
Türkiye-Ermenistan sınırının açılması konusu yine gündemde. Bu kez konuyu gündeme taşıyan Türkiye’nin eski Bakü Büyükelçisi Ünal Çeviköz oldu. Ermenistan sınırının açılmasının önemli olduğuna vurgu yapan Çeviköz, Ankara’nın Azerbaycan ve Ermenistan ile eşit mesafede durması gerektiğini söyledi.
Çeviköz, konuyla ilgili olarak “Türkiye’nin sınırları kapalı tutmasının, Karabağ konusunda Ermenistan’a yönelik bir baskı aracı olduğu iddia ediliyor. Fakat 20 yıldır Ermenistan’ın Azerbaycan ile anlaşması sağlanamamışsa bu nasıl bir baskıdır? Açık sınırlar, Ermenistan için daha büyük bir baskı aracı olabilir. Türkiye, sınırlarını aşama aşama açarak komşularını yeni müzakerelere heveslendirebilir. Daha sonra Karabağ sürecinde sağlanan gelişmeyi değerlendirerek sınır konusunu daha fonksiyonel bir araç hâline getirir.” şeklinde konuştu.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sınırların ancak Dağlık Karabağ ihtilafının çözümünden sonra açılacağını defalarca söyledi. Fakat buna rağmen Türkiye’de Azerbaycan’ın çıkarlarını desteklemeyen Çeviköz gibi bazı çevreler Bakü’nün hoşuna gitmeyen açıklamalar yapmaya devam ediyor.
Eski Büyükelçi’nin açıklamalarını yorumlayan eski devlet müşaviri, siyaset bilimci Gabil Hüseyinli, Çeviköz’ü eleştirerek söz konusu provokatif nitelikli açıklamanın, haklarımız arasında uçuruma yol açabileceğini kaydetti ve sözlerine şöyle devam etti: “Bu nedenle Türk yetkililer bu açıklamanın, iktidarın tutumuyla örtüşmediğini dile getirmeli. Burada söz konusu olan başka bir ülke olsaydı o zaman farklı değerlendirmeler yapılabilirdi. Azerbaycan, Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı ile TANAP projesini Türkiye’den geçiriyor ki o da ekonomik projelerden yararlansın. Azerbaycan’ın Türkiye’nin ekonomisinin gelişmesi için yaptıklarının haddi hesabı yok. Buna karşın eski diplomatın, özellikle Azerbaycan’da Büyükelçi olmuş birinin bu şekilde açıklamalar yapması, çok ilginç olmakla birlikte ‘bir millet iki devlet’ prensibine de ters düşüyor. Böyle bir yaklaşım halklarımız arasında soğukluğa neden olabilir. Eski Büyükelçi, bölgedeki duruma iyi hâkim olan biri olarak konuyu farklı yönden değerlendirmeliydi. Maalesef kendisi Ermenilerin Azerbaycan’a yönelik işgalini doğru değerlendirememiş.”
Hüseyinli ayrıca sınırların açılmasının formalite nitelikli olduğunu, zaten Türkiye’den İran ve Gürcistan üzerinden Ermenistan’a gıda ve diğer ürünlerin taşındığını kaydederek “Hatta bazen Türk gazetecileri Erivan’a göndererek onların aracılığıyla saçma sapan makaleler yazdırıyorlar. Eğer AK Parti hükûmeti sınırları açmak istiyorsa buyursun açsın. Fakat emin olun, bundan sadece biz zarar görmeyeceğiz. Türkiye de bundan bir darbe alacak. Aynı zamanda Azerbaycan-Türkiye ilişkileri de büyük zarar görecek. Mecbur kaldığımız takdirde, Türkiye’ye sağladığımız ayrıcalıkları gözden geçirebiliriz. Yani bugüne kadar 80 dolara sattığımız doğal gazı bundan sonra 180 dolara satarız.
Türkiye, Ermenistan sınırını açarak düşman ülkeye hiçbir baskı yapamaz. Tam tersine, Ermeniler, Van’daki Akdamar ve kendilerinin olarak gördükleri Anadolu şehirlerine sık sık gidip gelerek Türk topraklarına karşı toprak iddialarında bulunacaklar. Yani sınırlar açıldıktan sonra Ermenilerin Türkiye’ye karşı toprak iddiaları daha da artacak. Herhâlde Türkiye Devleti bunu istemez diye düşünüyorum. Bu nedenle Ermenistan sınırını kapalı tutmalı.” dedi.(Kaynak:İsmail Gocayev, Şark, Azerbaycan,19 Kasım 2014)
NOT: Öteden beri kimi bürokratların Türkiye karşısında Azerbaycan ile Ermenistan'ı bir tutma çabaları dikkat çekiyor. Salt devlet olmak açısından elbette iki ayrı devlet. Ancak Azerilerin Türk olarak bizim hem din hem kan kardeşlerimiz olduğu gerçeği görmezden gelinemez. Ne olursa olsun Azeriler bize diğer ülke halklarına kıyasla iki adım daha yakındırlar.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *