IŞİD terör tarafından basılan Rumiyah adlı derginin son sayısında (4ncü) kendi militanlarına Türkiye içerisinde ve/veya dışarısındaki tüm Türk hedeflerine saldırılması konusunda emir verdi. Terör örgütü tarafından yayınlanan dergiden yapılan alıntı aşağıdaki gibidir. “Ey Rakka’daki İslam’ın ehli ve aslanları! Ey cesaret, yiğitlik, izzet, gurur ve onur ehli! Onların eksikliklerini erkekler giderdiği ve onlara üstün olduğu halde, Müslümanların topraklarını facir, ateist ve kâfir bir kadın mı sizden alacak? Puta tapan ve küfür ehlinden olan ufkun yabancıları, batıllarına yardım etmek, İslam ve Müslümanlarla savaşmak için dağınık gruplarının üzerine damlayacaklar. Rabbinizin hakkı için söyleyin. Eğer ateist Kürtlerin saldırısı püskürtülmezse ve Allah göstermesin, arzuladıkları şeyi elde ederlerse durum nasıl olur? Onlar ancak, dininizle savaşmayı, şeriatınızı kaldırmayı, mescidlerinizi aşağılamayı, erkeklerinizi zelil etmeyi ve kadınlarınızı ve mahremlerinizi rezil etmeyi arzulamaktadırlar. Vallahi onlar ancak, rezil, hakir, sefih ve eşkıyadırlar. Bu haldeki yaşamın hiç bir hayrı ve hayatın hiçbir değeri kalmaz. Biliniz ki; bu zaman, doğruluk ve ahitlere vefalı olma zamanıdır. Ey Müslüman mücahidler! Sizin için üç şey bir araya gelmiştir. Bunlardan herhangi birini değiştirmeyi isteyene yazıklar olsun! Bunlar; Allah’ın şeriatıyla hükmedilen topraklar, imandan sonra onu defetmekten daha vacip olmayan saldırgan bir düşman ve sadıkların uzun süredir temenni ettiği şehadet. Kalbim güvende ve nefsim hürdür Kılıcım bilenmişken nefsim alçaklığı reddeder Kişi ruhunun ayrılmasından neden korksun ki Hayatın sonu ölüm değil midir? Nefsin, sevapları içinde olduğu halde onu teşvik et Şam olmasa da Irak orada Korkaklığın kuşattığı hayatta hayır yoktur Korkaklığın her iki tarafında zillet ve fakirlik vardır İzzetim ve öfkem beni ayıpladı Yakmak ateşi ayıplamaz Ey El-Bab ve kırsalındaki şehadet süvarileri ve cihadın aslanları! Allahu Teâlâ yüzlerinizi aydın kılsın ve salih çalışmalarınızın mükâfatını versin. Sizler, mürted Türkleri, sahavatı, ateist Kürtleri ve Nusayri sürülerini zelil kıldınız. Yiğitliğinizle ve dininiz için fedakârlığa öne atılmanızla sebat altında, öldürülmeyi hakeden en kötü yaratıklar eden izzetliler oldunuz. O halde sabredin, sabırda yarışın, sınır hatlarında nöbetleşin ve Allah’tan korkun ki, kurtuluşa eresiniz. Mürted Türklerden olan muvahhidlerin katillerinin torunları bugün, Müslümanların devletini ve cemaatini yok etmek için, daha önceki öncülerinin yaptığını yapmaya çalışmaktadırlar. Artık dininizin ve tevhidinizin intikamını alma günü gelmiştir. Sizler, sert adamlarla savaşmıyorsunuz. Bilakis surların Sizler, sert adamlarla savaşmıyorsunuz. Bilakis surların ve duvarların arkasına sığınanlarla savaşıyorsunuz. Hamlelerinizi onlara yöneltin. Onları çökertin. Onları bulduğunuz yerde öldürün. Her toprağın üstünde, her göğün altında ve her türlü yollarla onları arayın. Haçlı Avrupa’nın kapılarında dilenen mürted ihvancı Türk, kendisinin ve hükümetinin rahat ve güven içinde kalacağını zannetti. Ey her yerdeki gayretli Müslümanlar! Ey sadık muvahhidler! Ey Vela ve Bera ehli! Şam’da, Allah’ın diniyle savaşmak ve nurunu söndürmek için ayaktakımı rezil sahavatları toplayan bu lanetli adam, elini Müslümanların kanına bulayarak, onların dinlerini ve mahremlerini hor görerek, insan veya taş olduğunu gözetmeden, evleri bombaladı ve evleri, sakinlerinin başlarına yıktı. Bunun için bizler, her sadık muvahhidi mürted laik Türk hükümetinin her yerdeki organlarını, emniyet teşkilatlarını, askeri birimlerini, iktisadi yerlerini, medyalarını ve hatta tüm dünyadaki beldelerde onu temsil eden elçiliklerini ve konsolosluklarını hedef almaya çağırıyoruz. “ ifadeleri kullanıldı. Dergide ayrıca Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve merhum Necmettin Erbakan ile ilgili sözler de oldukça dikkati çekti: "Her Müslümanın bilmesi gerekir ki; Necmettin Erbakan ve Tayyip Erdoğan kâfir ve tağutturlar. Bunlara oy ve destek verenler de bunlara ibadet eden kâfir kullarıdır. Ve bir kişi bunları ve bunlara ibadet edenleri tekfir etmeden Müslüman olamaz. Her bir Müslümanın, bunlara kin ve öfke duyması ve elinden geldiği kadar bunlara düşmanlık göstermesi gerekir. Bunlar Allah'ın hâkimiyet özelliğini kendilerinde gören ve Allah'ın kullarını kendilerine kul yapmaya çalışarak haddini aşan tağutlardır denildi. Örgüt ayrıca insan yakarak öldürmenin caiz olduğu yönde de fetva verdi. (Rumiyah Dergisi Sayı 4)