
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun 10 -12 Temmuz 2014 tarihlerinde Özbekistan’a resmi bir ziyaret gerçekleştirileceği duyuruldu. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, söz konusu ziyaretin, Türkiye’den Özbekistan'a Dışişleri Bakanı düzeyinde 13 yıl aradan sonra gerçekleştirilen bir ziyaret olması nedeniyle ayrı bir önem taşıdığı belirtildi. Bu açıdan bakıldığında 11 yılık AKP iktidarı süresince Dışişleri Bakanının Özbekistan’a hiç gitmemiş olmaması bir eleştiri noktası olması gerekirken, sanki bu ziyaret AKP’nin bir dış politika başarısı gibi gösterilmektedir. Başbakan Erdoğan’ın 2003 yılında Özbekistan’a gerçekleştirdiği ziyaretin ardından 2005 yılında Özbekistan’ın Andican şehrindeki olaylar sırasında Özbekistan güvenlik güçlerinin sivil halka ateş açtığı gerekçesiyle Özbekistan yönetimi Türkiye hükümeti tarafından sert bir şekilde eleştirilmiş ve o tarihten itibaren iki ülke arasındaki ilişkiler kopmuştur. Aynı dönemde Andican olayları gerekçesiyle kopan ABD ve diğer Batılı ülkeler de Özbekistan’ı eleştirmişti ancak ABD-Özbekistan ilişkileri kısa zamanda yeniden düzeltilirken, Türkiye-Özbekistan ilişkilerinin düzeltilmesi adına Türkiye tarafından hiçbir ciddi girişimde bulunulmamıştır. Kasım 2012’de Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ın resmi ziyaretinin ardından 2014 Şubat ayında Soçi olimpiyatlarının açılışında Erdoğan ile Özbek lider Kerimov’un ayaküstü görüşmesi ilişkilerin yeniden tesisi için bir umut olarak görülmüştür.
Türk Dış Politikasında “komşularla sıfır sorun” kapsamında Ermenistan’la dahi ilişkilerin tek taraflı olarak düzeltilmesi yoluna gidilirken, Özbekistan ile ilişkilerin yeniden düzeltilmesine yönelik adım atılmaması, Türk dış politikası açısından Türkistan’a verilen önemin göstergesi niteliğindedir. Çünkü 30 milyon nüfusu, güçlü ekonomik ve askeri yapısı ile Türkistan’ın en önemli ülkesi olan Özbekistan ile ilişkilerin düzeltilmemesi, Türkiye’nin Türkistan’a yönelik cılız adımlarının daha da etkisiz kalmasına neden olmuştur. Bunun en önemli göstergesi de Türk Keneşi (Konseyi) üyeleri arasında kurumsallaşmaya yönelik adımlar atılırken Özbekistan’ın bu teşkilat içinde yer almaması olmuştur. Türkistan’da Özbekistan’ın yer almadığı bir teşkilatın etkin ve işlevsel olması mümkün değildir. Bundan dolayı Türkiye-Özbekistan arasındaki ilişkilerin düzeltilmesi Türk Dünyası’nın geleceği açısından da büyük önem arz etmektedir.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *