SEÇİM KAMPANYASININ EKSEN DEĞİŞTİRİLMESİ


SEÇİM KAMPANYASININ EKSEN DEĞİŞTİRİLMESİ

Yazan  03 Şubat 2009
Türkiye’nin AKP iktidarı dönemindeki yılları, görünen yanlarından daha çok görünmeyen yanlarıyla tartışılacaktır. Bu dönem resmi olanla olmayanın, helalle haramın, meşruyla gayrimeşrunun birlikte yürüdüğü ya da yürütüldüğü bir dönem olmuştur.

Döneme yasal olmayanların yasayla yasal hale getirildiği, sebepsiz zenginleşmenin sebep uydurularak meşrulaştırıldığı, yolsuzluğun yol olarak görüldüğü bir zihniyet damgasını vurmuştur. Cumhuriyet tarihi boyunca bu dönem kadar sermayenin ve servetin el ve biçim değiştirdiği de görülmemiştir.

Bugün Türkiye'de iktidara yakın olanların çocuklarının/yakınlarının kurdukları şirketler, özelleştirerek üzerlerine geçirdikleri mülkiyetler ve kapattıkları ihalelerle yeni bir zenginler sınıfı oluşmuştur. İktidar mensupları bir yandan kamuoyunu ellerindeki televizyonları ve gazeteleri kullanarak meşgul ederken diğer yandan da servetlerine servet katmaktadır.

İktidar kendi koyduğu kurallarla ve tartışmaları çektiği alanda muhalefetin seçim kampanyasını yapmasını istemektedir. Bu bağlamda giderek seçimin teması makro meseleler, etnisiteler, mezhepler, kimlikler, değerler ve inançlar temeline kaydırılmaya çalışılmaktadır.

Başörtüsü, Kur'an kursu, imam hatip temelli siyasetin tıkandığı noktada AKP devreye gıda paketleri, kömür torbaları ve diğer sosyal yardımlarını sokmaktadır. Son iki ay içinde AKP seçim hareketini iyiden iyiye zenginleştirmiştir. Güneydoğu'ya "Kırmançça Televizyon" sunulmuş, Alevilere "açılım" lar teklif edilmiş, solcular için "Nâzım Hikmet'e vatandaşlık", liberallere "AB'ye olan bağlılık", dindarlara "Şimon Peres'i tersleme" gibi yeni seçim yatırımlarıyla kampanya zenginleştirilmiştir. Her şeye rağmen olana bitene kuşkuyla yaklaşanlar için ise "Ergenekon" afyonu kullanılmaktadır.

Yolsuzluk, yağma ve yağcılık!

Halbuki iktidar yolsuzluk ve yağma özürlüdür. Bu alanda iktidarı sallayanlar meyvelerini toplayacaklardır. Yalnızca aysbergin görünen kırıntıları olan "Deniz Feneri", "Ali Dibo", "Dişli" ve "Dengir" vakaları bile uyumaya ve unutulmaya terk edilmiş olmaktadır. Bugünlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde imar danışmanının "Esrarengiz Kasası" gündeme düşmüştür. Bir süre önce de Ankara'da Bel-Pa'da Genel Müdürü'nün istifasına neden olan skandal türünden vakalar yaşanmıştı.

Unutulmamalıdır ki, CHP'li Kılıçdaroğlu AKP'nin üç köşe taşını üç sallamada düşürmüştü. İktidarın en zayıf karnı burasıdır. Bu iktidar bu anlamda yolsuzluk, yağma, yağcılık ve sebepsiz zenginleşme iştahına tutulmuştur. Yedi yıldır ülkeyi yağmalayanlar, yiyenler ve üzerine geçirilmedik mülkiyet bırakmayanların iştahı bitecek gibi de gözükmemektedir. Rüşvet, irtikâp, iltimas ve yağma inanılmaz boyutlardır. İktidarın bir bakanının, rüşvetten yakınanlara "Bahşişle rüşveti karıştırmayın!" türünden cevaplar verdiği unutulmamalıdır. Diğer yandan gelinen bu aşamada iktidarın yağmasına ve haksızlıklarına destek vermemiş olan bütün kadrolar yalnız ihalelerden değil, devletten de ihraç edilmiştir. Bürokraside haksızlık kavramı artık zulüm kavramıyla yer değiştirmiştir.

İktidarın seçim kampanyasını istediği gibi yönetmesine muhalefet izin vermemelidir. 29 Mart seçim kampanyası değerler, inançlar, tarihler, etnisiteler, mezhepler ve kimlikler üzerinden değil ülkenin kötü yönetimi, yolsuzluk, işsizlik, hırsızlık, haksızlık ve yağma üzerinden yürütülmelidir.

Seçim kampanyasını dahi iktidara endeksli olarak yürüten bir muhalefete vatandaşın oy vermesi için hiçbir neden yoktur.

Özcan Yeniçeri

1954 yılında Gümüşhane'nin Şiran ilçesinde doğdu. İlk ve orta tahsilini Gümüşhane'de, yüksek tahsilini Ankara'da tamamladı. 1987 yılında Uludağ üniversitesi Sosyal Bilimler Ensti-tüsü'nde Yüksek Lisansını tamamladı. 1991 yılında ise Erciyes üni-versitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde Yönetim Organizasyon dalında “örgütlerde çatışma ve Yabancılaşmanın önlenmesinde Yönetime Katılmanın Rolü” adlı tezinin kabul edilmesiyle de doktor unvanını aldı.

1998 yılında doçent, 2004 yılında da profesör oldu.

Prof.Dr. özcan Yeniçeri, Niğde üniversitesi'nde çeşitli aralıklarla Kamu Yönetimi Bölüm Başkanlığı, Meslek Yüksek Okulu Mü-dürlüğü, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü yaptı.

1999 yılında Kazakistan'daki Ahmet Yesevi üniversitesi'nde görev aldı. Bu üniversitede “Uluslararası İlişkiler Bölümü”nü kurdu ve bir yıl süreyle de başkanlığını yaptı. 2004 yılında AYSAM (Ahmet Yesevi Stratejik Araştırmalar Merkezi) Başkanlığına getirildi. İki yıl bu görevi yapmış olup halen Niğde üniversitesi'ndeki görevine de-vam etmektedir.

Prof. Dr. özcan Yeniçeri'nin yazdığı eserlerden bazıları şunlardır: Yeniden Türkleşmek, örgütsel Değişmenin Yönetimi, Küre-selleşme Karşısında Milliyetçilik ve Kimlik, Küresel Kıskaç ve Türkçülük, Bilgi Yönetim Stratejileri ve Girişimcilik, Dokunanlar, İtirazlar, Bugünden Yarına Türk Dünyasına Stratejik Bakış, Yönetimde Yeni Yaklaşımlar. ölüler Nefes Almaz (Roman), örgütlerde çatışma ve Yabancılaşma Yönetimi

Prof. Dr. özcan Yeniçeri, 2003 yılı “Prof. Dr. Osman Turan Kültür Araştırmaları” ödülünü almıştır.

Prof. Dr. özcan Yeniçeri, Ortadoğu, Ayyıldız, Millet, Hergün ve Siyaset Ekseni gazetelerinde çeşitli aralıklarla köşe yazarlığı yapmıştır. Halen Yeniçağ Gazetesi'nde köşe yazarlığına devam etmektedir.

Prof. Dr. özcan Yeniçeri, 12 Haziran 2011 Genel Seçimleri ile Milliyetçi Hareket Partisi Ankara milletvekili olmuştur. Ankara Milletvekili Yeniçeri aynı zamanda TBMM Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Komisyonu üyesidir.

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...