Türk tarihinin baştan yazılmasına neden olacak önemli araştırmalar yapan Servet Somuncuoğlu 49 yaşında hayatını kaybetti.

“Ders kitaplarından gördüğümüz kadarıyla bizim tarihimiz Orhun Anıtları’yla başlar. Oysa ki Orhun Anıtları Türklerin taşlar üzerindeki son sözüdür. Asla Türk tarihinin önsözü değildir.” diyen Servet Somuncuoğlu Türk tarihinin önsözünün yazılı olduğu kayaları bulmak adına dünyanın birçok yerinde araştırmalar yapmıştır. Çalışmalarını kitaplar ve belgesellerle ölümsüz hale getiren Somuncuoğlu, tıpkı kayalara kazınan Türk atlıları gibi kendi adını da Türk tarihinin sayfalarına kazımıştır.

1964 yılında Bursa’da doğan Servet Somuncuoğlu, öğretmen lisesinin ardından Erzurum Atatürk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü ile İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümlerinden mezun olmuştur.

1988-2004 yılları arasında TRT’de prodüktörlük yapan Servet Somuncuoğlu Türk kültür hazinesi ile ilgili çok önemli çalışmalara imza atmıştır. Somuncuoğlu dört yılda 150 bin kilometre kat ederek hazırladığı “Karlı Dağlardaki Sır” isimli belgeseli ile TÜRKSAV 12. Türk Dünyası Hizmet Ödülü’nü alırken, "Sibirya'dan Anadolu'ya Taştaki Türkler" kitabı ile 2008 yılı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Sedat Simavi Sosyal Bilimler Araştırma Ödülü’nü kazanmıştır.

Damgaların Göçü adlı çalışması ile Türk tarih yazımını değiştirecek bulgulara erişen Somuncuoğlu, bu çalışmasıyla ilgili şunları söylemiştir:

“8 farklı alanda 5 binden fazla kaya resmi, binden fazla eski Türk mezarı kurgan ve şu ana kadar tespit ettiğimiz 50 civarında yazıta rastladık. Bu ilk olarak şunu gösterir: Anadolu’da Türklerin varlığının tartışılamaz tarihi M.Ö 3000 yılıdır ve belgelenmiştir. İkinci olarak Türk’ler tarihin en eski çağlarından beri Anadolu’ya gelip gitmişler, göçler yatay ve dikey olarak devam etmiştir. Üçüncü olarak da Anadolu Türk tarihi baştan yazılmak zorundadır.”

Somuncuoğlu’nun çalışmaları ile ilgili Türk Tarih Kurumu eski başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu ise şunları söylemiştir:

“Çin’den, İzmir’e kadar çekilen bir çizginin altında ve üstünde kalan tüm ülkelerde gereğinde 3.000 metre yükseklikteki tepelerde kar tipisi altında yatmaktan çekinmeyen, atla yürüyerek, uçurumları dolanarak, 4 yıl içinde 150 bin kilometre yol yapan Servet Somuncuoğlu’nun adının, Türk Kültür tarihine altın harflerle yazılması gerektiğine inanıyorum. O yalnız başına bu çok geniş sahaya yayılmış olan atalarımızın bıraktığı, kaya resimleri, damgaları ve yazıları toparlamış ve Batılının bu Ön-Ata eserlerine sahip olma çabalarına engel olmuştur. Ve de, Atatürk’ün ölümünden sonra bir türlü Türk kültürünü ortaya çıkaramamış olan Türk Tarih Kurumu’nun 1938′den beri yapamadığını 4 yıl içinde başarmıştır.”

Programları:

“Tarihin Büyük İhanetleri”

“Günle Gelen”

“Günün İçinden”

“Müzikli Edebiyat”

“Yeni Bakışlar”

Senaryoları:

“Anadolu’yu Vatan Kılanlar”

“Tarihimize Şan Verenler”

“Gönül Dünyamızı Aydınlatanlar”

Kitapları:

“Saymalıtaş Gökyüzü Atları”

“Gallemit”

“Adanmış Bir Ömür: Çetin Berkmen’in Anıları”

"Sibirya'dan Anadolu'ya Taştaki Türkler"

“Damgaların Göçü: Kurgan”