
Bir gün önce AA'nın yaptığı bir haber, kapsamı ve İncirlik Mutabakatının Türkiye açısından yaratacağı sakıncaları göstermesi bağlamında çok önemli olmasına rağmen nedense gündemde hak ettiği yeri bulamadı ve tartışılamadı. "DAEŞ'le mücadelede ABD'nin Türkiye'den talebi" başlıklı haberin girişi şöyle: ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü Brindle, ABD'nin DAEŞ'le mücadele kapsamında Türkiye’den Suriye’de bağımsız hava saldırıları yürütmemesini talep ettiğini, Türkiye'nin de bunu kabul ettiğini belirtti. Haberin devamında detayı ise şöyle açıklanmış: Türkiye’nin DAEŞ ile mücadele kapsamındaki hava operasyonlarına katılacağı zamana yönelik de Brindle, “Türkiye’nin, koalisyonun DAEŞ’e karşı hava operasyonlarına katılım yönündeki kararlı taahhüdü devam ediyor. ABD ve Türkiye, Türkiye’nin koalisyonun hava operasyonlarına tam anlamıyla dahil olması noktasında detaylara son şeklini vermeye çalışıyor. Bu detaylar netleştirilinceye kadar da ABD, trafiği yoğun olan hava sahasında koalisyon güçlerine güvenli hava saldırılarını sağlaması için Türkiye’den Suriye’de bağımsız hava saldırıları yürütmemelerini talep etti. Türkiye de bunu kabul etti” ifadelerini kullandı. Aslında bu haber yaklaşık 5 gün önce (7 Ağustos) Milliyet'te Serpil Çevikcan'ın yayımladığı röportajda da yer almıştı. Röportajda nedense adını açıklamadığı ama Amerikalı olduğu gün gibi ortada olan Batılı bir diplomat aynen şunu söylüyordu: Suriye’de operasyon yapılan bölge dar bir koridor. Suriye ve Irak üzerinde uçacak herkesin, yüksek hızlı hava araçlarının hareket ettiği, sınırlı bir hava sahasında bunu güvenli bir şekilde nasıl yapacağı bu görüşmelerde ele alınmaktadır. Bu nedenle Türkiye’den bağımsız, müstakil hava operasyonları yapmamasını biz istedik. Yakın gelecekte TSK’nın IŞİD’e karşı geniş operasyonlarda bulunmasını bekliyoruz. ***TÜRKİYE KONTROLÜ VE İNİSİYATİFİ KAYBETTİ***İncirlik Üssünün açılmasının gündem geldiği günlerde özellikle hükümete yakın medya tarafından pompalanan haberlerde İncirlik'ten yapılacak operasyonlarda Türk subaylarının da komuta kontrol merkezinde görev alacağı, operasyonlara ve hedeflere ilişkin son kararın Türkiye'nin olacağı yazılıyordu. Gelin görün ki yazılı ve imzalı olmayan bir mutabakatla ABD'nin IŞİD operasyonlarına açılan İncirlik'ten kalkan silahlı Amerikan insansız uçakları geçen hafta kaşla göz arası ilk saldırıyı yaptı bile. Bugün de, daha iki gün önce İncirlik'e inen Amerikan F-16'ları ilk hava saldırılarını gerçekleştirdi. Türkiye IŞİD'e karşı Suriye'de operasyon yapılsın diye üssünü açıyor, ABD de vakit geçirmeden ve Türkiye'ye bildirim yapmadan IŞİD'e karşı İncirlik kalkışlı operasyonları başlatıyor. Aynı ABD ise biz gerekli koordinasyonları yapıncaya kadar Türkiye tek başına yani bizden habersiz ve tek taraflı olarak Suriye'de hava operasyonu yapmasın talebinde bulunuyor, Türkiye de bunu kabul ediyor. Pentagon sözcüsüne göre hava trafiği çok yoğunmuş, detayları görüşüyorlarmış, Batılı diplomata göre ise Suriye hava sahası çok darmış (yerim dar diyor!) güvenlik açısından şu aşamada Türkiye'nin operasyon yapmamasını istemişler. Öncelikle şunu söyleyelim ki bu ne yaman çelişkidir ki hem Türkiye'yi PKK'yı vuruyorsun IŞİD'e vuruyorsun diye suçlayacaksın hem de perde gerisinde Türkiye şu aşamada Suriye'de hava operasyonu yapmasın diyeceksin. Haydi bunu geçtik, bu gerekçeler dünyanın sayılı Hava Kuvvetlerinden biri olan Türk Hava Kuvvetlerinin ve pilotlarının tecrübelerini ve yeteneklerini hiçe saymak anlamında tam bir rezalettir. ABD Körfez'deki Arap ülkeleriyle anında IŞİD'e karşı müşterek operasyon yapabiliyor ama aynı ABD 60 yıldan fazladır NATO ittifakında müttefiki olduğu, birlikte sayısız tatbikat ve gerçek harekat yaptığı Türkiye'nin Türk Hava Kuvvetleriyle müşterek operasyon yapamayacak, Türk savaş uçakları ve pilotları uçuş güvenliğini tehlikeye atacak. Buna kargalar bile güler. Eğer hakikaten bu gerekçelerle Türkiye'den operasyon yapmamasını istediler bunu da Türk yetkililer kabul ettiyse bu da ayrıca üzücü bir durumdur. Ayrıca bu durum Türkiye'nin egemenlik haklarının kullanılmasının yabancıların inisiyatifine bırakılmasıdır ki kabul edilmesi mümkün değildir. Son söz, İncirlik bağlamında her yeni gün ortaya çıkan haberler Türkiye'nin İncirlik Mutabakatı bağlamında kontrolü ve inisiyatifi kaçırdığını ve telafisi mümkün olmayan olumsuzluklara götüren bir rotaya yöneldiğini gösteriyor. (NOT: ABD'nin neden böyle bir talepte bulunduğu dahil ABD'nin İncirlik ısrarının perde arkasını kısa bir süre yayımlanacak ayrı bir yazımızda detaylıca ele alacağız.)
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *