24 Haziran 2025
21YYTE.ORG Fikir Tankı Türkiye’yi Parçalamak

Türkiye’yi Parçalamak

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Yaklaşık yüz yıl önce, Birinci Dünya Savaşı sonrasında Türkiye’nin hali hazırdaki siyasi coğrafyası parçalara bölünmüştü. Buna göre Fransa Çukurova’yı, İtalya Antalya’yı, İngiltere ve müttefikleri Boğazlar ile İstanbul’u, Yunan ordusu ise İzmir’i işgal ederken; müttefiklerin müzakereleri, Ege adaları ile Batı Anadolu’nun Yunanlılara verilmesi yönünde sürmekteydi. O günlerde Türkler, kendilerini yok etme planına güçlü bir şekilde karşı gelip bir ölüm kalım savaşı verdi. Türkiye’yi parçalama kararında en büyük rol İngilizlerin idi. Ancak Türklerin askerî güçlerini toplayıp Yunan saldırısını bertaraf etmedeki başarısı, Türkiye’yi parçalama kararının sonlandırılmasında ve -sonuna gelmiş olabileceğimiz- bir tarihî sürecin başlamasında etkili oldu. Türkiye bugün, içeride, bölgede ve dünyada büyük bir kriz ile karşı karşıyadır ki bu kriz Türkiye'yi bazı tarihî yol ayrımlarında tutmaktadır. Bu durum, bazı yönleriyle, Birinci Dünya Savaşı dönemindeki koşulları hatırlatmaktadır. Zira Türk devleti ile milleti, Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile süren kanlı savaş, “İslam Devleti” örgütü ile yeniden başlayan savaş ve Suriye krizi ile mültecilerinin doğurduğu sıkıntılardan kaynaklanan büyük iç baskılarla karşı karşıya kalmaktadır. Durumu çok daha tehlikeli kılan ise, deniz komşusu Rusya’dır. Birinci Dünya Savaşı başında, Türkiye’den en büyük pay sözü verilmiş olan Rusya, Suriye’deki hava, deniz ve kara varlığının artmasıyla Türkiye için büyük bir stratejik tehdide dönüştü. Öyle ki Rus uçakları, açıkça Türk savaş uçaklarına meydan okur oldu. Türkiye’nin müttefiki olan ABD ve NATO’dan beklenenin aksine, son günlerde, Rusya’nın Türkiye’ye yönelik tehditlerinden sonra, Amerikan Patriot füzelerinin Türk topraklarından çekildiğini gördük. Bu adımın anlamı açık. ABD’nin ve Avrupa’nın Rusya’nın adımlarını kınayan açıklamaları da onların bu adımının anlamını değiştirmiyor. Arap şair Ebu Temmam’ın dediği gibi, kılıcın sözü kitabın sözünden daha geçerlidir! Buradaki daha somut kanıt ise Washington ile Tel Aviv’in Suriye konusunda Rusya ile “koordinasyon”u kabul etmiş olmasıdır. Bu durum, Rusya’nın Suriye’deki rolü bağlamında bir kabul ve meşruiyet tanıma mahiyetindeyken; Türkiye bu hususu reddetmektedir. Ankara’da meydana gelen korkunç katliam ise, Türkiye’nin, ABD-Rusya-İsrail arasındaki “koordinasyon”un gündemine sadık kalmak üzere “ikna edilmesi” için, Türkiye hükûmetinin başına indirilen darbeleri artırıcı bir mahiyette geldi ki bu durum, Osmanlı İmparatorluğu’nu parçalamaya çalışan müttefiklerin yaklaşık bir asır önce yarattığı koşullara benzemektedir. Acaba bu amaç, askerî, siyasi ve ekonomik olarak başarılı bir İslami model sunabilen “Adalet ve Kalkınma” partisinin gücünü yıkmakla mı başlayacak? Keza Türkiye, bir asır önce Batılı müttefiklerin yapmakta başarısız kaldığı şeyi tamamlamaya çalışan bir kumpas ile mi karşı karşıya? (Kaynak:El Kuds El Arabi,İngiltere,11 Ekim 2015)
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *