
Londra merkezli Kürt Araştırmalar Merkezi (Centre for Kurdish Progress) PYD lideri Salih Müslim’in ana konuşmacı olarak katıldığı bir panel düzenledi. 25 Mart akşamı gerçekleşen ‘Suriyeli Kürtler: İnkardan Öz Yönetime’ konulu toplantının ev sahipliğini İşçi Partili Milletvekili John Woodcock yaptı.Salih Müslim’in yanı sıra Britanya Savunma düşünce kuruluşlarından olan Royal United Services Institute’den (RUSİ) Araştırma Görevlisi Michael Stephens, London School of Economics’ten (LSE) akademisyen Dr. David Graeber, Suriye Rojava bölgesinde gözlemlerde bulunmuş olan Dr. Johanna Rıha ve Columbia Üniversitesi İnsan Hakları Enstitüsü Direktörü Dr. David L. Philips panelde bulundular. İlk sözü alan Salih Müslim uzunca süredir Esad rejimine karşı mücadele verirken 2011 yılından beri Orta Doğu’daki ayaklanmalarla başlayan dönemde Suriyeli Kürtler için özgürlük ve demokrasi adına fırsat oluştuğunu söyledi. Bu fırsatı “kendi insanlarımızı örgütleyerek başarabileceğimizi ve rejimin kolayca gitmeyeceğini” bilerek değerlendirdik diyen Müslim, “önce Kobane için savaştık sonra da Kürtler, Araplar ve Müslüman Hristiyan gibi her grubun temsilcisinin de katıldığı bir komite kurduk” dedi. Müslim IŞİD gibi grupların amacının Kürtleri yok etmek ve demokrasiyi bölgeden çıkarmak olduğunu belirtti. Müslim, ulus-devlet sisteminin hem bölgede hem Avrupa’da artık geçerliliğini yitirdiğini demokratik toplum sistemininse Rojava’da işleyen örnek bir düzen olduğunu savundu. İkinci sözü alan Michael Stephens Batı genelinde öz eleştiri yaparak ulus devlet sistemine çok alışkın oldukları için Amerika ve Avrupa’nın ne yazık ki Rojava’daki demokratik özerk sistemi anlayamadıklarını söyledi ve PYD’ye daha çok kulak verilmesi gerektiğini belirtti. Daha sonra söz alan Dr. David Graeber ve Dr. Johanna Rıha ise Batı ülkelerinden çok daha kadın-erkek eşitliğinin gözetildiği, toplumu ilgilendiren her konuda komiteler oluşturulup ortak kararlar verildiği, adaletin ve yönetimin halkın elinde olduğu bir sistem olduğunu söyleyip çözümün ulus devlet sistemiyle değil kökten gelen hareketlerle ortaya çıkaracağını belirttiler.Son sözü alan Dr. David L. Philips ise 25 yıldır Kürtler üzerine çalıştığını söyleyerek ”İlk kez IŞİD sayesinde Kürdistan’ın dört parçası bir araya gelebildi” dedi. Dr. Philips ABD yönetiminin PYD ile görüşmemesinin ve ittifak kurmamasının sebebinin Türkiye yönetimi olduğunu söyledi. Philips, “Türkiye hükümeti PYD’nin PKK ile aynı olması gibi yalanlarla Türkiye lobisi Washington’da etkili oldu” dedi. Kendi araştırmalarına göre Türkiye’nin IŞİD’i maddi ve manevi desteklediğini kanıtladıklarını iddia eden Philips Türkiye’deki otoriter rejime dikkat çekti. Philips Kürt meselesi konusunda Türkiye’ye dikkatle bakılması ve Türkiye’nin geçmişte ne olduğu ya da gelecekte ne olması umudu yerine şimdiki gerçekleriyle bakmak gerektiğini söyledi. (Kaynak: http://www.dha.com.tr/pyd-lideri-salih-muslim-britanya-parlamentosunda-konustu_895791.html )************YORUM************Bu haber Batı ülkelerindeki Kürt daha doğrusu PKK/PYD hayranlığının artık en süt seviyeye çıktığını gösteriyor. Tabi BAŞTA MÜSLİM OLMAK ÜZERE DİĞER KONUŞMACILARIN VURGULADIĞI KONU İSE ULUS DEVLETİN ÖMRÜNÜ TAMAMLADIĞI İDDİASI. Sanki Kürtlerin yaşadığı bölgede Türkiye'den başka ulus devlet varmış gibi konuşuyorlar ama bütün hedefin Türkiye olduğu ortaya çıkıyor. Bundan da önemlisi bu konuşmalardaki vurgunun teröristbaşının Nevruz mektubundaki ifadeleriyle (Türkiye'de Cumhuriyet'in ve ulus devlet kimliğinin geçmişinin çatışmalarla dolu olduğu ve yıkılarak yeni bir sistemin -sözde hayali demokratik yönetimin kurulması) birebir örtüşmesi de anlamlı ve manidar. Sanki İmralı'dai terösitbaşı, Suriye'deki PKK temsilcisi S.Müslim, TÜRKİYE'DEKİ PKK AÇILIMININ MİMARI DAVİD L. PHİLİPS ve diğer Amerikalı, İngiliz konuşmacılar tek bir merkezden talimat almış gibi aynı şeyi konuşmaları Türkiye'deki karar vericilerin ve çözüm sürecini savunanların dikkatine sunulur. Tabi bu konuşmalarda en büyük deşifreyi yine David Philips yapıyor ve IŞİD'in nasıl batının bir manivelası olduğunu adeta itiraf ediyor. IŞİD İLE ORTADOĞU YENİDEN DİZAYN EDİLİRKEN EN BÜYÜK PAYI KÜRTLER ALIYOR VE DÖRT PARÇADAKİ KÜRTLER ÖZELLİKLE PKK'NIN DA DEVREYE SOKULMASIYLA BİR ARAYA GETİRİLİYOR YANİ BÜYÜK KÜRDİSTAN KURULUYOR. ÇÖZÜM SÜRECİNİN ARTIK BİR KUMPASA DÖNÜŞTÜĞÜNÜ HALA ANLAMAYANLARA ARTIK ANLAMALARI ÜMİDİYLE İTHAF OLUNUR.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *