11 Mart 2025

Protokoller ve Ermenistan Ekonomisi

Ermenistan ekonomisi bağımsızlıktan beri en zor günlerini yaşamaktadır. Bunda son dönemlerde yaşanan iki gelişmenin belirleyici etkisi olmuştur. Birincisi, Ağustos 2008’de yaşanan Rus-Gürcü savaşıdır.

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Ermenistan ekonomisi bağımsızlıktan beri en zor günlerini yaşamaktadır. Bunda son dönemlerde yaşanan iki gelişmenin belirleyici etkisi olmuştur. Birincisi, Ağustos 2008’de yaşanan Rus-Gürcü savaşıdır.

Türkiye ve Azerbaycan'la sınır kapıları kapalı olan Ermenistan dış dünya ile ilişkilerini Gürcistan ve İran üzerinden sağlamaktadır. Ermenistan ekonomisi açısından özellikle Gürcistan üzerinden ulaşım büyük önem arz etmektedir. Dış ticaretinin yüzde 90'ı ve başlıca ticaret partnerleri olan Rusya ve Batılı ülkelerle ilişkiler bu güzergah üzerinden sağlanmaktadır. Rus-Gürcü savaşı ve ardından da Rusya'nın Gürcistan'a karşı kapılarını kapatması Ermenistan'ı sınırlamış, dış ticaretini olumsuz etkilemiştir.

İkincisi ise, global iktisadi krizdir. Global kriz Ermenistan ekonomisi açısından iki şeyi tetiklemiştir. Birincisi, metal fiyatlarındaki düşüşdür. Ermenistan'ın ihracatında temel kalemlerden olan bakır ve molibden fiyatları üçte bir oranında düşmüştür. İkincisi de, Ermenistan ekonomisinin bağımlı olduğu ve önemli oranda işçi dövizlerinin geldiği Rus ekonomisinde sarsıntıya sebep olmuştur. Sonuç olarak, global kriz ve onun yol açtığı metal fiyatlarında düşüş ve Rus ekonomisindeki olumsuz gelişmeler Ermenistan ekonomisinde üç faktörde keskin düşüşe yol açmıştır: 1. ihracat; 2. işçi dövizleri de dahil diasporadan gelen paralar; 3. doğrudan yabancı yatırımlar. Eylül 2009 itibariyle Ermenistan ihracatı geçen yıla oranla yüzde 41,1 oranında düşüş yaşamiştır. Rusya'dan gelen işçi dövizlerinde yüzde 30 azalma kaydedilmiştir. Doğrudan yabancı yatırımlar ise yaklaşık 250 milyon ABD doları azalarak, durma noktasına gelmiştir.

Sonuçta, GSYİH 2009 yılının ilk sekiz ayında yüzde 18,4 oranında daralmış, 6,112 mılyar ABD dolarından 4,987 milyar dolara gerilemiştir. Hükumet makroekonomik dengeleri korumak için ihtiyaç duyduğu parayı borçlanma yoluyla karşılamaya çalışmıştır. 2009 yılında 644,7 milyon ABD Doları dış borç alınmıştır. Bu rakam 1 Ocak 2009 tarihine kadarki dış borcunun yüzde 36'sına denk gelmektedir. Böylece 2009 yılında Ermenistan'ın dış borcu 1,7888 milyar ABD dolarından 2,4335 milyar dolara fırlamıştır. Bu ise GSYİH'nın yüzde 48,8'ine tekabül etmektedir.

2010 yılına ilişkin beklentiler de parlak değil. IMF-in tahminine göre, 2010'da Ermenistan ekonomisinin yüzde 1,2 büyümesi öngörülmektedir. Ermenistan hükümetinin tahminleri de bu doğrultudadır. GSYİH'da az da olsa büyüme öngörülse de, bütçe harcamalarında azalma devam edecektir. Maliye bakanlığı tarafından hazırlanan 2010 yılına ilişkin bütçe tasarısına göre bütçe gelirleri yaklaşık olarak 1,766 milyar Dolar (676,6 milyar Dram), bütçe harcamaları ise 2,244 milyar Dolar (859,6 milyar Dram) olarak öngörülmektedir. Bu da 2010 bütçesinin 477,8 milyon açık vereceği anlamına gelmektedir. Bu açığın dış borçla kapatılması beklenmektedir. Fakat dış borç açısından oldukça yüksek risk diliminde bulunan Ermenistan'ın bu borcu nereden temin edileceği ciddi merak konusudur. Bu borç bulunsa bile, 2010 yılına ilişkin öngörülen bütçe harcamasının 2009'la mukayesede yüzde 9 azaldığı göz ardı edilmemelidir. 90'lı yılların başında yaşanan karmaşa dönemi hariç, bütçe harcamaları ilk kez kısılmaktadır.

Zorlu kış günlerine yakınlaştıkça, Ermenistan ekonomisi iflasa doğru sürüklenmektedir.

* 21 YYTE. Türk Dünyası Araştırmaları Bölümü Bilimsel Danışmanı

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *