Bu sayfayı yazdır

Çin’de “Yasemin Devrimi” Olur mu?

Yazan  13 Mart 2011
Arap Dünyasını sarsan devrimlerin ardından Çin’de bir “Yasemin Devrimi” Olması ihtimali Batı basınında yer almaya başlamıştır.

Arap Dünyasında Yaşanan Devrimlerin Ardından Çin'de Gelişmeler:

ABD'den yayın yapan "boxun.com" adlı intenet sitesinin çağrısı üzerine Pekin ve Çin'in birçok büyük kentinde toplu halde protesto gösterileri düzenlemek için bazı hareketler yaşanmıştır. Güvenlik güçleri ise bu protestoları kontrol altında tutmak ve büyümesini engellemek için söz konusu gösteriler için seçilen yerleri yoğun şekilde takip altına almışlardır. Özellikle Pekin'in en işlek merkezi olan "Wang Fu Jing" bölgesine yoğunlaşan çağrıların ardından birçok yabancı basın mensubunun da protestonun planlandığı saatte orada hazır bulunmasına rağmen protesto gösterisine katılım son derece kısıtlı olmuş ve toplanan kalabalık çok geçmeden dağılmıştır. Gösterilerin son derece az katılımlı olması ve sönük geçmesi Çin'de bu tür bir haraketin şimdilik taban bulamayacağını göstermektedir ancak Pekin'in de aralarında bulunduğu birçok kentte bu tarz gösterilerin az katılımlı ve düşük profilli de olsa düzenlenebilmesi dikkat çekicidir.[1] Ayrıca önümüzdeki günlerde yapılması muhtemel gösterilerin engellenmesi ve kontrol altında tutulması için yetkililer oldukça hassas olduklarını basın aracılığıyla ortaya koymuşlardır.[2][3]

Çin'in Arap Ülkelerinden Büyük Farkı:

Çin, 1949'dan beri Çin Komunist Partisinin tek parti yönetimindedir. Ancak Çin'in bu sistemini Afrika ve Orta Doğu'da bulunan ülkeler ve Arap Dünyasından ayıran çok önemli farklar bulunmaktadır. Çin her ne kadar bir tek parti yönetiminde de olsa bir "tek adam" yönetimi değildir. Mao Ze Dong'un ölümünün ardından Çin Komünist Partisi önemli reformlar gerçekleştirmiş ve parti yönetimi ve buna paralel olarak devlet yöneten kadrolar da 5 yılda bir değişmektedir. Bu nedenle tek bir parti yönetimi söz konusu olmakla birlikte bir kişi ya da ailenin yönetimde olması söz konusu değildir. Çin uzun tarihinin de getirdiği avantaj ile ciddi, sorumlu ve sistemli bir devlet geleneğine sahiptir.

Sonuç:

Çin'de "Yasemin Devrimi" ya da benzeri olayların yaşanması yakın gelecekte mümkün gözükmemektedir. Zira, Çin Halkının önemli bir çoğunluğu var olan sistemden başka bir sistemin Çin'i kaos'a sürükleyeceğini düşünmekte ve köklü değişiklikler için henüz erken olduğunu düşünmekte ve Çin gibi büyük bir ülkenin çok partili ya da demokratik bir sistem ile yönetilmesinin çok zor bir iş olduğu konusunda halkın ezici çoğunluğunda bir fikir birliği bulunmaktadır. Yolsuzluk, ekonomik adaletsizlik ve gelir dağılımı adaletsizlikleri konusunda ortalama Çinli, merkezi yönetim ya da partiden çok partinin yerel yetkilileri ya da bireylerin kabahatinin bulunduğunu düşünmektedir. Bu nedenle yaşanan ekonomik ve sosyal olumsuzlukların merkezi hükümete karşı bir hareketi başlatması zordur. Halkın genel desteğine rağmen Çin önümüzdeki aylarda özellikle yükselen gıda ve emtia fiyatlarının sosyal olaylara dönüşmesi riski ile karşı karşıya bulunmaktadır. Çin, sanayisi için kullandığı enerji ve ham maddenin önemli bir bölümünü ithal etmektedir. Afrika ve Orta Doğu'da çıkan olaylar ve istikrarsızlık Çin ekonomisini tehdit etmektedir. Zira Çin gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülkenin aksine her yıl en az 20 milyon yeni iş imkanı yaratmak ve ekonomik büyümesini %7'nin altına düşürmemek gibi büyük hedefleri tutturmak zorundadır. Afrika ve Orta Doğu'da ortaya çıkan istikrarsızlık eğer daha da büyür ve petrol ham madde fiyatlarının yükselmesine, dünya ticaretinin geçtiği önemli su yollarının güvansiz hale gelmesine neden olursa Çin için risk daha da büyüyecektir. Görüldüğü kadarıyla yükselen petrol fiyatları ve istikrarsızlık, sadece Arap ve Afrika Halklarının devrimi değil aynı zamanda büyüyen ve güçlenen Çin'i dolaylı yoldan zora sokacak gelişmelerin de başlangıcı olabilir.

 


[1] Jaime FlorCruz, CNN, http://edition.cnn.com/2011/WORLD/asiapcf/02/20/china.protests/index.html (Erişim 7 Mart 2011)

[2] Jaime FlorCruz, CNN http://edition.cnn.com/2011/WORLD/asiapcf/03/06/china.no.protests/index.html, (Erişim 7 Mart 2011)

[3] Damian Grammaticas, BBC, http://www.bbc.co.uk/news/world-asia-pacific-12593328, http://www.bbc.co.uk/news/world-asia-pacific-12593328

Giray Fidan

 06.04.1980 Ankara Doğumlu

Eğitim:

İlkokul ve Ortaokul eğitimini Özel Yükseliş Kolejinde, Lise eğitimini Gazi Anadolu Lisesi ve Mustafa Kemal Lisesinde tamamlamıştır. 1998-2000 yılları arasında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Klasik Arkeoloji Bölümünde eğitim görmüştür. 2001 – 2005 yılları arasında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Sinoloji Ana Bilim dalında ve 2002 – 2003 yılları arasında Beijing Language and Culture University (北京语言文化大学) lisans eğitimini tamamlamıştır. 2005 – 2007 yılları arasında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Sinoloji Ana Bilim Dalında yüksek lisans eğitimini “Qin Devrimleri: Qin Shi Huang Dönemi Çin’de yapılan Devrimler ” konulu teziyle tamamlamıştır. 2007 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Sinoloji anabilim dalında doktora eğitimine başlamış; 2007 – 2008 tarihleri arasında Milli Eğitim Bakanlığı bursuyla Min Zu University of China (中央民族大学) Tibetoloji bölümünde araştırma yapmış ve Tibetçe eğitimi almıştır. Doktora çalışmasını 2010 yılında “Çin Kaynaklarına Göre 16. Yüzyılda Osmanlı – Çin İlişkileri ve Çin’de Osmanlı Ateşli Silahları” konulu teziyle tamamlamıştır.

 

Yabancı Diller:

Çince

İngilizce

Tibetçe

 

Yayınlar:

Kitaplar:

Kanuni Devrinde Çin’de Osmanlı Tüfeği ve Osmanlılar, Yeditepe Yayınevi, 2011, İstanbul.

Çin Dili ve Çince Dilbilgisi, Efil Yayınevi, 2011, Ankara.

Makaleler:

Giray Fidan,"Ming Tarih Kayıtlarına Göre 16. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu-Ming Çin'i İlişkileri", Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Türkiyat Araştırmaları Dergisi, Sayı 30, Güz 2011, ss. 276-287.

Giray Fidan, "Tibet ve Türk Geleneklerinde Bozkurt Sembolü", Uluslararası Asya ve Kuzey Afrika Çalışmaları Kongresi (ICANAS) konferansı dâhilinde "38. ICANAS Doğubilim Çalışmaları" bildiri kitapçığında s. 151-155, Ankara, 2009.

Giray Fidan, “Ulus Devlet Olma Yolunda Bir Medeniyet: Çin”, 21. Yüzyıl Dergisi, Nisan 2011, Sayı 28, ss. 55-59.

Giray Fidan, “Türk Çin İlişkilerinde 40 Yıl”, 21. Yüzyıl Dergisi, Ocak 2011, Sayı 25, ss. 91-97.

Giray Fidan, “Çin – Arap Dünyası İlişkileri: Eski Köye Yeni Adet”, 21. Yüzyıl Dergisi, Mart 2011, Sayı 27, ss. 53-59.

Giray Fidan, “Irak’ın Yeniden Yapılanmasında Çin’in Politikaları”, 21. Yüzyıl Dergisi, Ağustos 2010, Sayı 20, ss. 69-74.

Giray Fidan, “Pekin’in Yüksek Rakımlı Sorunu: Tibet” 21. Yüzyıl Dergisi, Eylül 2010, Sayı 21, ss. 79-86.

Giray Fidan, “Çin Halk Cumhuriyeti Japonya İlişkileri: İşbirliği Yapan Devletler Düşman Halklar”, 21. Yüzyıl Dergisi, Ekim 2010, Sayı 22, ss. 29-34.

Giray Fidan, “21. Yüzyılda Çin: Büyük gücün büyük sorunları” 21. Yüzyıl Dergisi, Kasım 2010, Sayı 23, ss. 45-50.

Giray Fidan, “Türk Silahlı Kuvvetleri Çin Halk Kurtuluş Ordusu İlişkileri”, 21. Yüzyıl Dergisi, Aralık 2010, Sayı 24, ss. 17-23.

Giray Fidan, “Japonya’da Nükleer Felaket”, 21. Yüzyıl Dergisi, Mayıs 2011, Sayı 29, ss. 63-67.

Giray Fidan, “Pakistan: Çin’in İsrail’i” 21. Yüzyıl Dergisi, Haziran 2011, Sayı 30, ss. 17-23.

Giray Fidan, “Çin’in Orta Asya Enerji Politikası” 21. Yüzyıl Dergisi, Temmuz 2011, Sayı 31, ss. 23-29.

Giray Fidan, “Çin’in ABD Stratejisi: Yeni Bir Soğuk Savaşa Doğru” 21. Yüzyıl Dergisi, Ağustos 2011, Sayı 32, ss. 49-57.

Giray Fidan, “Ejderha Kara Kıta’da: Çin’in Afrika Ajandası” 21. Yüzyıl Dergisi, Eylül 2011, Sayı 33, ss. 83-90.

         2010 yılından itibaren Bozok Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Yabancı Diller Bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.