalı sözcü düşmanca hareketleri caydırmaktan bahsettiğine göre bu düşmanca hareketi yapabilecek tek unsur Türk askeri unsurlarıdır. Bu da Türkiye'nin kastedildiğini göstermektedir. Evet durumun bu hale gelmesinden Türkiye'nin karar ve eylemlerinin de etkisi büyüktür. Ancak Türkiye açısından bunu kabul etmek, müttefiklik ve ortaklık çerçevesinde izah etmek mümkün değildir. Çünkü ABD bunu yaparken yani Türk askeri unsurlarını düşman olarak işaretlerken Türkiye'nin terör örgütü olarak kabul ettiği YPG'yi dost unsur olarak işaretleyecektir. Hatta Menbic'e insani yardım getiren ve Menbic'in batısında TSK-ÖSO ile YPG arasında tampon bölgeye konuşlanacak Suriye ordusu ve Suriye ordusunu destekleyecek Rus unsurlar bile düşman kategorisinde olmayacak. Diğer taraftan aynı twitlerde Menbic'te ABD'nin askeri varlığının 2016 Yaz aylarından buyana bulunduğunu ancak son dönemde artırıldığı da açıkça ve resmen duyuruluyor. Bunun gerekçesi olarak da düşmanca hareketleri caydırmak, yönetişimi iyileştirmek ve YPG’nin orada daimi bir varlığının bulunmadığını temin etmek gösteriliyor. ABD bu mesajları ve sahadaki konuşlanması ve askeri varlığını arttırmasıyla Türkiye'ye YPG'liler kalıcı değil burayı terk ediyor, Menbic tamamen Amerikan kontrolünde senin Menbic'e girmene gerek yok, sen IŞİD'e odaklan ve Rakka'yı düşün diyor. Menbic'teki Amerikan askeri varlığıyla ilgili olarak paylaşılan haber ve görüntülerden anlaşılıyor ki Amerikan askerleri özellikle Menbic'in kuzeyinde Sacur nehri hattında konuşlanmışlar ve Cerablus tarafından gelebilecek bir operasyona karşı kakan oluşturmuş durumdalar. Hatırlanacağı üzere Fırat Kalkanı Harekatı Cerablus bölgesinden başlamış güneye yönelen TSK_ÖSO birlikleri Sacur nehrine geldiklerinde YPG'nin saldırısına maruz kalmış ve karşılık vermiş, çatışmaların durması ise Amerikan özel kuvvetlerinin araya konuşlanmasıyla sağlanmış, ancak Fırat Kalkanının güneye yani Menbic'e ilerlemesi aslında daha en başlarda bizzat Amerikalılarca engellenmişti. Menbic'e yönelik bir harekatın kuzeyden gelecek Türk birliklerinin Fırat nehrine yaslanarak güneye hızla inebileceğini gören ABD'nin işi riske bırakmayarak Sacur nehri boyunca askeri varlığını artırdığını anlıyoruz. Pentagon sözcüsünün 06 Mart Pazartesi günkü açıklamaları koalisyon sözcüsünün açıklamalarının neredeyse daha detaylı olarak tekrarı nitelikte. Detayda önce çıkan ise Menbic'teki Amerikan askerlerinin tek taraflı doğrudan bir saldırı için yetkilendirilmediği ancak kendilerine bir saldırı olursa kendini koruma hakkı çerçevesinde karşılık vereceği açıklamasıdır. Bu da eğer Türk askerleri ABD kalkanı altındaki YPG'ye saldırırsa Amerikan askerleri de Türk askerlerine karşılık verecektir anlamına gelmektedir. Menbic'te ortaya çıkan bu resmi sadece ABD'nin gayretleriyle oluştuğunu söylemek doğru değil. Türkiye'nin toprağında operasyon yaptığı devletin merkezi yönetimiyle diplomatik ilişki kurmaması, uçak düşürme nedeniyle kriz yaşadığı Rusya ile kaybolan güven ortamını bir türlü tesis edememesi, ABD/Rusya ilişkilerinde dengeyi tutturamaması Menbic'teki resmin oluşmasının ana nedenlerinden biridir. Bu durum, kendisi muhatap olarak alınmayan Suriye ve onu destekleyen Rusya'nın Şam yönetiminin Suriye genelinde otoritesini tesis etmek, toprak bütünlüğünü korumak adı altında IŞİD, El Nusra gibi terör örgütleriyle savaşırken PYD/YPG ile ayrı bir cephe açmamak ve onların kontrol altında tuttuğu bölgeleri de kendi sınırları içinde tutmak adına tavizler vermesinin de önünü açmıştır. Bu bağlamda anayasa taslağındaki özerklik kavramları, PYD/YPG'nin istediği Menbic-Afrin'in bir koridorla da olsa birleştirilmesi öne çıkan pazarlık konuları olmuştur. Nitekim TSK'nın 24 Şubat'ta El Bab'ı alması sonrasında Suriye ordusu El Bab'ın hemen güneyinden Menbic'e ulaşmış ve Afrin ile Menbic birleşmiştir. Bunun peşinden de TSK_ÖSO'nun Menbic'e yönelmesinin engellenmesi için ABD'nin bilgisi dahilinde Rusya arabuluculuğunda Suriye ordusu ile YPG Menbic batısında tampon oluşturmak üzere anlaşmıştır. Bu tampon bölgeye gerçekten Suriye ordusunun askerleri gelecek mi konusu şüphelidir. O bölgeye konuşlanacakların büyük olasılıkla Suriye bayrağı ve Suriye askeri kıyafetiyle Şii milisler ve YPG'liler olacağını söyleyebiliriz. Yani YPG çekilmiş algısı yaratılacak ancak çekilmeyecek, Türkiye'nin ise YPG'nin çekildiğini kabullenmesi beklenecektir. Bütün bu gelişmeler 2015 Sonbaharı'ndan buyana Suriye üzerinde genel bir mutabakatları oldukları görülen ABD ile Rusya'nın yanında bunların desteklediği diğer aktörlerin (Suriye, İranlı milisler, PKK/YPG) de bu sefer Menbic'te Türkiye'ye karşı aynı safta buluştuklarını da göstermektedir. Menbic'teki bu gelişme aynı zamanda Türkiye'nin Rakka operasyonunda alacağı rolün ve öne sürdüğü şartlarının ne kadarının karşılanacağının işaretlerini vermektedir. ABD'nin Menbic'te düşman kategorisine koymaktan çekinmediği Türkiye'yi tamamen kaybetmemek adına Rakka operasyonunda sınırlı da olsa yer almasını planlayacaktır. Halihazırda Rakka merkezinin güney hariç diğer yönlerden bağlantısını kesen YPG'nin Rakka merkeze sokulmayarak mevcut pozisyonlarını koruması, Rakka'ya Türk özel kuvvetleri dahil ABD, Almanya, Fransa, İngiltere'den özel kuvvet unsuları ile Körfez'deki Arap ülkelerinden özel kuvvet ve ihtiyaç duyulacak sayıda Arap askerlerinin girmesi söz konusu olabilir. Tabi yine yaklaşık 5.000 kişilik Amerikan kuvvetinin de Suriye'de görev yapmak üzere bölgeye gönderilmesi de beklenmektedir. Bu askerlerin konuşlanacağı yer de büyük olasılıkla Türkiye olacaktır. Menbic'te oluşan ortam Suriye ve Rusya'nın da bu operasyona dahil olmasını sağlayacak gibi gözükse de Amerikan planlarının buna izin vermeyeceğini söyleyebiliriz. Bu nokta aslında geç te kalınmış olsa Türkiye için yeni bir karar noktasıdır. Biz tespit ve uyarılarımız yaptık yapıyoruz. Eğer Türkiye yeni bir durum muhakemesi yapmaz, yeni hareket tarzları geliştirmez yeni kararlar almazsa olacak olanlar yukarıda yazdıklarımızdan farklı olmayacak, Türkiye öyle veya böyle Rakka planına dahil edilecek ancak Suriye kuzeyinde bir PKK devletçiğinin oluşması, Suriye'nin bölünmesi kaçınılmaz olacaktır.