12 Mart 2025
21YYTE.ORG Fikir Tankı Yine Maraş'ın İadesi İsteniyor

Yine Maraş'ın İadesi İsteniyor

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Rum lider Nicos Anastasiades,Paralimni’de bir etkinlikteki konuşmasında, Maraş’ın tel örgülerle çevrili bölgesinin geri verilmesinin bir slogan değil öncelik olduğunu belirtti. Anastasiades, bu konunun Kıbrıs sorununun çözümünde Gordion Düğümü’nü kesecek kılıç olabileceğini ifade etti. Anastasiades, Türkiye’nin müdahalesi ve yerleşimciliği sona erdirecek, yabancı askerlerin adadan ayrılmasını sağlayacak, Kıbrıslıların insan haklarını ve temel özgürlüklerini tesis edecek bir çözüm için mücadelenin devam edeceğini belirtti.Anastasiades, iki toplumu yakınlaştıracak ve çözümü kolaylaştıracak güven artırıcı önlemler konusunda ciddi girişimlerde bulunduklarını, Maraş’ın geri verilmesinin böylesi bir önlem olacağını ifade etti. Anastasiades Maraş’nın geri verilmesi ile Türkiye’ye güven inşa edilebileceğini söyledi. Anastasiades, “Maraş slogan değil, önceliktir” dedi. BM, AB, ABD ve konuştuğu tüm aktörlerin bu konuyu anladığını ekledi. Anastasiades yorulmadan Maraş’ın geri verilmesini talep etmeye devam edeceğini belirtti. **** Halbuki çok net bir biçimde Maraş, kalıcı ve işleyebilir bir planın parçasıdır. Maraş, nihai çözümün parçasıdır, kesinlikle ön koşulu değildir. Bugüne dek hiç şekilde bütünlüklü anlaşmanın dışında tutulmasına izin verilmemiştir. Maraş'ın belirli koşullarda anlaşma öncesi iadesi ciddi şekilde bir kez gündeme gelmişti: Bu, Fin Önerisi adıyla anılan ve AB Dönem Başkanlığı'nı Finlandiya'nın yürüttüğü dönemde -2006- getirilen bir öneri paketiydi. (Daha sonra dönemin Dışişleri Bakanı (şimdi Cumhurbaşkanı) Abdullah Gül'ün hazırladığı pakette de Fin önerisine benzemektedir, içeriği faklıdır.) Ancak pakette Maraş'ın iadesi tek başına yer almamıştı. Finlandiya'nın önerisinde, Türkiye'nin limanlarını Rum Yönetimi bandralı gemi ve uçaklara açması karşılığında Gazimağusa Limanı’nın sınırlı bir şekilde AB, kapalı Maraş bölgesinin de BM denetiminde açılması öngörülüyordu. Sanki bir “kazan-kazan” durumu varmış izlenimi yaratılsa da Finlandiya Rum taleplerini bir paket haline getirerek, bir yandan Maraş ve Gazimağusa’nın KKTC egemenliğinden çıkarılmasını bir yandan da Türkiye limanlarının Rum yönetime açılmasını öneriyordu. Gazimağusa Limanı’nın AB eliyle, Maraş’ın da BM eliyle Rum yönetimine teslim edilmesi anlamına gelen önerilerin uzun, orta ve hatta kısa vadede KKTC lehine bir durum yaratmayacağı bilindiğinden bu öneri kabul edilmemişti. Şimdi Maraş'ın iadesinin yeniden gündeme geldiği görülmektedir. ANCAK bu kez MARAŞ'IN İADESİ konusunda Türk tarafının farklı bir noktada bulunduğu kesindir. Birincisi Maraş'ın yüzde 90ının Türk vakıf malı olduğu bilinmektedir, bu konunun tapu kayıtlarında netleştirilmesi için yıllardır çalışmalar yürütülmektedir. Vakıf mallarının kiralanması, satılması, takası mümkün olmadığına göre Maraş'taki herhangi bir toprak parçası üzerinde hak iddia eden ya yalan söylüyordur ya da illegal ve hukuksuz bir şekilde tapu belgesi almıştır. Her halükarda Maraş'ın statüsü nihai çözümün parçasıdır ve müzakerelerin ön koşulu gibi güven yaratıcı önlemlerden biri olarak görülemez.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *