21. Yüzyıl Türkiye Enstitisü
Misafir Yazar
Asimetrik savaşların özellikle stratejik bölgelerde tüm hızıyla devam ettiği ve önümüzdeki süreçte de devam edeceği öngörülmektedir.
Kalkınma ve gelişme çabaları insanlığın var olduğundan beri devam etmektedir. Bu sürecin devam etmesi beklenir. Kalkınma ve gelişme süreçleri beraberinde rekabeti de getirmiştir.
Yeni, heyecan verici beklentileri artıran ileriye bakmayı gerektiren motivasyonu yükselten ümitleri ve yaşama sevincini ortaya koyarken bilinmezliğinden dolayı biraz kaygı birazda tedirginlik hissi uyandıran ümit ile korku arası beklenti iklimi sunar.
Yeni dönemde küresel dünyada hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı üzerinde antant kalındığı görülmektedir. Değişim başladı ancak insan davranışının teknoloji kadar hızlı değişmediği de bir gerçek.
Kültürümüzde yer eden ‘’beşikten mezara kadar eğitim’’ söylemi son bilimsel çalışmalara göre ‘’ana karnından mezara kadar’’ ifadesi ile değiştirileceğe benziyor. Yeni bilgiler bize öğrenmenin ana karnında başladığını söylüyor.
Coğrafya insanların kaderini belirlerken insanlarda kendilerine bahşedilen akıl ile kendi kaderlerinde söz sahibi olabilme mücadelesi vermeye çalışmaktadırlar.
Küresel dünyada son 40 yılda ülkeler arasında ekonomik sosyal ve politik eşitsizlikler yaşandığı gibi ülkeler içi özellikle gelir dağılımı eşitsizliklerinin artarak devam ettiği gözlenmiştir. Neo liberalizm olarak adlandırılan uygulamadaki sistemin bazılarına çok kazandırması yanında bazılarına da çok kaybettirdi. Bu nedenle gruplar arasında gelir dağılımı farkları çok açıldı.
Küresel dünya bugüne kadar ya finans veya reel ekonominin kendisini çevirememesi sonucu krize girerdi. Bu defa alışık olunmayan bir durumla yüz yüze kalınmış ve bizatihi insanların kendi varlığına karşı yapılan bir saldırı ile karşı karşıya gelinmiştir. Bu yeni durum insanlık için küresel boyutta bir ilki oluşturmaktadır.
Giriş
1980’li yıllarda başlayan neo liberalizm toplumlardaki sosyal yapıyı dönüştürme projesi olarak uygulamaya konuldu. Neo liberalizmin uygulanabilmesi için organize sivil toplum yapılarının zayıflatılması gerekiyordu. Bunun için öncelikle sivil toplum kuruluşları hedef alındı. Ücretli çalışanların organizasyonu olan sendikalar güçsüzleştirildi.
Sabahattin İsmail - 14-05-2024
Milli çıkarları savunurken 2 konu hata kaldırmaz:
Dr. Cengiz Tatar - 14 Mayıs 2024
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, 13 Kasım 1918’de 61 gemilik İtilaf donanması tarafından Boğaz işgal edildiğinde Haydarpaşa’ya gelmiş ve “Kartal” istimbotu ile Galata rıhtımına ayak basmıştır.
Tugay Uluçevik - 13 Mayıs 2024
Sinsi genişleme politikası
Ersin Dedekoca - 06 Mayıs 2024
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, 13 yılın ardından geçtiğimiz hafta başında Irak'ı ziyaret etti. Erdoğan Bağdat'ta Irak Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid ve Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani ile ve ayrıca Erbil'de Irak Kürdistan Bölgesel…
II.Mahmut, Vakay-ı Hayriye adıyla, Aksaray-Et Meydanı’ndaki yeniçeri kışlaları top ateşine tutularak 6.000'den fazla yeniçeri öldürülmüş ve isyana katılan yobaz takımı tutuklanmıştır. Askeri kuvveti çok zayıflayan Osmanlı’nın Donanması 1827’de Navarin’de sonra Sinop…