İdlib bölgesi Fırat Nehri batısında kalan en problemli ve karmaşık sahalardan birisi olma özelliğini koruyor. Bölgede çok sayıda silahlı grubun mevcut olması, İdlib’deki gözlem noktalarımızın yarattığı hassasiyet, HTŞ’nin sene başından itibaren beklenenin aksine alan genişletmesi, Suriye Rejiminin bölgede sürdürdüğü topçu atışları ve hava harekâtları, muhalif grupların rejime ait üs bölgeleri ve Rus askeri üslerine saldırı düzenlemesi, bölgede yaşayan sivillerin kuzeye yani Türkiye sınırına doğru hareketlenmesi gibi hususlar İdlib sorunsalının uzun bir süre daha devam edeceğine işaret ediyor.
Son haftalarda özellikle 12 Temmuz’da ilk parti S400’lerin Türkiye’ye teslimatından sonra S400’ler gündemden düşerken Suriye kuzeyinde güvenli bölge konusu gündemde zirve yaptı.
Sorunun, krizin, kavramların, tehditlerin tanımında mutabık olamadığımız ABD ile Suriye kuzeyinde güvenli bölge tesisinde birlikte çalışmak için mutabık kaldık, ortak harekat merkezi kuruyoruz. Müthiş!
Güvenli bölge aldatmacası…
Suriye kuzeyindeki gelişmeler hızlandı. Türkiye-ABD mutabakatıyla Fırat'ın doğusunda güvenli bölge tesisi için müşterek harekat merkezi kuruldu.
Türkiye'nin Suriye politikasının ABD ile Rusya arasına sıkışıp kaldığını 2015'den yana söyleyip yazıyoruz. Bu durumu mavi boncuk politikası olarak adlandırmıştım.
Aylar-yıllardır bütün yazılarımızda ABD ile girişilecek Fırat'ın doğusuna ilişkin mutabakat ve mekanizmaların Türkiye'yi oyalamaktan başka şeye hizmet etmeyeceği gibi ABD-PKK planlarının hayata geçmesinin önünü açacağını söyledik.
Beşinci Astana liderler zirvesi sonunda Erdoğan-Putin-Ruhani, her üçü de verimli yapıcı toplantı oldu dedi ama konuşmalarında verdikleri ince mesajlarla aslında anlaşamadıklarını deşifre ettiler.
Trump, Aralık 2018'te IŞİD'e karşı zafer ilan edip Suriye'deki askerlerini çekeceğini açıklamıştı.
İktidar, özellikle son bir yıldır esti gürledi. Bir gece ansızın gelebiliriz dendi. Tahammülümüz kalmadı 2-3 gün içinde harekatı başlatıyoruz çıkışı yapıldı.
Cahit Armağan Dilek - 04-12-2019
Recep Tayyip Erdoğan Başbakan iken, 28 Şubat 2011'de ''NATO Libya'ya müdahale etmeli midir? Böyle bir saçmalık olur mu yahu?
Muhittin Ziya Gözler - 04 Aralık 2019
Türkiye uzun zamandır siyasi, iktisadi ve sosyal hayatını uluslararası ilişkilerde mevcut dünya düzeninin dışında değişik bir siyaset anlayışı ile sürdürmeye çalışmaktadır.
Cahit Armağan Dilek - 03 Aralık 2019
Türkiye'nin NATO ve NATO deyince onunla örtüşen ABD ile ilişkileri bir süredir çoklu kriz halinde.
Gözde Kılıç Yaşın - 02 Aralık 2019
Yunanistan’da Türk azınlık okullarının kapatılması ve Türk Vakıflarına ait arazilerin satılması, ciddi problem olma aşamasını çoktan geçti.
Yavuz Selim Yıldız - 02 Aralık 2019
Suriye‘de patlak veren iç savaş sonrası oluşan göç dalgaları, Suriye’nin komşu ülkelerinden olan ve göç konusunda akademik alanda transit ülke olarak adlandırılan ülkemiz Türkiye’yi de derinden etkilemiş ve kayıtlı 3.5…