TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ
×

Uyarı

JUser: :_load: Unable to load user with ID: 116

 Bu sayfayı yazdır

TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ

Yazan  18 Mart 2009
BADE İLBAY-Milliyetçilik, bir milleti sevmek bu sevgiyle geleceğe bakmak ve çalışmaktır. Kuru bir sevgi işi değildir.

Milliyetçilik bir ananın çocuğuna duyduğu sevgi gibi vatan toprağına şerife bacının gözleriyle bakabilmek ve seyit onbaşı gibi gözünü karatabilmektir.

Anadolu yollarında atılan her adımdır. Ölümü göze alırken yürekleri titreten mücadele azmi veren ülküdür. Ülkesini yüceltmek aşkıyla Fatih'ten Atatürk'e Bilge Kağan'dan Ziya Gökalp'e Yusuf Akçura'ya ve bugünün milliyetçi gençliğine uzanan yoldur. Ülkenin tarihiyle coğrafyasıyla ve değerleriyle bu değerleri anlatan ve yaşatan fikir adamlarıyla bir bütündür. Tek bir kişiye tek bir fikre hizmet etmek değildir; çünkü Atatürk'ün milliyetçiliğine inanıp Ziya Gökalp'ı yok sayamazsın. Milliyetçiliği parçalara ayıramayız, Ankara'da yaşayanları sevip Adana'da yaşayanlardan nefret edemezsin Rumenlide

Kazan'da Taşkent'te yaşayanlara farklı gözle bakamazsın. Milliyetçilik soyuna dinine ve diline bir bütün olarak bakmaktır.

Bu coğrafya nice halklara mezar oldu. Hangi aşktı bu millete Ergenekon'u yazdıran Çin saraylarına Kürşat'ı dayandıran Anadolu yollarına düşüren Mustafa Kemal'i Fatih'i cihan devleti tahtına geçiren. Bu ülkünün dününde ne kıyametler kopmuş niceleri bu uğurda can vermiş evinden eşinden vazgeçmiş ancak bu vatanın bir toprağı için vücudunu siper etmiştir. Ölümü göze almış istiklale inanmış bu milleti kim atabilirdi bu topraklardan. Kim bu cennet vatanın uğruna feda olmaz ki diyen bir nesil duruyordu Anadolu'da Asımın nesli kim alabilirdi. Fatih'in Yavuz'un torunlarından son kalesini. Dünde bugünde…

Geçmişten günümüze milliyetçiliğe baktığımızda bir bütün olarak ilerlediğini ancak siyasi partilerin kurulmasıyla farklı görüşler tarafından birbirinden bağımsız olarak benimsendiğini görüyoruz. Herkes etrafındaki insanları milliyetçilik çatısı altında toplamaya çalışırken kimileri kendine sadece Atatürk milliyetçiliğini esas almış kimileri ise ne Göktürk'ü ne Atatürk'ü ne de " Dilde İşte Fikir'de birlik" diyen İsmail gaspıralı 'yı unutmuştur

Türk gençliği ile milliyetçi gençliği ayrımına düşüren görüş farklılıkları aynı ecdadın torunlarını birbirine düşürmüş ve çatıştırmıştır. Ancak hiçbir ideoloji Türk kimliğimizin üzerinde olmamalıdır. Milliyetçi görüş bu güne kadar birbirine gebe olmuştur. Bu fikrin çocuklarını da birbirinden ayırmak mümkün değildir. Gençlik birbirinden ne kadar kopmaya ve ayrılmaya çalışsa da bir gün buluşacağımız yer yine Türk milliyetçiliği olacaktır.