TÜRKİYE'NİN SAVUNMA-GÜVENLİK-DIŞ POLİTİKASINI İLGİLENDİREN GELİŞMELER

SURİYE (SURİYE KUZEYİ- SOÇİ - İDLİB - SURİYE'de ATEŞKES)

ABD: İdlib'de şiddet derhal son bulmalı… Rusya destekli Suriye ordusunun İdlib'deki bombardımanında 6'sı çocuk 18 sivilin yaşamını yitirdiği bildirildi. ABD, Rusya ve Esad rejimini "çatışmaları pervasızca tırmandırmakla" suçladı.

Rus ve Suriye jetleri İdlib'de sağlık merkezlerini bombalıyor iddiası… Suriye'nin kuzeyindeki İdlib'de Rusya ve İran destekli Suriye savaş uçaklarının düzenlediği hava saldırıları aralıksız devam ediyor. İdlib kent sakinleri, Rus ve Suriye jetlerinin doğrudan sağlık merkezlerini hedef aldığını belirtiyor.Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Beşşar Esad yönetimi ve Rusya'nın İdlib'de son bir aydır düzenlediği saldırılarda 24 sağlık tesisini bombalandığını duyurdu. İç göç ile nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib, Beşşar Esad yönetimi karşıtı silahlı muhaliflerin kontrolündeki tek kent.Bu arada kente yönelik hava saldırılarında son 24 saatte hayatını kaybeden sivil sayısı 40'ı bulurken onlarca kişi de yaralandı. Binlerce kişi ise evlerini terk ederek Türkiye sınırına yakın noktalara kaçıyor.

ORTADOĞU-AFRİKA

Irak IŞİD şüphelilerinin çocuklarını Türkiye'ye gönderdi… Irak aileleri IŞİD'e katılan 188'den fazla çocuğu Türkiye'ye gönderdiğini açıkladı. İadenin her iki ülkeden ve UNICEF'ten yetkililerin huzurunda yapıldığı bildirildi.

İsrail erken seçime gidiyor: Netanyahu hükümeti kuramadı… İsrail'de parlamento erken seçim kararı aldı.Kararın gerekçesi ise Nisan ayında gerçekleşen seçimden sonra hükümeti kurma görevini üstlenen Binyamin Netanyahu'nun koalisyon hükümeti kurmayı başaramaması.Erken seçim 17 Eylül'de yapılacak. Netanyahu sağcı partilerle birlikte bir koalisyon kurmaya çalışıyordu. Fakat aşırı Ortodoks Yahudi din okulu öğrencilerinin askerde muaf tutulmasını düzenleyecek bir yasa konusundaki uzlaşmazlık, koalisyon girişiminin çökmesine yol açtı. Böylece İsrail tarihinde ilk defa hükümeti kurma görevi verilen bir kişi bunu başaramamış oldu.

Katar'ın Mekke'deki zirveye katılması ilişkilerdeki buzların erimesinin sinyali… İngiltere'de yayımlanan The Guardian gazetesi, Katar ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerde buzların eriyebileceğini yazdı.Gazeteye göre bugün Mekke'de düzenlenecek Körfez İşbirliği Konseyi'ne Katar'ın da katılması, ABD tarafından desteklenen bir yakınlaşma olabilir.Suudi Arabistan bugünkü zirveye Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Es Sani'yi davet etmişti. Katar ise Başbakan Abdullah bin Nasır Es Sani'nin katılmasına karar vermişti. Guardian’a göre bu katılım, Suudi Arabistan'ın Katar'a uyguladığı ablukadan sonra iki ülke arasındaki en büyük yakınlaşma olacak. İki ülke arasında iki yıl önce zirveye ulaşan anlaşmazlıklar nedeniyle Suudi Arabistan, bazı Arap ülkelerini de yanına alarak Katar'a çok sayıda yaptırım uygulamaya başlamıştı.

Kral Abdullah’tan Kushner’a: ‘Barış İçin İsrail Çekilmeli’… Ürdün Kralı Abdullah, ABD Başkanı Donald Trump’ın üst düzey danışmanı Jared Kushner’a Ortadoğu’da kalıcı barışın ancak İsrail tarafından 1967’de işgal edilen topraklarda Filistin devletinin kurulmasıyla ve başkentinin de Doğu Kudüs ilan edilmesiyle mümkün olacağını söyledi.Beyaz Saray üst düzey danışmanı ve aynı zamanda Trump’ın damadı olan Kushner, Başkan Donald Trump’ın İsrail-Filistin barış planına destek arayışıyla Ortadoğu’da temaslarda bulunuyor. Kushner planın ilk kısmını Bahreyn’de yapılacak konferansta açıklayacak. Fas’ın başkenti Rabat’ta başlayan temasları kapsamında Kushner, Kudüs’ü de ziyaret edecek.Ürdün’de Saray’dan yapılan açıklamada Kral Abdullah’ın Kushner’a İsrail’in 1967’deki İsrail-Arap savaşı sırasında işgal ettiği Batı Şeria’dan çekilmesi gerektiğini söylediği belirtildi.Ürdün planın Birleşmiş Milletler (BM) ve birçok ülke tarafından desteklenen iki devletli çözümü engellemesinden endişe ediyor. Filistinliler Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi’ni kapsayan hepsi İsrail tarafından 1967’de işgal edilmiş olan bölgede bir devlet kurmak istiyor.Ürdünlü yetkililer planın Kral Abdullah’ın Kudüs’teki Müslüman ve Hıristiyanlar’ın kutsal alanlarının koruyucusu statüsünü de zora sokmasından endişe ediyor. Amman, Trump yönetiminin Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmesinden bu yana Kudüs’te her türlü statü değişikliği konusunda hassas bir yaklaşım sergiliyor.Ürdünlü yetkilileri endişelendiren bir diğer gelişmeyse ABD’nin Ürdün, Lübnan, Suriye, Batı Şeria ve Gazze’de 5 milyon Filistinli mülteciye hizmet sağlayan BM Filistinli Mültecilere Yardım Dairesi’ne (UNRWA) desteğini kesmesi olmuştu.Ürdün, BM’ye göre en fazla sayıda Filistinli mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumunda. Yetkililer Trump’ın barış planının bu mültecilerin geri dönme haklarını kullanmalarının önüne geçmesinden de endişe ediyor. Trump plan için “yüzyılın anlaşması” yorumunu yapıyor. Ancak Filistinliler, Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan eden Trump yönetimini boykot ediyor ve planın temel taleplerini karşılamaktan çok uzak kalacağını düşünüyor.

AVRUPA – AB       

Alman vatandaşlığına geçişte Türkler ilk sırada… 2018 yılında Alman vatandaşlığına geçen yabancılar arasında ilk sırayı Türkler aldı. Türklerin yüzde 97,8'i ise Alman vatandaşı olma şartlarını yerine getirmesine rağmen bu adımı atmıyor.

AB raporu: Türkiye Avrupa'dan uzaklaşmaya devam ediyor… AB'nin yıllık genişleme raporunda Türkiye'de ekonomi, siyaset ve hukukun üstünlüğü alanında gerilemeye işaret edildi, müzakerelerde yeni adım atılmayacağı mesajı verildi. Dışişleri Bakanlığı eleştirilere tepki gösterdi. AB'nin yürütme organı Avrupa Komisyonu'nun hazırladığı ve Birlik'e üyelik için müzakerelerin devam ettiği ülkelerin değerlendirildiği yıllık genişleme raporunda Türkiye'nin siyasi, ekonomik ve hukukun üstünlüğü alanlarında gerilemeye devam ettiğine vurgu yapıldı, mülteciler konusunda Ankara'nın çabaları ise övüldü. Türkiye'nin halen AB'nin önemli bir ortağı ve aday üye olduğu vurgulanan raporda özellikle göç ve mültecilere verilen destek konularındaki işbirliğinin öneminin altı çizildi. Ancak raporda, başta hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler ve siyasi sistemdeki güçler ayrılığı prensiplerinin yara aldığı ve bunların Türkiye'yi AB'den uzaklaştırdığı kaydedildi.Bu olumsuzlukların arkasında yatan en büyük nedenler olarak 2017 yılının Nisan ayındaki anayasa değişikliği referandumu ile Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemine geçilmesi gösterildi.Bu doğrultuda, AB'nin Haziran 2018'de Türkiye ile üyelik müzakerelerini fiilen dondurma yönünde aldığı karara atıfta bulunularak müzakerelerde yeni bir adım atılmayacağı belirtildi. Yerel seçimler vurgusu…Avrupa Komisyonu'nun toplam 116 sayfalık raporunda 31 Mart 2019 yerel seçimleri ile 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimindeki atmosferin ülkedeki kutuplaşmayı arttırdığı ve başta Halkların Demokratik Partisi (HDP) olmak üzere muhalefete karşı uygulanan "marjinalleştirme" çabalarının yapıcı diyaloğun önüne geçtiği vurgulandı. Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini tekrar kararı almasının yanı sıra, Güneydoğu Anadolu'da dört belediye başkanı ve kimi belediye meclis üyelerinin görev almasının engellenmesinin seçim süreçlerinin güvenilirliğini tehdit ettiği belirtildi.Buna ek olarak Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi dâhilinde başbakanlık ve bakanlıklara bağlı müsteşarlıkların kamu yönetimini tek bir siyasi erkin altına topladığı görüşü yansıtılırken, Cumhurbaşkanı'nın üst düzey kamu çalışanlarının çoğunu atama yetkisine sahip olması eleştirildi. Kıbrıs gerginliği… Genişleme raporunda Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon arama faaliyetleri nedeniyle Kıbrıs ile artan gerilim ve adadaki kalıcı barış çabaları diğer bir başlık oldu. Birleşmiş Milletler girişimindeki barış görüşmelerine Türkiye tarafından verilen destek olumlu olarak değerlendirilirken Ankara'nın, AB üyesi Kıbrıs Cumhuriyeti'nin doğalgaz arama faaliyetlerine karşı attığı adımlar ise eleştirildi. Türkiye'nin de sondaj çalışmaları için kendi platformlarını ve beraberinde donanmaya ait gemileri bölgeye göndermesi gerilimi arttıran faaliyetler olarak değerlendirildi ve bu eylemler için "yasadışı" ifadesi kullanıldı.Bu doğrultuda AB'nin Türkiye'ye Mart ayında yaptığı uyarı hatırlatıldı ve Kıbrıs Cumhuriyeti ile tam bir dayanışma içerisinde Ankara'ya karşı gerekli yanıtın verileceği belirtildi. "PKK ile savaşmak meşru"… Raporun öne çıkan noktalarından bir tanesi de Güneydoğu Anadolu'daki güvenlik durumu oldu. AB, hükümetin PKK'ya karşı verdiği silahlı mücadeleyi "teröre karşı meşru bir hak" olarak nitelendirdi ve örgütün "terör örgütü" listesinde bulunduğunu hatırlattı.Buna karşın terörle mücadelenin orantılı bir şekilde sürdürülmesi ve hukuk düzenine, insan haklarına ve bireysel özgürlüklere uygun yürütülmesi gerektiği vurgulandı. Akamete uğramış barış sürecine de vurgu yapan rapor, bu konuda atılmış somut adımlar bulunmadığına dikkat çekti. Ekonomide gerileme… Türk Lirasındaki değer kaybı ve ekonomideki çalkantılar da raporun önemli başlıklarından birisi olarak öne çıktı. Yaşanan ekonomik kötüleşmenin Türkiye'yi istikrarlı bir pazar ekonomisi olmaktan uzaklaştırdığını öne süren Komisyon raporu, olumsuzluklar arasında hükümetin aldığı bazı önlemleri listeledi. SWAP ve döviz piyasalarındaki kısıtlamalar, ekonomiden sorumlu kurumların bağımsızlığı konusundaki endişeler, cari açık ve yüksek enflasyon AB'nin Türk ekonomisinde kaygı duyduğu unsurlar olarak öne çıkt. Mülteci politikasına övgü…Türkiye'nin göç ve mülteci akını konusunda hem içeride hem de AB nezdinde almış olduğu önlemlere raporda övgüyle yer verildi. 2016 yılının Mart ayında Türkiye ile AB arasında imzalanan mülteci mutabakatı uyarınca Ege Denizi'ndeki düzensiz göç ve mülteci hareketlerinin durdurulması olumlu bir gelişme olarak değerlendirildi.Ülkelerindeki iç savaştan dolayı Türkiye'ye sığınmış 3 milyon 600 bin Suriyeli ile diğer ülkelerden gelerek kaydolan 370 bin kadar mültecinin insani yardımdan faydalanması için Ankara'nın gösterdiği çabalar takdir edildi.

YUNANİSTAN - KIBRIS

Yunanistan'ın Dedeağaç kentinde Müslüman mezarlığına ırkçı saldırı: 'Yunanistan, Yunanlara ait'… Yunanistan'ın Dedeağaç (Alexandroupoli) kentinde kimliği belirsiz kişiler bir Müslüman mezarlığına ırkçı saldırı düzenledi. Mezarlıkta, "Yunanistan, Yunanlara aittir" şeklindeki ifadeler içeren broşürler bulundu.Ayrıca bazı mezarlar taşlarını kıran saldırganlar, üzerlerine de sprey boyayla ırkçı Altın Şafak Partisi'nin amblemini çizdi.Kentte yaşayan Batı Trakyalı Türklerin şikayeti üzerine polisin, saldırıyla ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi.2013 yılında Yunanistan'da Altın Şafak partisinin önemli isimleri 'silahlı suç örgütü yönetme ve örgüte üye olma" şüphesiyle gözaltına alınmıştı.

ABD - AMERİKA

ABD'den Türkiye’ye S-400 uyarısı… ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ortagus, Türkiye’nin S-400 sevkiyatını tamamlaması halinde yaptırımlarla karşılaşacağını açıkladı. Ortagus, ABD’nin konuya ilişkin pozisyonunu değiştirmediğini vurguladı.

Reuters: ABD Türk pilotlarına F-35 eğitimini askıya alabilir… Reuters'in haberine göre ABD Türk pilotlara F-35 eğitimini askıya alabilir. Haberde ABD'nin Türkiye'nin S-400 ısrarı nedeniyle bu kararı almayı planladığı belirtildi.

Mueller: Başkanın suçsuz olduğuna inansaydık bunu söylerdik… ABD’de, 2016 Başkanlık Seçimleri’ne Rusya’nın olası müdahalesini araştıran Özel Yetkili Savcı Mueller, iki ay önce Adalet Bakanlığına teslim ettiği raporu hakkında açıklamalarda bulundu.

RUSYA

Kremlin: S-400 teslimatında gecikme söz konusu değil… Kremlin'den yapılan açıklamada S-400'lerin teslimatının gecikmesinin söz konusu olmadığı belirtildi. Savunma Bakanı Hulusi Akar teslimatın Haziran'a yetişmeyebileceği değerlendirmesini yapmıştı.

Amerika Rusya'nın nükleer denemeler yaptığına inanıyor… Amerika, Rusya’nın düşük seviyeli nükleer test gerçekleştirdiğine inanıyor. Açıklama Amerika Savunma Bakanlığı İstihbarat Birimi’nden geldi. Hudson Enstitüsü’nden düzenlenen silahların denetimi konulu bir forumda konuşan, Savunma İstihbarat Birimi Yöneticisi Korgeneral Robert P. Ashley, “Amerika Rusya’nın nükleer denemeler konusundaki moratoryuma sıfır tolerans standardında uymadığına inanıyor” dedi. 1990’lı yıllarda müzakere edilen “Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı” anlaşması, küresel anlamda geniş bir desteğe sahip olmasına karşın, aralarında İsrail, İran, Mısır ve Amerika’nın da bulunduğu nükleer teknolojiye sahip 8 ülke tarafından da onaylanması gerekiyor.Rusya bu anlaşmaya 2000 yılında imza koydu.Korgeneral Ashley, Rusya’nın söz konusu anlaşmadaki sıfır tolerans sınırlarını aşan nitelikte nükleer denemeler yapabilecek kapasiteye sahip olduğunu söyledi. Rus yönetiminden söz konusu açıklamalara yönelik herhangi bir yorum yapılmadı ancak Rus Parlamentosu Duma’nın Savunma Komitesi Başkanı Vladimir Shamanov, Interfax Haber Ajansı’na yaptığı değerlendirmede, “Bundan daha sorumsuzca bir açıklama yapılamazdı. Nükleer testler gizli şekilde yapılamaz” dedi. Shamanov ayrıca Amerika yönetimini eleştirerek “Bu tarz açıklamalar, Amerika ordusundaki profesyonelliğin sistematik olarak düşüşte olduğunu gösteriyor” dedi.Konuyla ilgili sorulara yanıt veren Amerika Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus da Rusya’nın, rutin bir biçimde uluslararası anlaşmaları ve Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması’nı ihlal ettiğini söyledi. Ortagus, “Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması’nı birkaç yıldır ihlal ediyorlar ve orta menzilli nükleer kapasiteye sahip silahları test ediyor ve üretiyorlar. Bizler Rusya’nın silah denetimi konusundaki uluslararası yükümlülüklerini de yerine getirmediği konusunda hali hazırda alarm durumundayız” ifadelerini kullandı. Amerika’nın Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması’ndan çekileceğini duyurması üzerine Rusya da geçen ay anlaşmayı askıya aldığını ilan etmişti. Amerika anlaşmadan çekilme gerekçesini Rusya’nın anlaşmayı ihlal etmesi olarak açıklamıştı. Rusya bu iddiaları reddetti.

ASYA – PASİFİK

AİHM'den kritik Azerbaycan kararı… AİHM tarihinde ilk kez bir devlet, mahkeme kararını yerine getirmediği gerekçesiyle mahkum oldu. Bir rejim muhalifinin kazandığı davayla ilgili kararı uygulamayan Azerbaycan'ın AİHS'yi ihlal ettiğine hükmedildi.

Çin’den ABD'ye Huawei misillemesi hazırlığı: Yüzde 97'si Çin'de üretilen 'nadir toprak elementlerinin' ihracatına kısıtlama getirilebilir… .Amerika Birleşik Devletleri ile Çin arasında devam eden ticaret savaşında Washington yönetimin Huawei ürünlerini yasaklaması iki ülke arasındaki krize yeni bir boyut kazandırdı. Huawei şirketini derinden sarsan bu hamleye karşılık Pekin yönetiminin, askeri ekipmanlarından, yüksek teknolojili tüketici elektroniğine kadar birçok alanda kullanılan 'nadir toprak elementleri' kozunu misilleme olarak kullanmaya hazırlandığı iddia ediliyor.Şu anda dünya genelinde nadir elementlerin üretimi Çin’in tekelinde. Çin basınında yer alan haberlere göre, yakın zamanda Devlet Başkanı ŞiJinping’in nadir elementler tesisini ziyaret etmesi, ABD’ye misilleme olarak bu elementlerin ihracatına kısıtlama getirilebilir yönündeki spekülasyonları güçlendirdi. 'ABD, Çin’in ticaret savaşında kapasitesini hafife almamalıdır'… Çin Komünist Partisi’nin resmi yayın organı 'Halkın Günlüğü' gazetesinin, "ABD, Çin’in misilleme yapma kapasitesini küçümseme" başlıklı yazısında "Nadir elementler, Çin’in ABD’nin sebepsiz yere uyguladığı baskıya karşı koyması için karşı silah haline gelecek mi? ABD Çin’in ticaret savaşında kapasitesini hafife almamalıdır" gibi ifadeler kullanıldı.Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu’ndan Çinli bir yetkili de, devlet televizyonu CCTV’ye yaptığı açıklamada, "Çin'in gelişimini bastırmak isteyenler, ihraç edilen nadir elementlerle neler yapıldığını gördüklerinde mutlu olmayacaklar" dedi.Çin'in tekelinde olan nadir toprak elementleri nedir?...Nadir toprak elementleri, periyodik tabloda 17 adet kimyasal element olarak yer alıyor, on beş tanesi lantanit grubu ve ek olarak skandiyum ve itriyum. Bu elementler askeri ekipmanlardan, yüksek teknolojili tüketici elektroniğine kadar birçok alanda kullanılıyor. Örneğin bir cep telefonunda sekiz adet nadir toprak element kullanılıyor. Bir telefonda kullanılan nadir toprak element miktarı az olmasına rağmen kullanıcı sayısı hızla artıyor. Bu da nadir elementlerin son yıllarda önemini ciddi anlamda arttırdı. Üretimin yüzde 97'si Çin'de… Çin bugün nadir toprak elementleri piyasasına hakim konumda. Bu değerli hammaddelerin üretiminin neredeyse yüzde 97’si Pekin yönetiminin tekelinde bulunuyor.Dünyada söz konusu elementlere yönelik talebin arttığının farkında olan Çin yönetiminin ihracatı kısıtlaması diğer ülkelerde kaygıya neden oluyor. 1980’li yıllara kadar ABD, dünyanın en önemli nadir toprak elementleri üreticisiydi. Ancak daha sonra Amerikalılar ve birçok ülke pahalı olduğu için üretimi büyük oranda durdurdu. Maden ve mineraller Çin’den çok daha ucuz fiyatlara satın alınabiliyor. Ama bugün talebin artmasıyla Çin, teknoloji sektöründe ciddi bir pozisyon yakaladı.Çin ve ABD'nin son tarife misillemeleri… ABD Başkanı Donald Trump da 8 Mayıs'ta, 200 milyar dolarlık Çin ürünlerine yüzde 10 olarak uygulanan gümrük vergisini yüzde 25’e yükselttiğini duyurmuş, Çin de buna cevap olarak 60 milyar dolar değerindeki ABD mallarına yüzde 5 ila yüzde 25 ilave gümrük vergisi getirildiğini açıklamıştı.Vergiler 1 Haziran'da yürürlüğe girecek.

TÜRKİYE – TÜRK DÜNYASI

Türkiye nitelikli iş gücünün en az tercih ettiği ülke… OECD üyesi 36 ülkenin nitelikli iş gücü açısından cazibesini ölçen araştırmada Türkiye son sırada yer aldı. Avustralya potansiyel göçmenler için en cazip ülke olurken Almanya listede 12'nci sırada bulunuyor.

NASA çalışanı FETÖ şüphelisi Serkan Gölge serbest… Türkiye'de FETÖ yapılanması üyeliğinden mahkûm edilen NASA çalışanı Serkan Gölge tahliye edildi. ABD vatandaşlığı bulunan Gölge'nin tutukluluğu Washington ile Ankara arasında gerilime neden olan konulardan biriydi.

Erdoğan-Trump 28-29 Haziran’da G20 zirvesinde görüşecek… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında gerçekleşen telefon görüşmesinde, iki liderin Japonya'daki G20 zirvesi sırasında bir araya gelme konusunda mutabık kaldığı açıklandı. G-20 zirvesi 28-29 Haziran'da Osaka'da yapılacak.İki lider arasında gerçekleşen konuşma hakkında Twitter üzerinden bilgi veren Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un açıklamalarına göre, Erdoğan görüşmede Türkiye'nin Rusya'dan satın almayı planladığı S-400 hava savunma sistemi konusunda ABD ile ortak bir çalışma grubu kurulması için yaptığı teklifini de yineledi.Altun, "Görüşmede ayrıca çelik sektörüne yönelik ilave tarifenin kaldırılmasından duyulan memnuniyet paylaşılmış; bu kararın, 75 milyar dolarlık ikili ticaret hedefine ulaşılmasına katkı sağlayacağı vurgulanmıştır" diye ekledi.

TERÖRLE MÜCADELE

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak'ın kuzeyindeki Hakurk bölgesinde düzenlediği Pençe Harekatı kapsamında toplam dün öldürülen 4 teröristle birlikte toplamda 19 PKK'lının öldürüldüğü açıklandı. 3. gününde olan harekatta 2 asker de şehit oldu.