
Suudi Arabistan, İran ile birlikte önemli bir askeri ve ekonomik güç olarak bölgedeki yerini korumaya devam ederken, Yemen olaylarının gelişiminin etkisinde yeni bir dış politika arayışına girmiştir. Bu arayış dahilinde nükleer silah sahibi olan Pakistan'a gözler çevrilmiş durumda. Suudiler'in liderliğinde başlatılan hava saldırıları çerçevesinde Pakistan'da daha faal askeri katılım beklenirken; Suudi-Paki ilişkileri de tekrar gözler önüne serildi. Pakistan'daki askeri darbe sırasında şu andaki başbakan Navaz Şerif'in Suudi Arabistan'a sığınması iki ülke ilişkilerinin içeriği hakkında bir ipucu verir durumda. Ancak, Hindistan ile girdiği nükleer silah yarışında Pakistan sahada kalmasını Suudi yatırımlarına da borçlu.(http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2013/11/131107_pakistan_suudi_nukleer) Durum böyle olunca Suudi Arabistan'a halihazırdaki yöneticisinin geçmişte korunmasının da ötesinde bir derin ilişki ile bağlı olduğunu söylemek mümkün. Ancak Pakistan, Suudi Arabistan'ın en önemli müttefiki ABD ile Afganistan'dan çekilme sürecinde yaşadığı sorunları da tam olarak aşabilmiş değil. Dolayısıyla Suudi Arabistan'ın İran karşısında yeniden kurgulamaya çalıştığı Orta Doğu oyununda Pakistan her ne kadar çok önemli bir yere sahip olsa da ABD'nin bakışı ve değerlendirmesi Suudi-Pakistan ilişkilerini etkileyecek düzeydedir.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *