İran, Anadolu Türklüğünün Orta Asya Türklüğüne açılan koridoru görünümündedir. Türk Dünyası'nın geleceği ve bütünleşme süreci İran Türklüğünün var olması ve İran'da en az Fars etnisitesinin sahip olduğu siyasi ve kültürel haklara sahip olmasıyla doğru orantılıdır. Çok tartışmalı bir konu olarak kabul edilse de, 1639'da imzalanan Kasr-ı Şirin'den sonraki dönemlerde vuku bulan ufak çaplı sınır değişikliklerineve hatta zaman zaman oluşan politik gerilimlere rağmen iki ülke toplumlarının birbirlerine düşmanlık beslememesinin temel nedeni tarih boyunca devam eden ortak kültür ve tarih bağları olmuştur. Bu ortak bağların temel belirleyicisi ise şüphesiz ki İran'daki Türk varlığıdır.
Azerbaycan Türkleri, Kaşkaylar ve Türkmenlerin ana kütleyi oluşturduğu İran Türkleri, yaklaşık 35 milyona varan nüfuslarıyla İran'ın hemen her köşesinde varlıklarını hissettirmektedir. İran'ın başkenti Tahran'da ticaretin yaklaşık %60'ını elinde bulunduran Türkler, bu özellikleriyle Tahran'ı İstanbul'dan sonra ikinci büyük Türk kenti yapmaktadırlar. İran Türklüğü, Heydar Baba manzumesiyle bir dönem İran edebiyatına yön veren Şehriyar gibi büyük şairleri yetiştirmekle kalmayıp aynı zamanda bu özelliklerini devam ettirmek için büyük bir mücadele vermiştir. Bu kapsamda Makalede İran'daki Türk varlığının tarihi gelişimi ve İran Türklerinin ülkedeki etkinliği ele alınacak, Türklerin güncel sorunları değerlendirildikten sonra kısaca Anadolu Türkleriyle ilişkilere göz atılacaktır.
….
Makalenin tamamı 21. Yüzyıl Dergisi'nin Kasım Sayısında
Dergimizin Türkiye'deki Satış Noktaları: http://www.21yuzyildergisi.com/satisnoktalari.html
Dergimize Abonelik:http://www.21yuzyildergisi.com/abonelik.html
Bilgi:Hülya Kocaoğlu
Tel: 0312 489 18 01
Faks: 0312 489 18 01
E-Posta:[email protected]