Son 4-5 yıldır fırsat buldukça, katıldığım uluslararası toplantılarda Libya’nın Deniz Yetki Alanlarının(DYA) belirlenmesinin önemini vurgulayıp, 2019 da imzalanan ve maalesef geçerliliği hala tartışmalı olan Türkiye- Libya DYA Anlaşmasının en önemli amacının, Libya’nın komşularını bu yönden teşvik etmek olduğunu dile getirmeye çalıştım.
Geçen ayın 24 ünde yapılacak Libya seçimleri önce 24 Ocak 2022 ye ertelenmişti. Ortamın seçim yapmaya uygun olmaması elbette önemli bir gerekçeydi.
13 Nisan 2011 de Doha’da, “Libya Temas Grubu” olarak toplanıp perişan bir ülkenin derdine deva olacaklarını sandığımda “Adını Libya Temas Grubu Koydular” başlıklı bir yazı yazmıştım.
Libya’da ilan edilen çok taraflı ve kapsamlı ateşkes önemli. Sonunda kalıcı bir uzlaşmaya ulaşıldıysa, bu dış aktörlerin bastırması kadar, Tobruk yönetiminin daha fazla toprak kazanmak yerine ateşkesin ve nihai barışın Libya için yararlı olacağına ikna olmasının sonucu. Bu nedenle yazının başlığı belki Halife Haftar’ın son durumunu betimlemek için uygun olur diye düşündüm.
Türkiye 2002 sonrasındaki sekiz yıl boyunca, Orta Doğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesi ile ticari ve ekonomik ilişkilerden daha çok dini, kültürel ve tarihi bakış açısı geliştirme gayreti içine girdi.
Türkiye, Libya’da Dengeleri Değiştirdi
Türkiye’nin, Libya iç savaşına müdahil olmasıyla birlikte; hem Libya’da hem de uluslararası alanda yeni bir sürecin yaşanmasına doğru evrilinmiş ve Türkiye sahada elde ettiği askeri başarıyla birlikte Libya’nın geleceğinde ve Doğu Akdeniz’de gelişen dengelerin belirleyicisi durumuna girmiştir.
Libya’nın uluslararası meşruiyeti olan Ulusal Mutabakat Hükumetine(UMH) bağlı Libya Ulusal Ordusunun, geçtiğimiz günlerde, başkent Trablusgarp ve Zintan’dan sonra en önemli stratejik merkezlerden biri olan Tarhuna vilayetinin denetimini ele geçirdiğini duyduk.
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü - 14-03-2024
Doktora Öğrencisi Duhan Alptürk İNCE
Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu - 11 Mart 2024
Hava koridoru, tahıl koridoru ve nice “insani yardım koridoru” na şimdi bir başkası eklenmek üzere. ABD önderliğinde planlanan Gazze’ye insani yardım koridoru veya yüzer iskele. 7 Ekim’den sonra başlayan Israil…
Bu makalede, 2024 yılı 2023 verileri çerçevesinde Türkiye açısından siyasal, ekonomik, güvenlik, çevre ve uluslararası ilişkiler yönünden irdelenecektir. Türkiye için 2023 yılı, Yargıtay’da bir grup yargıç tarafından başlatılan bir “sivil darbe”…
Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu - 12 Şubat 2024
Türkiye 2022 yılından beri Mısır ile bozulan ilişkilerini düzeltme çabası içinde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır gezisinin hala bu kapsamda düşünülmesi ve bugüne kadar gibi sonuçlar alındığının değerlendirilmesi gerekir.
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü - 07 Şubat 2024
Doç. Dr. Kubilayhan ERMAN