21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Bilimsel Danışmanı
Arap Baharı olarak adlandırılan sürecin son ayağı olarak görülebilecek Suriye’deki demokrasi ve hak arayışı adına yapılan sokak gösterileri, kısa bir sürede yerini iç savaşa bıraktı.
Pandemi sonrası oluşacak yeni yapı, mevcut küresel düzende bir değişime bu yüzden de devletler arasında çıkar çatışmalarının tavan yapabileceği bir potansiyele de ev sahipliği yapacaktır.
Dünyayı saran Covid-19 pandemisi ülkelerin başta sağlık sektörü olmak üzere hemen hemen tüm sektörlerde yeterliliklerini sınarken, küresel kurum ve kuruluşların da varlıklarının sorgulandığını görmekteyiz.
Koronavirüs pandemisi Çin'den Avrupa'ya ve ülkemize, daha sonra Amerika Birleşik Devletleri'ne ve dünyanın geri kalanına yayılırken, dünyada tüm hükümetler sağlık hizmetlerinin bazı yerlerde olduğu gibi tıkanmasını önlemek için salgını kontrol altına almaya ya da en azından yavaşlatmaya çalışmaktadırlar.
Ortadoğu’da dikta rejimlerine karşı 2011 senesinde başlayan Arap Baharı olarak adlandırılan süreçte, Libya önce iç savaşla, daha sonra da dış müdahalelerle karşı karşıya kalmıştır.
Ortadoğu’da otoriter rejimlere karşı başlayan sokak gösterileri ve rejim karşıtı protestoların yoğunlaştığı Arap Baharı olarak adlandırılan dönem Suriye’de de kendini göstermiştir.
Geçtiğimiz yılın Aralık ayının sonlarında Çin’de ortaya çıkan ve küresel boyut kazanan yeni koronavirüs kovid–19 salgını ülkemizde de görülmeye başlanmıştır. Kovid–19, şiddetli akut solunum sendromu (sars) ve Orta Doğu solunum sendromu (mers) gibi küresel salgınlara neden olan diğer insan korona virüsleriyle aynı ailedendir.
Ortadoğu’da başlayan ve ‘Arap Baharı‘ diye adlandırılan süreçte, Hama kentinde başlayan otoriter rejim karşıtı protestolar Suriye rejimi tarafından kanla bastırılırken, protestoların sonunda Suriye’de ne bir siyasi bir muhalefet oluşturulabilmiş, ne de Suriye rejimi protestoculara tutumundan vazgeçirilebilmiştir.
Ortadoğu’da otoriter dikdatör rejimlere karşı başlayan ve Arap Baharı olarak adlandırılan süreç Suriye coğrafyasına demokratik bir Suriye’yi değil, vekalet savaşlarının yaşandığı, Suriyelilerin sığınmacı konuma düştüğü bir bataklığı hediye etmiştir.
ABD’nin sürekli iyi ilişkiler içerisinde olduğu Avrupa’daki müttefikleri, Trump yönetimindeki ABD ile ikili ilişkilerini düzenlemekte zorlanmaktadırlar ki II. Dünya Savaşı'ndan bu yana ilk kez bir ABD başkanı, AB – NATO ilişkisini sorgulamakla kalmamış, aynı zamanda birlik hakkında olumsuz görüşlerini de dile getirmiştir:
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü - 14-03-2024
Doktora Öğrencisi Duhan Alptürk İNCE
Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu - 11 Mart 2024
Hava koridoru, tahıl koridoru ve nice “insani yardım koridoru” na şimdi bir başkası eklenmek üzere. ABD önderliğinde planlanan Gazze’ye insani yardım koridoru veya yüzer iskele. 7 Ekim’den sonra başlayan Israil…
Bu makalede, 2024 yılı 2023 verileri çerçevesinde Türkiye açısından siyasal, ekonomik, güvenlik, çevre ve uluslararası ilişkiler yönünden irdelenecektir. Türkiye için 2023 yılı, Yargıtay’da bir grup yargıç tarafından başlatılan bir “sivil darbe”…
Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu - 12 Şubat 2024
Türkiye 2022 yılından beri Mısır ile bozulan ilişkilerini düzeltme çabası içinde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır gezisinin hala bu kapsamda düşünülmesi ve bugüne kadar gibi sonuçlar alındığının değerlendirilmesi gerekir.
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü - 07 Şubat 2024
Doç. Dr. Kubilayhan ERMAN