Yeni doğan bir bebek hayatını tek başına idame ettirebilmek için gereken becerilerin büyük çoğunluğuna sahip değildir.
Nasıl ki siyasette ölüm gösterilip sıtmaya razı ediyorsalar, ekonomide de sosyalizm gösterilip neo-liberal politikaları razı ediliyoruz. Devletçilik, Devlet Kapitalizmi, Plânlı Kalkınma Modeli gibi pek çok adlandırmaya sahip olsa da ben Kalkınmacı Devlet Modeli'ni tercih ettim. İşte bu yazı dizisinde üçüncü bir ekonomik yol olarak Kalkınmacı Devlet Modeli'nden bahsedeceğiz.
Ülkedeki gidiş aklın ve bilimin gösterdiği yoldan çıkalı çok oldu. Geniş halk kitlelerine din kisvesi altında batıl telkin edilirken, “değerlerimiz” diye diye, aç gözlülükle beyt-ül mala nasıl el uzatıldığına, devlet bütçesinin nasıl sorumsuzca ve hesap vermeksizin çarçur edildiğine esefle tanık oluyoruz.
Dünya yeniden enflasyonist bir dalganın etkisi altında. Şiddetli bir dip dalga bu. Ama suyu yeniden keşfetmeye gerek yok.
Merkez Bankaları veya dengi olarak kabul edilen rezerv bankalar dünyanın hemen her ülkesinde fiyat istikrarından sorumlu olan kurumlardır. Oysa Türkiye 2021 yılının Haziran ayında, birden bire yeni bir Fiyat İstikrar Kurulu (FİK) oluşumuna giderek, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasını(TCMB) adeta asli görevinden azletti.
Türkiye derinleşen, derinleştikçe köklenen bir ekonomik krizin tam ortasında. Ekonomik kriz, toplumsal dengeleri bozuyor ve barışı tehdit ediyor. Ya siyasi sonuçları?
Enflasyon belli bir dönem içinde fiyatların artış hızı olarak ya fiyatlardaki genel artışı veya hayat pahalılığını ifade eder. Enflasyon da ceste ceste.
Küresel ekonomide son bir yıldır enflasyon riskinde önemli bir yükseliş ortaya çıktı. Bunda salgın dolayısı ile hammadde, ara mal, sermaye teçhizatı ve nihayet tüketim mallarının sevkiyat, dağıtım ve tedarik süreçlerindeki bozulmanın payı büyük.
Türkiye’nin enflasyonla olan sergüzeşti yeni değil. Enflasyonsuz denebilecek yıllara adım attığımız 2005’e kadar geçen otuz yılı aşkın bir süreyi, dar gelirli kesimler hep enflasyon yükü altında ezilerek geçirdi.
Bu ülkede anayasa ve anayasaya saygı mı kaldı da aykırılığı tartışıyoruz? Anayasa üzerine yemin ettikten sonra rafa kaldırıldı bitti. Oysa hakikaten demokratik, laik bir anayasaya göre yönetilen, insan haklarına ve tüm inançlara saygılı bir ülkede yaşamak isterdim.
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü - 29-09-2023
Türk kadınlarını gururlandıran, Türk milletini onurlandıran; nezaketiyle, cesaretiyle, şuurlu Türk milliyetçiliğiyle, vatanseverliği ve vatan nasıl seviliri gösteren yılmaz mücadelesiyle mümtaz bir kişi olduğunu gördük, bildik, şahitlik ettik. Ganire Pashayeva ruhun şad olsun. Türk milletinin başı s...
Prof.Dr. Alaeddin Yalçınkaya - 21 Eylül 2023
Dijital tekonoloji ürünlerinin yaygınlaşarak kullanılması, yarardan çok zarar sorununu gündeme getirdi.
Doç. Dr. Dilek Yiğit - 21 Eylül 2023
22 Eylül 2023 tarihinde Papa Francis Fransa’ya ziyaret gerçekleştirecek. Papa, Fransa Başbakanı Borne tarafından resmi bir törenle karşılanacak ve ziyaretinin sonunda Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile görüşecek olsa da, Vatikan tarafından…
Gözde Kılıç Yaşın - 16 Eylül 2023
Fener Rum Patrikhanesi, Türkiye’nin tanıdığı yetki alanları dışına çıkan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin tanımadığı bir statüyü zorlayan kimi faaliyetleriyle gündeme gelmektedir.