11 Mart 2025
21YYTE.ORG Belarus RUSYA-BELARUS: (KAVGALI) AĞABEY-KARDEŞ İLİŞKİSİ

RUSYA-BELARUS: (KAVGALI) AĞABEY-KARDEŞ İLİŞKİSİ

Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra Rusya ve Belarus arasındaki yakınlaşmalar iki ülkeyi 26 Ocak 2000’den itibaren “İttifak Devleti” adı altında bir araya getirdi.

5 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra Rusya ve Belarus arasındaki yakınlaşmalar iki ülkeyi 26 Ocak 2000’den itibaren “İttifak Devleti” adı altında bir araya getirdi.

Fakat Putin-Lukaşenko arasında zaman zaman doruğa yükselmiş tartışmalar "İttifak Devleti"nin adına uygun bir yapı olmadığını ortaya koydu. Sorunlar bugün de devam etmektedir. Rusya yetkilileri Belarus'u rahatlıkla sofraya otururken ortaya yemek koymayan asalak birisi olarak görmekteler. Belarus da Rusya'nın ortak değil de "ağabey" tavrı sergilediğinden rahatsızdır. Son dönemde Kırgizistan'da yaşanan olaylarla ilgili iki ülke yönetiminin farklı tutumları Rusya ve Belarus'u tekrar karşı karşıya getirdi. Bu süreçte Lukaşenko Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütüyle ilgili de sert eleştirilerde bulundu. Bundan önce de Rusya'yı üzen başka bir konu Belarus'un Abhazya ve Osetya'nın bağımsızlığının tanınmaması olmuştur.[1] İki ülke arasındaki sorunlu konulardan biri de enerji güvenliği konusudur. Belarus Rusya'ya olan enerji bağımlılığını azaltmak için değişik yollar aramaktadır. Önceler Belarus'ta yapılacak (2010 ve 2018) nükleer enerji santrallerinin Rusya tarafından inşa edileceği dile getirilirken son dönemde Çin ve Fransa'nın adı da sıkça zikredilmektedir. Enerjiyle bağlantılı diğer önemli sorunlardan birisi de Gümrük Birliği konusudur. Rusya'nın Belarus'a sattığı petrolün gümrük anlaşması dışında tutması Lukaşenko'yu çileden çıkarmıştır. Zira bu uygulamanın Belarus'a maliyeti 2 milyar dolardır.[2] Bu tartışmalar sürerken Belarus Venezüella'yla anlaşma yaparak enerji güvenliğini bu ülkeden yapılacak petrol ithalatıyla çözmek istemektedir.[3]

İki ülke arasında son günlerde meydana çıkan önemli tartışma konularından biri de Rusya'nın Belarus'daki askeri üsleridir. Rusya ve Ukrayna arasında Karadeniz Filosunun kalış süresinin uzatılmasına ilişkin anlaşma imzalandırdıktan sonra Belarus'daki askeri üsler konusu da gündeme gelmiştir. Zira Ukrayna söz konusu anlaşma karşılığında ucuz doğalgaz alarak on sende 4o milyar dolarlık tasarruf sağlayacaktır. Bunu gören Lukaşenko "ben de isterim" havasına girerek üslerin kira parasını gündeme getirmiştir. Hazırda Belarus'ta iki Rus askeri üssü bulunmaktadır. Bunlardan birincisi Vileyka 43. İletişim Kavşağı, ikincisi ise Gantseviçi (Baranoviçi)Münferit Radyoteknik Kavşakı'dır.Rusya Askeri Donanmasının bölgesel iletişim merkezi "Vileyka" (veya "Antey" radyo istasyonu) Minsk ili Vileyka ilçe merkezinden 10 km mesafede yerleşmiştir. Rusya Askeri Deniz Kuvvetleri İletişim Merkezinden gelen kodlaştırılmış sinyaller "Antey" aracılığıyla yeniden, neredeyse tüm okyanuslarda bulunan denizaltılara iletilir (geri iletişim dahil). Emirler "nükleer çantadan" da verilebilir. Alan arazisi 650 hektardır. Üste 350 subay ve astsubay görev yapmaktadır.[4] İkinci üs ise Gantseviçi (Baranoviçi) Münferit Radyoteknik Kavşağıdır. "Volga" tipli "Baranoviçi kavşağı" erken uyarı sistemi Baranoviç şehrinden 48 km mesafede yerleşmektedir. Baranoviçi üssü Rusya ve Belarus arasında 1995 yılında imzalanmış anlaşma gereği 25 yıllık bir süreyle kiralanmıştır. Fakat Rusya her hangi bir ödeme yapmamaktadır.[5] Lukaşenko üslerle ilgili hatırlatmada bulunarak Rusya'nın bugüne dek Belarus'a tek kuruş bile ödemediğini, Belarus ordunsun İttifak Devletinin batı sınırının korunmasında önemli rol üstlendiğini de ifade etmiştir.[6]

Lukaşenko'nun son günlerde üzerinde durduğu konulardan biri de Belarus'daki zenginleştirilmiş uranyum meselesidir. Lukaşenko bu ürünün Belarus'ta bulundurulacağını, bilimsel araştırmalar için kullanılacağını, bunun MAGATE'nin denetimi altında bulunduğunu, uranyum konusunda Rusya ve ABD'nin Belarusu köşeye sıkıştırdığını ifade etmiştir.

Belarus-Rusya arasındaki sorunların yakın dönemde çözüleceği ihtimal edilmemektedir gözükmemektedir. Bilakis yakın tarihte Gümrük Birliği ile ilgili sorunlar daha da artabilir. Bazı yorumcular son dönemde Rusya'nın Belarus üzerinde yoğun ekonomik ve siyasi baskısının söz konusu olduğunu söylemektedir. İki ülke liderlerinin kişisel duruş ve davranışları da iki ülke arasındaki sorunların armasına neden olmaktadır. Lukaşenko ve Putin'in birbirlerinden nefret duydukları bilinen bir gerçekliktir. Rusya ve Batı arasında "debge oyunu" kurmak isteyen Lukaşenko Batıda en fazla eleştirilen liderlerdendir. Buna rağmen Lukaşenko'nun iktidardan gitmesini Batı kendi açısından sakıncalı bulmaktadır. Lukaşenko'nun gitmesi sonuç olarak Batı yanlısı, liberal çizgili muhalefetin iktidara gelmesi sonucunu doğurmayabilir. Yeni iktidar daha fazla Rusya yanlısı bir kişi veya grup da olabilir. Belarus toplumunun yapısı da böyle bir senaryonun gerçekleşmesine müsaittir. Lukaşenko'nun kullanmak istediği başka bir taktik de Medvedev-Putin "rekabeti"ni kendi lehine dönüştürmektir: Yani Medvedev'i muhatap alarak birçok konuda anlaşmak ve dolayısıyla Putin'i devre dışı bırakmak. Mart ayında Putin Rusya-Belorus ilişkilerindeki sorunların çözülmesi amacıyla Minsk'e geldiği sırada Lukaşenko aniden Venezuela'ya seyahat etmiştir. Putin ise bunu bir provokasyon olarak algılamıştır.[7] Bazı siyasi yorumcular Yanukoviç'in de aynı taktiği, yani "cumhurbaşkanları düzeyinde işbirliği" taktiğini kullanarak Putin'i devre dışı bırakma isteğinde olduğunu yazmaktalar. Rusya'nın siyasal yönetim yapısı buna müsait değildir. Çünkü ülkeler arasındaki ikili ilişkilerde birçok konunun, özellikle enerji konusunun doğrudan muhatabı Putin'dir. Bazı yorumcular, Yanukoviç ve Lukaşenko'nun bunu idrak ettiklerini ve Putine'e karşı tabiri caizse bir nevi "başkanlar ligi"ni oluşturmağa çalıştıklarını, Medvedev'i de bu lige katmak istediklerini söylemekteler. Bu lig başarılı bir duruş sergilerse Yanukoviç ve Lukaşenko için enerji güvenliği sorununu çözmek, Medvedev'in de Putin'e karşı elini kuvvetlendirmek ihtimali büyüktür.[8] Fakat ilerideki ılımlı Medvedev'in koltuğuna sert Putin'in oturma ihtimali daha fazladır. Lukaşenko da 2010 yılında yeniden cumhurbaşkanı koltuğuna oturacak. Demek ilerideki Putin-Lukaşenko iktidarları döneminde Rusya-Belarus ilişkilerindeki sorunlar davam edecektir. "İki koçun başı bir kazana sığmaz" misali Lukaşenko-Putin'in kafalarının ittifak kazanına sığması pek zor gözükmektedir.

 

 

 


[1] Нефть, грубость и непродуманность. Как обычно!

("Russia Profile",Россия). 18.03.2000.

[2] Виталий Портников, Президентская лига, ("Glavred",Украина)

http://inosmi.ru/belorussia/20100423/159507773.html

[3] Лукашенко нашел альтернативный источник энергии за океаном

("Наша Нiва",Белоруссия)

http://inosmi.ru/belorussia/20100316/158641862.html

[4] Военные базы РФ за границей. Справки, http://www.rian.ru/spravka/20100215/209344182.html

[5] Военные базы РФ за границей. Справки, http://www.rian.ru/spravka/20100215/209344182.html

[6] Александр Корчницкий, Лукашенко напомнил России о базах, http://www.utro.ru/articles/2010/04/26/890621.shtml

[7] Нефть, грубость и непродуманность. Как обычно!

("Russia Profile",Россия). 18.03.2000.

[8] Виталий Портников, Президентская лига,("Glavred",Украина), http://inosmi.ru/belorussia/20100423/159507773.html

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *