11 Mart 2025
21YYTE.ORG Fikir Tankı IŞİD ve PKK Kıskacında Türkiye

IŞİD ve PKK Kıskacında Türkiye

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Türkiye-Suriye sınırında, Şanlıurfa/Suruç Bölgesi’ne, IŞİD’in Kobani saldırısından dolayı gelen Suriyelilerin sayısı sürekli artış halinde. Sınır güvenliğimiz ciddi anlamda IŞİD ve PKK bağlamında büyük tehdit altında. AKP Hükümeti, insani boyut çerçevesinde yeterli imkan-kabiliyet olmaksızın, birçok kişiyi topraklarımıza kabul ediyor. Gelenler içerisinde farklı terör örgütlerine mensup şahısların Türkiye içerisine girmemiş olması imkânsız bir hal almış durumda. Tüm bunların üzerine, sınır hattında HDP’li milletvekillerinin mantıklara sığmayan davranışları insanı hayrete düşürüyor. Otomatiğe bağlamış bağırmak için bağıran, gerginlik peşindeki Gültan Kışanak’ın yanına bir de taş atan Aysel Tuğluk eklendi. IŞİD sınıra dayandığında aynı taşı onlara da atar mı acaba? Onu orada yine Mehmetçik koruyacaktır. Ancak bu kişiler Mehmetçik onu korurken arkasından Mehmetçiğe saldırmaktan yine kendilerini alı koyamayacaklardır. Bunun en somut örneklerini PKK’nın açıklamalarından açıkça görmekteyiz. PYD lideri Salih Müslim; “Kobani’yi tehdit eden IŞİD konusunda Ankara’nın sessiz kaldığını, müdahale etmediğini, bari başkalarının yardımlarını engellememelerini, Kobani’nin düşmesinin vebalinin Türkiye’nin üzerinde kalacağını, bunun barış sürecine de olumsuz yansıması olacağını” (Milliyet Gazetesi) ifade etmiştir. Öncelikli olarak Türkiye her durumda PKK ve tabanı tarafından suçlu bulunmaktadır. Hükümleri nettir, başlarına ne gelirse sorumlusu Türkiye’dir. Sınırdan bu kadar insanı kabul ederken -daha öncesinde de Halepçe katliamı esnasında- Türkiye’ye kabul edilen Kürtlerin, PKK tarafından nasıl Türkiye’ye karşı hale getirilmeye çalışıldığı bilinmekte. Aynı işlem yeni göçmenlere de uygulanacaktır. Sınır güveliğinden, Devlet’in temel görevlerinden bir haber bu cahil güruh, sınırın açılmasını istedikleri için şiddet kullanıyorlar. Eforlarını gelenlere yardım etmek için kullanmak yerine Mehmetçiğe taş atmak daha çok işlerine geliyor. Sınır açılsa ne olacak, iki kontrolsüz güç (IŞİD-PKK) sınırlarımızda çatışacak. Bir de sınırlarımız içerisinde olup da taş atan kitlenin durumu düşünüldüğünde o halleriyle ne yapacakları zaten belli; kaçarak askerimizin korunmasına sığınacaklar. Ayrıca PKK ve uzantıları; “Vebal, sınır açılmadı diye Türkiye’nin üzerine kalacak, bu da barış sürecini olumsuz etkileyecek” diyerek ellerindeki her türlü kullanılabilecek unsuru Türkiye’ye karşı kullanma çabasındalar. Suriye’ye, Irak ve İran’daki PKK gruplarını yönlendirsinler, istedikleri zaman çok kısa sürede silahlı mensuplarını farklı bölgelere konuşlandırabiliyorlar. Sınırda taş atan grubun emin olun IŞİD’e karşı savaşma kabiliyeti bulunmamaktadır ve IŞİD karşısında hayatta kalma şansları yok denecek kadar azdır. Ancak mağlubiyetlerini Türkiye’nin üzerine yıkmak daha kolaylarına geliyor. Bu bağlamda Abdullah Öcalan’ın; “Sadece Rojova’da değil, her yerde yüksek yoğunluklu savaşa hazır olun” (Özgür Gündem) açıklamasıyla Murat Karayılan’ın; “IŞİD saldırılarından AKP sorumludur. Süreç (çözüm süreci) aslında bitmiştir. Son sözü Apo söyleyecektir.” (Aydınlık Gazetesi) yönündeki beyanatı da PKK’nın çözüm arayışında olmadığını, çatışmadan beslendiğini ve hâlihazırda çatışmayı körüklediğini ve ilerleyen süreçte de körüklemeye devam edeceğini açıkça göstermektedir.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *