Türkiye Yeni Gümrük Birliği Yakınlaşıyor.

--Brüksel ile Ankara 20 Yıllık Gümrük Birliğinin Reformu Konusunda Prensipte Anlaştı. Türkiye, Bugüne Kadar Avrupa Birliği’nin (AB) Serbest Ticaret Anlaşmalarının Dışında Tutuldu ve Bu Yüzden Gözünü ABD Pazarına Dikti-- Şu anda devam eden seçim kampanyasında Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun muhafazakâr-İslami hükûmeti ilk büyük diplomatik zaferini daha şimdiden elde etti. Bazı seçim mitinglerinde, Türkiye’nin, AB ile Gümrük Birliğinde tam anlamıyla söz hakkına sahip olma talebini kabul ettirdiği belirtildi. Olay henüz tam olarak böyle olmasa da Türk Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin salı günü Brüksel’de imzaladığı niyet beyanı, ülkesine kesinlikle önemli ufuklar açıyor. AB ile en büyük katılım adayı Türkiye, 1990’lı yıllara dayanan Gümrük Birliğinin güncellenmesiyle ilgili olarak müzakerelerin yürütülmesinde prensipte anlaşma sağladı. Söz konusu güncellemelerle, Türkiye adına Gümrük Birliğinin büyük dezavantajlarının ortadan kaldırılması bekleniyor. Türk ekonomisi şimdiye kadar AB Komisyonu tarafından imzalanan serbest ticaret anlaşmalarının tamamının bizzat avantajlardan faydalanmaksızın kabul etmek zorundaydı. Ama Ankara, bilhassa hedeflenen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması’nın (TTIP) dışında tutulması hâlinde kendi ekonomisi için milyarlık kayıplar yaşamaktan ve kalıcı dezavantajlara maruz kalmaktan endişe ediyor. --Fesih Tehdidi-- Ani çıkışlar sergileyen hükûmet içerisinde ihtiyatlı bir kişi olarak tanınan Türk Avrupa Bakanı Volkan Bozkır, geçen yıl, Gümrük Birliği anlaşmasının feshedilebileceği tehdidinde bulunmuştu. Zira Brüksel’in Cezayir, Meksika veya Güney Afrika ile olan serbest ticaret anlaşmaları Türkiye için daha şimdiden tek yönlüdür. Türk ihracatçılar, gümrük ödemeye devam ederken serbest ticaret ortakları ve sektörel güçlü rakipler AB’nin Gümrük Birliğinin tamamında serbest erişim imkânına sahip. Dünya Bankasının 2014’ün ilkbaharında yaptığı bir araştırma, ülkenin 1995’te katıldığı Gümrük Birliğinin Türk ekonomisine sağladığı kazançları ortaya koyuyor. Fakat Dünya Bankası uzmanları, aynı zamanda Türk hükûmetine hak veriyor. Gümrük Birliği kurallarının eskimiş olduğunu, -üstelik Türkiye dikkate alınmadan müzakere edilen- serbest ticaret anlaşmalarının dışında tutulmanın haksız ve zararlarla dolu olduğunu belirtiyor. Türkiye Merkez Bankasının tahminlerine göre Türkiye’nin ekonomik kazancı, TTIP’nin dışında bırakılması hâlinde yılda yaklaşık dört milyar dolar (3,6 milyar avro) düşecek. Ama bir anda ABD’ye gümrüksüz ihracat yapması hâlinde gayrisafi yurt içi hasılası (GSYH) 31 milyar dolar büyüyecektir. Türkiye’nin AB ile yürütmekte olduğu Gümrük Birliği sadece bir dizi sanayi üretimini ve tarım ürününü kapsıyor. Türkiye, Brüksel ile yeni Gümrük Birliği kurallarını yeniden şekillendirdiğinde, Birlik ile serbest ticaret alanında daha geniş kapsamlı bir liste oluşturmayı ve bu listenin bilhassa finansal hizmetleri de içermesini bekliyor. --Alabalık İçin Ceza-- Tartışmalar ise devamlı yaşanıyor. AB, son olarak kültür balıkçılığına devlet tarafından kanuna aykırı teşvikler sağlandığı için Türkiye’den yapılan alabalık ithalatına antidamping vergisi cezası uyguladı. Türkiye ile 28 AB devleti arasındaki ticaret hacmi geçen yıllarda 130 milyar avro civarındaydı. Ekonomi Bakanı Zeybekçi ile Ticaretten Sorumlu AB Komiseri Cecilia Malmström, Gümrük Birliğinin reformuyla ilgili olarak ikili uzmanlar komisyonunun kurulmasına ilişkin tavsiye metnini imzaladı. Ankara, müzakerelerin Ocak 2016’da başlamasını bekliyor. Fakat Brüksel, önce Türkiye’nin serbest ticaret anlaşmalarına otomatik olarak katılmasının hangi sonuçları ortaya çıkaracağını öngören araştırmalar yaptırmalı ve ardından da AB hükûmetlerinin fikrini almalı.(Kaynak:Markus Bernath,Der Standard,Avusturya,13 Mayıs 2015)