13 Mart 2025
21YYTE.ORG Fikir Tankı NATO, PKK TÖ saldırılarını açıkça kınayamadı ve Türkiye'nin operasyonlarına destek vermedi! Peki neden?

NATO, PKK TÖ saldırılarını açıkça kınayamadı ve Türkiye'nin operasyonlarına destek vermedi! Peki neden?

4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Türkiye ulusal güvenliğine yönelik son PKK ve IŞİD terör saldırıları ve tehditleri üzerine terörizme karşı alınan tedbirler ve yapılan operasyonlar hakkında bilgi vermek ve istişarelerde bulunmak üzere Kuzey Atlantik Anlaşması’nın 4.maddesi kapsamında NATO’yu toplantıya çağırmış, toplantı 28 Temmuz 2015 tarihinde Belçika’nın başkenti Brüksel’de gerçekleştirilmişti. Görüşmenin ardından basın toplantısı düzenleyen ve terör saldırılarını kınayan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “Türkiye ile teröre karşı ortak mücadele etmeye hazırız” dedi. Stoltenberg, toplantıda tam mutabakat sağlandığını belirterek, “Tüm müttefikler, Türkiye’ye güçlü desteklerini iletti. Hepimiz birlik halinde dayanışma gösteriyoruz. Tüm müttefikler her biçimde ortaya çıkan terörü kınadı. Türkiye, NATO’dan daha fazla askeri destek istemedi. Türkiye şu anda bizim müttefikimiz ve kendisine ait orduya sahip. İttifak içindeki ikinci büyük orduya sahip. Hepimiz, terörü kınama konusunda Türkiye ile bir arada duruyoruz” dedi. Bu açıklamalar Türk medyasında NATO'dan Türkiye'ye tam destek başlıklarıyla verildi. *****NATO AÇIKLAMASINDA PKK YOK!****Evet, NATO örgütünün en başındaki kişi bu açıklamaları yaptı, isim vermeden terör kınadı ve konuşmasının devamında IŞİD'le mücadele konusunda yapılanları ayrıntılı olarak anlattı. Bu toplantıdan sonra NATO'nun kurumsal görüşünü yansıtan bir açıklama da yapıldı. İşte o açıklama NATO'nun özellikle PKK terör örgütüne bakışını yansıtması açısından ilginç. Genel Sekreterin açıklamalarında yer almayan PKK terör örgütünün adı NATO açıklamasında da yer almıyordu. Terörle mücadeleye ilişkin genel ifadeler ve birlikte hareket edildiğine ve edileceğine yönelik ifadelerin yer aldığı açıklamada toplantının gerekçesi olan ve Türkiye'nin bilgi verdiği terör saldırıları ve operasyonlara ilişkin olarak ise "Türkiye’ye yönelik terör saldırılarını güçlü şekilde kınıyor ve Suruç saldırısının ve polis ile askeri yetkililere yönelik diğer saldırıların kurbanlarının ailelerine ve Türk hükümetine taziyelerimizi iletiyoruz." ifadesi yer aldı. Görünen o ki NATO Türkiye'nin beklentileri büyük ölçüde karşılıksız bıraktı ve Türkiye'nin terörle mücadele faaliyetlerini terörle küresel mücadele kapsamına aldı ve spesifik olarak PKK saldırılarını hedef alacak ifadelere yer vermedi. IŞİD'in yaptığı Suruç saldırısı ismen bahsedilip IŞİD dolaylı da olsa metne dahil edilmişken PKK'nın yaptığı saldırılar "diğer saldırılar" kelimesiyle geçiştirildi ve PKK'yı dolaylı da olsa ima edecek hiçbir ifade yer almadı. ***TÜRKİYE'NİN PKK OPERASYONLARINA DESTEK YOK!***Söz konusu toplantıyla ilgili olarak WSJ gazetesi kulis bilgilerini de içeren bir haber yaptı. Haberde NATO'nun Türkiye'nin PKK'ya yönelik operasyonları bağlamında çekimser kaldığı hatta NATO üyelerinin bireysel olarak Türkiye'yi PKK'ya karşı operasyonları bağlamında farklı görüşlerin ortaya çıktığı belirtildi. Bir çok NATO üyesi kulislerde Türkiye'nin PKK saldırılarına karşılık vermesindeki haklılığını teyit etti ancak bir an önce barış sürecine geri dönülmesini istediler. Toplantı sonrasındaki NATO açıklamasında ise Türkiye'nin PKK'ya karşı operasyonlarına yönelik haklılığını ya da Türkiye'nin kararına destek verildiğini içeren bir ifadenin yer almaması da Türkiye'nin NATO toplantısından beklentilerinin büyük bölümünün boş çıktığı şeklinde yorumlanıyor. ***PEKİ NEDEN TÜRKİYE PKK KONUSUNDA BEKLEDİĞİ DESTEĞİ ALAMADI?***Gerek NATO toplantısından sonra yapılan açıklama, gerek NATO toplantısının kulis bilgilerini de içeren haberler ve gerekse de özellikle Amerikalı yetkililerin, sözcülerin değişik ortamda açıkladıkları görüşler ABD ve diğer NATO üyelerinin, Türkiye'nin PKK terör örgütüyle bir müzakere masasına oturmasını (çözüm süreci) PKK'nın terör örgütü kimliğinden uzaklaştığı ve sorunun terör değil siyasi olduğu şeklinde algıladıklarını (zaten görmek istedikleri de buydu), dolayısıyla PKK'nın özellikle Suruç saldırısı sonrası artan terör saldırılarının sanki ani bir kızgınlıkla yapıldığı Türkiye'nin de bu saldırılara misilleme yaptığı şeklinde değerlendirdikleri görülmektedir. Sanki ortada 30 yıldır süren terör saldırıları ve hayatını kaybetmiş 40.000 insan yokmuş, PKK bir terör örgütü değilmiş gibi PKK ve Türkiye siyasi bir sorun için anlaşmazlığa düşmüş ayrı ve eşit taraflar görülerek her ikisine birden karşılıklı saldırıları durdurun uyarısı yapılıyor. Böylece PKK'nın terör saldırılarının haklı gerekçelere dayandığı gibi bir yaklaşım benimsenmiş oluyor. PKK lehine ancak Türkiye aleyhine oluşan bir algının ana sebebi ise içeriği boş ancak nihai hedefi Türkiye'nin bölünerek bağımsız Kürdistan'ın, dolayısıya Türkiyenin bölünmesinin önünü açacak bir PKK (Öcalan) kurgusu olan "çözüm süreci"dir. AKP iktidarı son günlerde çözüm sürecinin bittiğini açıklayan ifadeleriyle aslında bir anlamda bu tespiti de teyit etmiş oluyorlar.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *