AB 25 Mart 2021 Zirve Bildirisi[1] hakkında Dışişleri Bakanlığımızca yapılmış olan açıklamanın[2] birinci paragrafının ilk cümlesinde “birkaç üye ülkenin dar görüşlü iddialarının etkisinde ve Türkiye-AB ilişkilerine tek yönlü bakış açısıyla kaleme alındığının” doğru bir tespitle vurgulanmasının hemen ardından ikinci cümlede “Türkiye-AB ilişkilerini olumlu gündem temelinde ilerletme konusunda raporla ortaya konulan çabayı ve Zirve Bildirisine yansıtılmaya çalışılan söylemi memnuniyetle karşılıyoruz” denilmiş olmasını hayretle ve endişeyle karşılıyorum.

Pehlivan tefrikasına dönen Brexit bir şekilde sonuçlandı.Bu Avrupa Birliği(AB) ile Birleşik Krallık(BK) arasındaki bağları hukuken tamamen kopardı.

Günümüzde Doğu Akdeniz kapsamında ittifak halinde gözüken Fransa ve Yunanistan’ın XIX. yüzyıl’dan günümüze kadar geliştirdikleri ilişkiler Birinci Cihan Harbi, İkinci Cihan Harbi ve Kıbrıs çerçevesinde şekillenmişti. Günümüzde üç boyuta bir de Doğu Akdeniz başlığı eklenmiştir.

AB'nin Türkiye Gemisine Müdahalesi Türkiye bandıralı ticaret gemisine müdahale, sözde müttefiklerin her fırsatta ülkemiz haklarını, ülke bütünlüğü ile prestijini hedef alan olaylar zincirinin yeni bir halkasıdır.

Lordlar Kamarası, İngiliz Parlamenter sistemindeki ikinci ve denetçi kamara. Avam Kamarasından geçen bir yasanın bu ikinci kamarada onaylanması gerekiyor ki yürürlüğe girsin.

Utanç duvarının yıkılmasıyla doğu ve batı Almanya’nın birleşmesi daha dün gibi. 1989 da, taş üzerinde sadece anılarda kalacak kadar taş bırakıp birbirine sarılan Almanlar, ayrı kaldıkları yıllarda birbirlerinden ne kadar farklılaştıklarını

“Alea iacta est” sözünü, bildiğiniz gibi Jul Sezar’ın, Roma ile arasındaki anlaşmayı bozup orduları ile şehrin kuzeyindeki cılız Rubicon (bugünkü adı ile Fiumicino) nehrini geçer geçmez(MÖ 49), artık bir büyük savaşın kaçınılmaz olduğunu anlatmak için söylediği rivayet olunur.

Fransa’nın Libya konusunda Türkiye’ye karşı benimsemiş olduğu tutumu anlamak ve Libya ekseninde cereyan eden Fransa-Türkiye krizine geniş bir perspektiften bakabilmek için öncelikle Afrika kıtasının Fransa için ifade etmiş olduğu siyasi, kültürel, ekonomik ve sosyal önemi kavramak gerekmektedir.

Mustafa Kemal Atatürk, özdeğerlerden ödün vermeden kalkınıp güçlenmek ve ileri bir uygarlık düzeyine ulaşmak ile “ Avrupa’yı taklit etmek “ , “Avrupalılaşmak “ ya da “ Avrupalı olmak “ gibi teslimiyetçi davranışlar arasına, net ve ayırıcı bir çizgi çizmiştir.

Dünyayı saran Covid-19 pandemisi ülkelerin başta sağlık sektörü olmak üzere hemen hemen tüm sektörlerde yeterliliklerini sınarken, küresel kurum ve kuruluşların da varlıklarının sorgulandığını görmekteyiz.

İnternet ve sosyal medya, büyük çoğunluğumuzun hayatının ayrılmaz bir parçası oldu. Sanal dünyayla gerçek hayatın birbirine karıştığı bu ortamlar, maalesef, bilgi kirliliğinin de önemli bir kaynağı haline geldi.

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR