İdlip ABD şemsiyesi altına mı giriyor?
 Bu sayfayı yazdır

İdlip ABD şemsiyesi altına mı giriyor?

Yazan  04 Nisan 2019

Son zamanlarda Suriye dosyasının tanık olduğu ipuçlarının tümü İdlip bölgesinin 17 Eylül 2018'de Türkiye ve Rusya arasında imzalanan Soçi anlaşması uyarınca Türk-Rus uzlaşma bölgesi olmasından daha çok ABD şemsiyesi altında toplanmaya başladığına işaret ediyor.

Bu, ABD'nin Rus Humaymım üssü çevresinde konuşlanma amacıyla Akdeniz kıyıları yönünde hareket etme, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalında Türk nüfuz bölgesini ve Akdeniz'i ayırmak, Al-Bağoz'da IŞİD'in en son bölgelerini kontrol altına aldığını duyurduktan sonra yeni veriler ortaya çıkana kadar  bölgede kalma isteği içindir.

Bu ipuçları:

1-ABD'nin rızası ve Türkiye karşıtı bölge ülkeleri koalisyonunun maddi olarak desteği ile  HTŞ'nin 2019 yıl başında Türkiye'yi destekleyen Ulusal Cepheyi parçalama yoluyla İdlip'te Türk hareket alanını daraltmak.

2-Türkiye'yi Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı bölgeleri örneğinde olduğu gibi İdlip'te kendisine bağlı hizmet kuruluşları kurmaya başlaması konusunda engellemek.

3-Türkiye'nin geçtiğimiz Şubat ayından bu yana rejim ve İranlı milislerin neredeyse günlük bombardımanıyla hedef alınan bölge evlatlarını korumada yavaş kalması. 100'ü aşkın sivilin yaşamını yitirmesine, 350'yi aşkın kişinin yaralanmasına ve 14 bini aşkın ailenin göç etmesine yol açtı.

4-Rusya’nın önceden hava sahasını kapatmasından sonra İdlip vilayeti hava sahasında hava sortileri yapması için Türkiye'ye izin vermesi.

5-Türkiye'nin 17 Mart 2019 tarihinde Afrin ile Zeytin Dalı sınır kapısının açılması yoluyla Ağustos 2018'den bu yana HTŞ'nin kontrolü altında bulunan Bab Al-Heva sınır kapısına alternatifler bulması.

6-Sivil hizmet kuruluşlarının dönmesi, Ulusal cephenin çatısı altında toplanan grupların güvenliği kontrol altına alan polis birimine dönüşmesi, M 4 ve M 5 karayollarının hayata geri dönmesi, silahtan arındırılmış bölgenin iki tarafında Rusya ile ortak devriyeler yürütülmesine ilişkin Soçi maddelerinin geri kalanının uygulanmasının tökezlemesi. 

7- Terörist olarak kabul edilen HTŞ'nin kontrolü altında bulunduğu gerekçesiyle İdlip'ten ayrılan  yabancı kuruluşların birkaçına özellikle ABD uluslararası kalkınma ajansı (OFDA), Alman uluslararası iş birliği ajansı (GIZ) ve aynı şekilde bölgede fırınlar ve su sektörü ile ilgili İrlanda (GOAL) kuruluşuna İdlip'te çalışması için ikinci kez izin verilmesi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İdlip dosyası içinde olmak üzere bölge sorunlarının birçoğunu görüşmek için Nisan ayının 8'inde Rusya'yı ziyaret edecek olması ya da Dışişleri Bakanı Lavrov'u Antalya kentinde mevkidaşı Çavuşoğlu ile bir araya getiren basın toplantısında karşı karşıya kaldığı engellere rağmen Soçi anlaşmasının uygulanmasına bağlı kalmanın sürdürülmesi gerektiği yönündeki açıklamaları İdlip dosyasının iki gözeteni Rusya ve Türkiye'nin elinden çıktığı ve ABD'nin şemsiyesi altına girdiği hakkında net işaretler olmaktan öteye gitmiyor.

Çeviri yapılan kaynak: https://ayyamsyria.net/archives/237486

Turgut Adsız

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Bilimsel Danışmanı