Bu sayfayı yazdır

OBAMA VE NOBEL

Yazan  23 Ekim 2009
ABD’nin tek süper güç olarak kalmasıyla birlikte gelişen olayların karşı tepkileri üzerine, Amerikan Dış Politikası’nın aracı olarak kaba kuvvet harekete geçirilmiş, girişilen savaşlar yüzünden küresel barış tehlikeye girmiştir.

2000'li yıllardaki askeri kuvvet kullanımı, ABD'nin uluslararası alanda ciddi itibar kaybına neden olmuştur. 2008'de başkan seçilen Barrack Obama, gitgide azalmakta olan Amerika'nın itibarını yeniden sağlamak için uluslararası ilişkilerde barışçıl bir tutum izlemeye başlamıştır. Bu durum Obama'ya Nobel Barış Ödülü'nün verilmesi için gerekli zemini hazırlamıştır.

Obama'nın Küresel Barış'a Katkıları

Obama'nın başarıları daha çok uluslararası düzeyde ve barışa yönelik algılanabilir. Özellikle Amerikan Dış Politikası'nı olumlu bir yola sokarak barışçıl mesajları ve girişimleriyle küresel barış konusunda azalmakta olan umutları harekete geçirmeye çalışması dikkat çekicidir. Ortadoğu'da yeri geldiğinde İsrail'e karşı çıkması, İslam Dünyası ile ilişkileri ılımlaştırması, İran ile diyalog kurma çabaları takdir gören gelişmelerdir. Irak'tan çekilmeyi üstlenmesi de, -mecburiyet olmasına rağmen- barışçıl bir karar olarak algılanmaktadır. En son Rusya'ya karşı füze kalkanı projesinde geri adım atarak, Rusya ile önemli bir yaklaşım içine girmesi de barışçıl bir harekettir. Dolayısıyla Nobel'in Obama'ya verilmesi genel bir bakışla anlamlıdır.

Obama uluslararası arenada demokratik sistemin oturması gereğini savunmaktadır. Gana gibi çeşitli bölgelerdeki demokratikleşen ülkeleri örnek göstererek desteklerken, Honduras'taki darbeye karşı olduğunu açıklamıştır. Afrika ülkelerine çok yönlü destek vermesi de kıtaya yönelik önemli bir girişim olarak kabul edilebilir.[1]

Afganistan ise Obama için belki de bu konudaki tek handikaptır. Buna rağmen hukukî altyapıya sahip olan Afganistan Savaşı'na ağırlık vermesi, ABD'nin buradaki askerî faaliyetlerini meşru göstermektedir. Diğer ülkeler de konuya daha çok ulusal çıkarları doğrultusunda yanaşmaktadırlar. Buradan beslendiğine inanılan küresel teröre karşı başlatılan savaşa karşı gelen fazla bir güç henüz yoktur. Amerikan Ordusu'nun burada sivil kayıplara neden olması ise savaş içinde doğal olsa da, uluslararası kamuoyunda insan hakları açısından olumsuz olarak algılanan bir gelişmedir. Buradaki olaylara yeni Amerikan yaklaşımını, kayıpların artması pahasına sivillerin korunması yönünde olduğundan, Obama'nın küresel barışa katkısına cüzi bir olumlu etki yapabileceğini düşünebiliriz.

Obama'ya İç Tepkiler

ABD'nin iç politikasında yoğun bir şekilde eleştirilmekte olan Obama'ya Nobel'in itibar kazandırdığını söylemek zordur. Afganistan ve sağlık reformu konularındaki tutumu bu eleştirilerden en çok pay alan konulardır. Demokratların çoğu vakit kaybetmeden Nobel'i sahiplenerek Obama'yı övmüşlerdir. Hatta Obama'nın seçimler öncesinde Demokrat Parti'nin başkanlık adayı yarışındaki rakibi Senatör John McCain bile Amerikan halkının başkanlarıyla gurur duyması gerektiğini söylemiştiri. Cumhuriyetçiler ise genellikle sessiz kalmışlardır. [2]

Dünyanın bakışı: Sürpriz

Dünyadan gelen tepkiler ise şaşırtıcı şekilde genellikle olumlu olmuştur. Mikhail Gorbachev, Shimon Peres, Wangari Mathaii gibi bu ödülü daha önce kazanmış olan liderelerin yanısıra, Zimbabwe Başbakanı Morgan Tsvangirai ve Filistinli müzakereci Saeb Erekat tebrik ettiler.[3] Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon da Obama'yı överek, nükleer silahsızlanma, yoksuzluk, gıda güvenliği ve çevre konularındaki olumlu tutumunu ve desteğini dile getirdi. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Genel Direktörü Muhammed El Baradei de Obama'nın bir yıl içinde Uluslararası barışa yaptığı katkıya vurgu yaptı. BM Genel Kurulu Başkanı ve eski Libya Dışişleri Bakanı Ali Treki de Obama'yı ödüle layık görmelerinden dolayı Nobel Ödül Komitesini övdü.[4] Rus senatör Mikhail Margelov ise Obama'ya verilen bu ödülün aslında Bush'un siyasetine bir tepki olduğunu savundu.[5] Suudi Arabistan, Mısır, Lübnan ve Arap Birliği'nden ödüle destek geldi. Arapların büyük çoğunluğu Obama'nın ödülü almasına olumlu bakarken,[6] belki de Margelov'un düşüncelerini paylaşıyordu.

Ödülün verilmesine olumsuz tepkiler ise cılız kaldı. Filistinlilerin çoğu ödülün Obama'ya verilmesini haksız buldu.[7] Bir Hamas yetkilisi Obama'nın henüz dünya barışına katkı açısından fazla bir şey yapmadığını açıklarken, Taliban Obama'nın barış ödülü kazanmasını eleştirdi.[8] Venezüella Devletbaşkanı Hugo Chavez de Obama'nın ödülü hak etmek için hiçbir şey yapmadığını savunanlardandı.[9] ABD'de dokuz yıl boyunca Rus Büyükelçisi olarak görev yapmış olan Yury Ushakov, Obama'nın ödülü alacağını hiç beklemediklerini söyledi.[10]

Obama'nın ABD Devletbaşkanı olarak Nobel Ödülü almasının ABD'nin barışçıl yaklaşımı açısından itibar kaynağı olarak algılanabilir. Ödül sayesinde Obama ile birlikte ABD'nin de barışçıl bir geleceğe yönelmekte olduğu, halkların beynine de işlenmiş oldu. En azından dünya kamuoyunun bir kısmı, Obama sayesinde ABD'ye belki biraz daha sempatiyle bakabilir. Belki de bu ödül, Obama'nın ve ABD'nin itibarını yeniden kazanabilmesi için bir araç olarak verilmiş olabilir.

Nobel Sahibi Eski Siyasi Liderler Ve Obama

Nelson Mandela, uzun süre hapis yatmış, yine de Güney Afrika Cumhuriyeti Yönetimi'nin ırkçı "Apartheid" politikasına karşı koyarak hem ülke içinde, hem de uluslararasında saygın bir isim olmuştu. Ancak idealizmi ülke yönetiminde başarı getirmemiş ve bir süre sonra yıldızı sönmüştü.

Daha önce İzhak Rabin ve Yaser Arafat'ın da Ortadoğu'da barışı sağlama çabaları sayesinde birlikte Nobel Barış Ödülü'nü aldıklarını hatırlamakta fayda vardır. Askeri geçmişe sahip olan Rabin, Araplarla verdiği mücadelenin ardından, siyasi kariyerinde de başarılı olmuş ve Başbakanlığı sırasında Ortadoğu'da barışı sağlama konusunda Yaser Arafat ile birlikte önemli adımlar atmıştı. Rabin'in akıbeti aşırı milliyetçiler tarafından öldürülmesi olmuştu. Bunu izleyen dönemde onunla birlikte ödülü paylaşan Arafat'ın gücü İsrail tarafından yalıtılmış ve Ortadoğu'da barışın sağlanması askıda kalmıştı. Arafat ise barışın sağlanması konusunda pek ümidinin kalmadığı bir sırada vefat etmişti. Barışın sağlanmasını istemeyen bazı güçlerin bu tür gelişmelere neden oldukları genel bir kanıdır.

Obama'nın da ABD'nin içinden şahin politikalar güden milliyetçi bir çevre tarafından rahatsız edilmekte olduğu bilinmektedir. Bu çevrenin içinde işadamları, daha çok Cumhuriyetçi çevreden olan siyasetçiler, askerler, bürokratlar ve istihbaratçılar olduğuna inanılmaktadır. Eski başkanlardan Bill Clinton'ın son senesine girerken savunma bütçesinde % 25'e varan bir kesinti yapma girişimi, bu çevreler sayesinde ve özellikle Ordu'nun tepkisiyle on milyar dolarlık bir artırımla sonuçlanmıştı.

Demokrat olan Obama'nın ABD içinde birçok alanda ciddi reformlar yapma isteği, yurtdışında da barışın sağlanması ve ABD'nin kaybolmaya yüz tutmuş itibarının artırılması konularındaki düşünceleri ve girişimleri de bu çevrelerce engellenecek niteliktedir. Obama'nın dış politika faaliyetleri daha şimdiden İsrail'i ve İsrail'e destek veren ABD içindeki lobileri rahatsız etmektedir. Dolayısıyla Obama'nın ülke içinden gelmesi beklenen baskılara boyun eğmesi ya da alaşağı edilmesi yakın bir gelecekte söz konusu olabilir. Böyle bir durumda Tarih'in ilginç benzerliklerine bir yenisi eklenir ve Mandela, Rabin ve Arafat'tan sonra Obama'nın da kariyeri olumsuz bir sonuca varabilir. Hatta Obama'nın hayatına kasıt bile söz konusu olup, bu konuda artmakta olan risk üzerine CIA'in kaynakları ve görevleri tartışılmaya başlanmıştır.[11]

Her şeye rağmen Obama'nın yapmak istedikleri sayesinde Nobel'i alması, ABD'nin bundan sonra barışçıl bir dış politika izleyeceği anlamına gelmemektedir. ABD'nin realist dış politika geleneğinin daha rasyonel karar verici bir çizgiye çekilmesi kolay değildir. Zaten tek başına süper güç olarak kalma hedefi askeri yöntemlerin dış politikada baskı aracı ya da doğrudan müdahale olarak kullanılmasını gerektirdiği için, ABD'nin dışa yönelik kalıcı bir barışa hazırlanması zordur. Bu durumun Obama'nın siyasi gücünden daha kuvvetli olduğunu düşünürsek, Obama'nın siyasi kariyerinin sonunu getirebileceğini tahmin edebiliriz.



[*] 21. Yüzyıl Enstitüsü ABD Araştırmaları Bölüm Başkanı.



[1] "Key excerpts: Obama's Ghana speech", BBC News, http://news.bbc.co.uk/2/hi/8145999.stm (11 July 2009).

[2] Dan Robinson, "US Lawmakers, Students React to Nobel Peace Prize", VoA, 10 October 2009, http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091010-voa01.htm (22 October 2009).

[3] Jennifer Glasse "Worldwide Surprise Greets Obama Peace Prize Announcement", VoA, 09 October 2009, http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091009-voa10.htm (22.10.2009).

[4] "Ban calls awarding of Nobel Peace Prize to US President Obama 'very wise", UN News Service, 09. October 2009, http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091009-unnews05.htm (22.10.2009).

[5] "Russian senator calls Obama's Nobel prize 'reaction to Bush era", RIA Novosti, October 9, 2009, http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091009-rianovosti07.htm

[6] Edward Yeranian, "Arab Reaction Overwhelmingly Positive to Obama Nobel Prize", VoA, 09 October 2009, http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091009-voa09.htm (22.10.2009).

[7] http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091009-voa16.htm (22.10.2009).

[8] Jennifer Glasse "Worldwide Surprise Greets Obama Peace Prize Announcement", VoA, 09 October 2009, http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091009-voa10.htm (22.10.2009).

[9] "Chavez says Obama does not deserve Nobel Peace Prize", RIA Novosti, October 11, 2009, http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091012-rianovosti01.htm (22.10.2009).

[10] "Russian senator calls Obama's Nobel prize 'reaction to Bush era", RIA Novosti, October 9, 2009, http://www.globalsecurity.org/military/library/news/2009/10/mil-091009-rianovosti07.htm

[11] "Obama Threats Strain Secret Service", United Press International, October 22, 2009,

http://www.military.com/news/article/obama-threats-strain-secret-service.html?ESRC=eb.nl (22 October 2009).

Burak ÇINAR

1973 yılında Ankara'da doğmuştur. Lise eğitimini Ankara Lisesinde tamamlamıştır. 1998 yılında Bilkent üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun olmuştur.  2000 yılında Atılım üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde Yüksek lisans eğitimine başlayan çınar, buradaki eğitimini tamamladıktan sonra 2003 yılında Hacettepe üniversitesi Tarih  bölümünde başladığı doktora çalışmalarını 2007 yılında tamamlamıştır.

 

YAYINLARI (TüRKçE):

 

n    Yayınlanmamış Doktora Tezi: İkinci Dünya Savaşı'nda Doğu Cephesi ve Türkiye, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Hacettepe üniversitesi (2007).

n    Yayınlanmamış Master Tezi: Körfez Savaşı Sonrası Türkiye, Suriye ve Yunanistan'ın Savunma Politikalarının Türk Dış Politikasına Etkileri, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Atılım üniversitesi (2002).

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Incorrect Technological Decisions”, Akademik Araştırmalar Dergisi (No: 9-10, Mayıs-Aralık 2001), s.145-177, http://www.academical.org/dergi/MAKALE/9_10sayi/s9cinar1.htm

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Yeni NATO üyesi Doğu Avrupa ülkelerinin Dünya Silah Piyasasındaki Yerleri”, Jeopolitik (Yıl: 1, Sayı: 2,  Bahar 2002), s.128-137.

n    Ulusal Yayın-Akademik: “İkinci Dünya Savaşı'ndaki Silah Teknolojileri'nin Soğuk Savaş'a Etkileri”, Jeopolitik (Yıl: 2, Sayı: 5,  Kış 2003), s.118-127.

, s.147-154.

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Savaş ve çatışmalardaki Amerikan Askeri Kayıpları”, Jeopolitik (Yıl: 3, Sayı: 9,  Kış 2004) s.146-157.

n    Ulusal Yayın: “Irak Savaşı'nda Teknoloji-Ordu-Harekat Bağlantısı”, Stradigma (Sayı: 7, Ağustos 2003) http://www.stradigma.com/turkce/agustos2003/makale_05.html

n    Ulusal Yayın: “Savaş Tarihinde Saldırı-Savunma İlişkisi”, Stradigma (Sayı: 9, Ekim 2003)  http://www.stradigma.com/turkce/ekim2003/makale_07.html

n    Ulusal Yayın: “İnsan, Silah ve Kültür”Panorama (Sayı: 4, Mayıs 2004) http://www.panoramadergisi.com/mayis2004/pf_version.php?id=4

n    Ulusal Yayın-Makale: “Irak'ta Güvenlik Uzak Bir Düş”, Cumhuriyet-Strateji, No: 22, (22 Kasım 2004).

n    Ulusal Yayın-Makale: “ABD İle Başbaşa Gidiyor”, Cumhuriyet-Strateji, No: 27, (3 Ocak 2005).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Irak Savaşı'nda Silahların Etkinliği”, Cumhuriyet-Strateji, No: 29, (17 Ocak 2005).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Tarihten Tarihe öğütler”, Cumhuriyet-Strateji, No: 41, (11 Nisan 2005).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Türkiye'deki Tarihi Savaşalanları”, Cumhuriyet-Strateji, No: 50, (13 Haziran 2005).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Gelişmekte Olan Bir ülkenin Savunma Sanayisi Nasıl çökertilir?”, Cumhuriyet-Strateji, No: 58, (8 Ağustos 2005)

n    Ulusal Yayın-Makale: “Irak Savaşı'nda Amerikan Kayıplarının Boyutu”, Cumhuriyet-Strateji, No: 71, (7 Kasım 2005)

n    Ulusal Yayın-Makale: “Kamboçya ve Laos Müdahaleleri Işığında Suriye'ye Askeri Müdahale”, Strateji No: 75, (5 Aralık 2005).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Değişen Savaş Tarzları”, Cumhuriyet-Strateji, No: 80, (9 Ocak 2006).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Irak'tan çekilme Tartışmaları Hızlandı”, Cumhuriyet-Strateji, No: 89, (13 Mart 2006).

n    Ulusal Yayın-Makale: “İran'a Olası Saldırı Yöntemleri”, Cumhuriyet-Strateji, No: 156, (25 Haziran 2007).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Saldırı Helikopterlerinin Etkisizliği”, Cumhuriyet-Strateji, No: 165, (27 Ağustos 2007).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Türkiye Bölgesel Düşünmeli”, Cumhuriyet-Strateji, No: 181, (17 Aralık 2007).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Başarı Diplomasiyle Tamamlanmalı”, Cumhuriyet-Strateji, No: 184, (7 Ocak 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Ortadoğu'da Kaybolan Batı”, Cumhuriyet-Strateji, No: 186, (21 Ocak 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Irak'tan çekilmek Zor”, Cumhuriyet-Strateji, No: 189, (11 Şubat 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Rusya İzin Vermez”, Cumhuriyet-Strateji, No: 190, (18 Şubat 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Hükümetin Stratejik Başarısızlığı”, Cumhuriyet-Strateji, No: 196, (31 Mart 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Sömürü Mantığı Değişmedi”, Cumhuriyet-Strateji, No: 198, (14 Nisan 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Türkiye ‘Kabullere' Zorlanıyor”, Cumhuriyet-Strateji, No: 201, (5 Mayıs 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Savaşların Yan Etkileri”, Cumhuriyet-Strateji, No: 216, (18 Ağustos 2008)

n    Ulusal Yayın-Makale: “ABD Kayboluyor, Rusya Yükseliyor”, Cumhuriyet-Strateji, No: 217, (25 Ağustos 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Yeni Soğuk Savaşın Şekillenme Süreci”, Cumhuriyet-Strateji, No: 221, (22 Eylül 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Büyük Kedilerin Oyun Yumağı”, Cumhuriyet-Strateji, No: 223, (5 Ekim 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Vietnam Savaşı'nın Hava Muharebeleri Ve Kayıplar I”, MSI, 2008-36, (Ekim 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Savaş Ve ölüm”, Cumhuriyet-Strateji, No: 225, (20 Ekim 2008)

n    Ulusal Yayın-Makale: “Vietnam Savaşı'nın Hava Muharebeleri Ve Kayıplar II”, MSI, 2008-37, (Kasım 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Gürcistan Savaş Notları”, Cumhuriyet-Strateji, No: 230, (24 Kasım 2008).

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Modern Savaş'ın Babası: Gustav Adolf”, Hacettepe üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi (Cilt:25 Sayı:2, Aralık 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Vietnam Savaşı'nda Zırhlı Birlikler I”, MSI, 2008-38, (Aralık 2008).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Vietnam Savaşı'nda Zırhlı Birlikler II”, MSI, 2008-39, (Ocak 2009).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Emperyalizmin Sınır ülkesi”, Cumhuriyet-Strateji, No: 238, (19 Ocak 2009).

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Tarihte üçüncü Güç Ve Orta Asya Enerji Savaşları”, Güvenlik Stratejileri Dergisi, Yıl:4 Sayı:8, Aralık 2008, s.21-43, http://www.harpak.edu.tr/saren/files/GSD/guv_str_sayi_8_aralik2008.pdf

n    Ulusal Yayın-Makale: “İsrail'in Savaş Riski”, Cumhuriyet-Strateji, No: 241, (9 Şubat 2009).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Vietnam Savaşı'nda Helikopterler”, MSI, 2008-41, (Mart 2009).

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Moğolların İkinci Japonya Seferi: Kyushu 1281”, Hacettepe üniversitesi, Türkiyat Araştırmaları Dergisi, Sayı:10, Bahar 2009, s.37-55.

n    Ulusal Yayın-Akademik: (Yrd. Doç.Dr. Haldun Yalçınkaya ile birlikte) “Blitzkrieg'in İkinci Dünya Savaşı öncesi Uygulaması: Büyük Taarrruz”, Hacettepe üniversitesi, Cumhuriyet Tarihi Araştırmaları Dergisi (basım aşamasında).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Afganistan'da Yeni Dönem”, ASAM Güncel Analiz, www.asam.org.tr

n    Ulusal Yayın-Makale: “McNamara'nın Ardından” ASAM Dış Politika Analizi, www.asam.org.tr

n    Ulusal Yayın-Makale: “Obama'nın Mesajı”, Stratejik Analiz (Temmuz 2009).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Vietnam Savaşı'nda Deniz Desteği”, MSI (Temmuz 2009).

n    Ulusal Yayın-Makale: “Vietnam Savaşı'nda Nehir Desteği”, MSI (Ağustos 2009).

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Roma Ordusu'nun Savaşlardaki üstünlüğü” (basım aşamasında), Doğu Batı.

n    Ulusal Yayın: Amerikan Ordusu'nun Afganistan'daki Etkisizliği, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, öngörü, Eylül 2009, http://www.21yyte.org/tr/yazi.aspx?ID=3000&kat1=1

n    Ulusal Yayın: “ABD'nin Afganistan'daki Hançer Harekâtı”, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü/öngörü, Eylül 2009, http://www.21yyte.org/tr/yazi.aspx?ID=3028&kat1=1

n    Ulusal Yayın: “ABD'nin Bölgeden Bölgeye Sıçrama Stratejisi”, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü/öngörü, Eylül 2009, http://www.21yyte.org/tr/yazi.aspx?ID=3017&kat=1

n    Ulusal Yayın: “ABD'nin Irak'tan çekilmesi”, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü/öngörü, Ekim 2009, http://www.21yyte.org/tr/yazararsiv.aspx?yazar=133

n    Ulusal Yayın: “Obama Ve Nobel”, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü/öngörü, Ekim 2009, http://www.21yyte.org/tr/yazi.aspx?ID=3059&kat1=1

n    Ulusal Yayın: “Yeni Gelişmeler Işığında Amerikan-Rus Satrancı”, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü/öngörü, Ekim 2009 (yayın aşamasında).

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Bir Savaş Nasıl Yaratılır?”, 21. Yüzyıl, Aralık 2009 (basım aşamasında).

n    Ulusal Yayın-Akademik: “Afganistan Bir Tet Saldırısı'nın Eşiğinde mi? ”, 21. Yüzyıl, Kasım 2009 (basım aşamasında).