Sadettin Ergeç’in 21.Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’ne Açıklamaları

Yazan  17 Kasım 2007
Türkmen lideri ve Irak Türkmen Cephesi Genel Başkanı Dr. Sadettin Ergeç, Türkmenlere gönderilen tehdit mektupları konusunda enstitümüze açıklamalarda bulundu.

- Türk kamuoyunda Türkmenlerin tehdit edildiği yönünde haberler çıktı. Bunun yanı sıra siz de televizyonlara verdiğiniz demeçlerde bu durumu dile getirdiniz. Türkmenlerin evlerine ve maillerine tehdit mektupları gönderiliyor ve Türk askerinin bölgeye girmesi durumunda karşılığının Türkmenlerden, özellikle Irak Türkmen Cephesi çalışanlarından alınacağı söyleniyor mektuplarda. Ancak bu tehditler ilk değil; bundan birkaç hafta önce de bu tür mektuplar gönderildi. Bu ikinci vaka…

- Evet, böyle vakalara biz alışığız. 1920'lerden bu yana biz bu tip olaylarla karşı karşıya kalıyoruz. Özellikle 2003'ten sonra bu tip tehditler, baskılar, aşırılıklar için uygulama sahası artmıştır. Maalesef bu tarihten itibaren insanlarımıza yönelik baskılar, kaçırmalar, vurmalar, öldürmeler; bunun yanı sıra arazilerin zorla ellerinden alınması, bölgeye akın etmeleri aralıksız devam ediyor. En son olay da bu bildirilerin dağıtılmasıdır. Eğer bir müdahale olursa, Irak Türkmenlerine yönelik katliam gerçekleştirilmesi şeklinde çağrıda bulunmuşlardır ve bu bildiriler her tarafa dağıtılmıştır. Ayrıca burada özellikle Irak Türkmen Cephesi hedef alınmak istenmiştir. Bildirilerde çeşitli gizli örgütlerin isimleri yer almaktadır. Bu bildirilerin Arapça ve İngilizce tercümelerini yaptırıyoruz. Kanaatimize göre bu tip bildiriler oradaki güçlerin eline geçmiştir ve ne gerekiyorsa yapılmasını biz temenni ediyoruz. Biz ise, kendi alanımızda kendi tedbirlerimizi almaya çalışıyoruz. İnsanlarımızın daha fazla teyakkuzda olması gerekiyor. Böyle vakaların bir daha olmayacağını temenni ediyoruz, ancak tekrarlanması ya da fiiliyata dönmesi durumunda tabiî ki biz kendimizi koruyacağız.

- Irak Hükümetine bu olayla ilgili herhangi bir şikayet veya talepte bulundunuz mu? Bulunduysanız, bu talep veya şikayet karşısında hükümet ne yaptı?

- Irak Hükümeti'ne herhangi bir şikayet veya talepte bulunmak, bizim tarafımıza göre ayıptır. Bu vaka, zaten Irak Hükümeti'nin kendi sorumluluğundadır; dolayısıyla kendi müdahale etmesi gerekir. Acaba müdahale etti mi, o önemlidir. Bu konuda bizim şüphemiz var. Çünkü Irak Hükümeti zayıf durumdadır. Biz söylüyoruz; merkezi hükümet mutlaka üzerine düşen görevi yerine getirmelidir; elinden gelen her şeyi yapmalıdır. Çünkü bu bir sorumluluktur. Bizim endişelerimiz vardır.

- Son zamanlarda Türk kamuoyunda, Irak'ın kuzeyinde peşmergelerin PKK'lılara geçit vermediği, sık kontrol noktaları kurdukları ve bunun sonucunda da teröristlere geçit verilmediği; kısacası Kürt yönetiminin PKK terörüne karşı mücadele ettiği belirtilmektedir. Bunun doğrulu nedir?

- Bunu aslında bu yayınları yapanlardan sormak gerekir. Televizyonlara çekip, bunun reklamını yapanlara… Bunun karşısında değişik görüntüler verenler de, böyle bir şeyin olmadığını söyleyenler de vardır. Yani bir yerde kontrol noktaları kurulmuştur; diğer bir yerde ise kol geziyorlar. Bunların arasında, istedikleri yerlere gidenler de vardır. Bugün Kerkük'e, Tuzhurmatu'ya bile büyük sayıda gelenler oldu. Eğer böyle kontroller söz konusu olsaydı, bir vilayetten bir vilayete akın etmeleri ya da hareket etmeleri mümkün olamazdı. Bizim kanaatimize göre, bu yapılanlar televizyonlara karşı bir şovdan ibarettir. Zaten çekimi gerçekleştirenler de bu amaçla bunu yapmışlardır. Ancak böyle şeyler hoş değildir. Bizim istediğimiz gerçeklerin gösterilmesi. Gerçeklerden yana olduğumuzu daima söylüyoruz. Gelsinler bir de bizim memlekette olup bitenleri, gerçek bir şekilde çeksinler. Bunu da tarafsız bir şekilde göstersinler. Temennimiz budur. Son olarak şunu belirtmek isterim: Bizim davamız bambaşka… Türkmenlerle ilgili görüşlerimiz, korkularımız, endişelerimiz vardır ve biz de bunların peşinden koşuyoruz. Haksızlıkların olmaması için çaba gösteriyoruz. Bu yönde de herkesten yardım bekliyoruz. Başta Irak'ta bulunan, bizimle beraber olan vatanperver insanlardan… Irak'ta bulunan güçlerin hak yanında olmasını istiyoruz. Bunun yanında komşu ülkelerden ve özellikle Türkiye'den -ki o da bizim hakkımız- beklentimiz şudur ki, bu bölgeden gözlerini ayırmasınlar. Burada bizlere karşı yapılanları bilsinler ve bu haksızlıkların kaldırılması için bizlere yardımcı olsunlar. PKK'ya gelince; Türkiye büyük bir devlettir ve bu problemin üstesinden en yakın zamanda da gelecektir.

(Röportaj: İnci Muratlı)

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...

Error: No articles to display