
Suriye rejimi, emekli Tümgeneral Muhammet Nasif Hayri bey’in 28 Haziran 2015 Pazar günü kronik hastalıktan sıkıntı çektikten sonra sabah vefat ettiğini belirtti. Medya, Nasif’in geçen Şubat ayında Beyrut’taki Amerikan hastanesine kaldırıldığını açıklamıştı. Nasif, Beşşar Esad’ın özel güvenlik danışmanlığı görevini yürütüyordu. Öncesinde Hafız Esad tarafından Devlet Güvenlik (genel istihbarat) biriminde iç güvenlik bölümü başkanı olarak atandı. Tümgeneral Behçet Süleyman bu göreve getirilmeden önce bu görevde devam etti. Bundan sonra Nasif 2005 yılına kadar Genel İstihbarat İdaresi yardımcısı oldu. Yerine Hasan Halluf geldi. Muhammet Nasif Hama vilayetine bağlı Mısyaf kırsalında Al Gab bölgesinde 1937 yılında doğdu. Ailesi Alevi cemaatinden fakir bir aile idi. Şiddetli fakirliği nedeniyle Lise tahsilini tamamlayamadı. Aylık maaşla iş veren yegane kuruluş olan orduya katıldı. 8 Mart darbesiyle Hafız Esad’ın dönmesinden sonra astsubaylıktan subaylığa terfi etti. Hafız Esad mezhepçilik hissiyle Nasif’i kaptı. Hasımlarını tasfiye eden, kendisine yakın olanlardan ve ordu istihbaratının bir parçası yaptı. Nasif, Omran ve Salah Cedid’e karşı Hafız Esad’ın saffında yer aldı. 16 Kasım 1970 tarihinde Hafız Esad’ın darbesinden sonra Esad’ın en bariz yakınlarından birisi oldu. Nasif Suriye rejiminde gölge adamdı. Hafız Esad nezdinde uzun yıllar istihbaratta çalıştı. Sonra Beşşar onu güvenlik danışmanı olarak kullandı. Önemli dosyaları üslenmesine rağmen medyadan uzakta gizli bir köşede kaldı. Nasif enformasyon çevrelerinde Hafız Esad nezdinde İran dosyasından sorumlu olarak adlandırılıyordu. Musa Al Sadr, Lübnan’da Hizbullah ve İran rejimi ile kurduğu güçlü ilişkileriyle biliniyordu. Aynı zamanda ABD’lilerle güçlü ilişkilere sahipti. 60’lı yıllarda orduda karşılaştığından bu yana Hafız Esad’ın istihbarat kara kutusu olduğunu söylemek mümkün. Hafız Esad’ın biyografisini yazan İngiliz yazar Patrik Seal onun hakkında, bürosunda herkesten daha fazla ketum olduğunu, İran ya da Lübnan’da olsun Şii konularında Esad’ın en önemli danışmanlarından birisi olmasının yanı sıra herhangi bir zamanda Cumhurbaşkanı Esad ile telefonda konuşmasına müsaade edilen çok az kişiden birisi olduğunu belirtti. Musa Al Sadr ve Sadık Kutubzade, Hüseyin Al Tabtabani gibi İranlı liderlere yakındı. http://www.orient-news.net
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *