12 Eylül 2025
21YYTE.ORG Milli Güvenlik Ve Dış Politika Araştırmaları Merkezi Kürt-Yahudi Ortak Kongresi: Kapsamlı Analiz ve Türkiye'ye Yönelik Stratejik Çıkarımlar

Kürt-Yahudi Ortak Kongresi: Kapsamlı Analiz ve Türkiye'ye Yönelik Stratejik Çıkarımlar

5 Dakika
OKUNMA SÜRESİ

Dr. Muhammet Kemaloğlu 

Gazi Binbaşı 

8 Eylül 2025 tarihinde, Berlin'de dünyada ilk kez Kürt-Yahudi Kongresi düzenlendi. Bu kongre, Almanya Kürt Toplumu (Kurdische Gemeinde Deutschland) ve Yahudi derneği WerteInitiative tarafından organize edildi.

Berlin'de düzenlenen Kürt-Yahudi Ortak Kongresi, Kürt Topluluğu Almanya ve Değerler Girişimi - Yahudi-Alman Pozisyonları'nın yayımladığı bir bildiriyle sonuçlanmıştır. Bu metin, sadece iki topluluğun bir araya gelmesini değil, aynı zamanda siyasi ve toplumsal alanda ortak bir güç ve nüfuz alanı yaratma amacını taşımaktadır. Bildirinin maddeleri, genel geçer ifadelerin ötesinde, Türkiye'ye yönelik örtülü ve doğrudan tehditler barındırmaktadır.

Bildirinin Maddelerinden Hareketle Yapılan Ayrıntılı Değerlendirme

Antisemitizm ve Kürt Düşmanlığıyla Mücadele: Ortak Düşman Tanımlaması

Metnin bu maddesi, iki topluluğun temel sorunlarını birleştirerek ortak bir zemin oluşturur. Bu strateji, her iki grubun da uluslararası alandaki hassasiyetlerden faydalanmasını sağlar. Antisemitizmle mücadele, Alman ve Batı kamuoyunda hassas bir konu olduğundan, bu konunun Kürt düşmanlığıyla yan yana getirilmesi, Kürtlerin meselelerine Batı nezdinde daha fazla meşruiyet kazandırır. Bu yaklaşım, Kürt meselesini bir insan hakları ve azınlık hakları sorunu olarak sunarken, Türkiye'nin politikalarını "düşmanlık" ve "nefret" kategorisi altında etiketler.

İslamcılık ve Irkçı Milliyetçiliğe Karşı Sert Eylem: Almanya'daki Türk Nüfuzunun Hedef Alınması

Bu madde, bildirinin en stratejik noktalarından biridir. "Türkiye gibi otoriter rejimlerin" Almanya'daki faaliyetlerinin hedef alınması, doğrudan bir hükümetin adının zikredilmesiyle, metnin sadece ideolojik bir duruş değil, aynı zamanda somut siyasi bir eylem çağrısı olduğunu gösterir. "Propaganda ağları, dernekler ve paravan yapılar" ifadesi, Almanya'daki Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB), Türk Federasyon (Avrupa Türk İslam Birliği - ATİB) gibi Türkiye ile yakın bağları olan kuruluşları ve kültürel dernekleri işaret etmektedir. Bu madde, bu kurumların Almanya'daki faaliyet alanlarını daraltmayı, finansmanlarını kesmeyi ve toplumsal nüfuzlarını kırmayı amaçlamaktadır.

Kürtlere Yönelik Yapısal Ayrımcılığın Sona Ermesi: Kimlik Üzerinden Siyasi Baskı

Bu talep, Türkiye'nin egemenlik alanına bir müdahale girişimidir. Kürt kimliğinin, farklı vatandaşlıklara bakılmaksızın tanınması, Türkiye Cumhuriyeti'ne ait Kürt vatandaşlarının Almanya'da kendi kimlikleriyle ayrı bir statü kazanmasını hedeflemektedir. Bu durum, Türkiye'nin, özellikle Avrupa'daki diasporasına yönelik politikasını zayıflatmayı ve uluslararası hukukta Kürt kimliğine ilişkin yeni bir emsal yaratmayı amaçlamaktadır. Bu madde, Kürt meselesini Türkiye'nin bir iç meselesi olmaktan çıkarıp uluslararası bir gündem maddesi haline getirme çabalarının bir parçasıdır.

Azınlık Koruması ve Entegrasyon: Entegrasyonun Şartı Olarak Türkiye Karşıtlığı

Bildiri, entegrasyonun bir şartını, "antisemitik, İslamcı ve milliyetçi ideolojilerden" uzak durmak olarak belirlemektedir. Bu madde, Almanya'ya gelen Türk göçmenler ve Türkiye ile yakın bağları olan bireyler için bir tür "sadakat testi" uygulamayı önermektedir. Bu yaklaşım, dolaylı yoldan, Türkiye'yi ve onun milli değerlerini savunanları entegrasyon sürecinin dışına itme veya bu gruplar üzerinde bir baskı oluşturma amacını taşımaktadır.

Değer Odaklı Dış Politika: Almanya'nın Türkiye İlişkilerini Yeniden Şekillendirme Çabası

Bu madde, Almanya'nın dış politikasını etkilemeye yönelik güçlü bir lobi faaliyeti örneğidir. "Türkiye gibi otoriter rejimlerin şantajına boyun eğmeme" çağrısı, özellikle sığınmacı krizi ve ekonomik ilişkiler gibi konularda Almanya'nın Türkiye'ye karşı daha sert bir duruş sergilemesini talep etmektedir. Aynı zamanda "İsrail ile ilişkilerin korunması" ve "Kürtlerin meşru haklarının ciddiye alınması" talepleri, hem İsrail'in hem de Kürt lobisinin Almanya dış politikasını kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirme çabalarının açık bir ifadesidir.

Bu Durum Karşısında Türkiye'nin İzlemesi Gereken Stratejiler

Bu bildiri, Türkiye'nin Avrupa'daki imajına, nüfuzuna ve ilişkilerine yönelik çok boyutlu bir tehdit oluşturmaktadır. Türkiye'nin bu duruma karşı proaktif ve dengeli bir strateji izlemesi hayati önem taşımaktadır.

Çok Yönlü Diplomatik Karşılık: Türkiye, Almanya nezdinde resmi diplomatik kanalları kullanarak bu bildiriye ilişkin duyduğu rahatsızlığı iletmelidir. Bu tür ittifakların yalnızca iki ülke ilişkilerine zarar vermekle kalmayıp, aynı zamanda Avrupa'da ayrımcılık ve kutuplaşmayı derinleştirebileceği vurgulanmalıdır.

Hukuki ve Yasal Takip: Bildirideki ifadeler ve bu ittifakın gelecekteki faaliyetleri, Alman hukukuna ve uluslararası hukuka göre suç unsuru taşıyıp taşımadığı açısından titizlikle incelenmelidir. Eğer bu gruplar, Türkiye'ye veya Türk topluluklarına yönelik nefret söylemi yayarsa, gerekli hukuki adımlar atılmalıdır.

Kamu Diplomasisi ve İletişim Stratejisi: Türkiye, Alman kamuoyunda, kendi diaspora örgütlerinin, cami ve derneklerinin entegrasyon ve toplumsal uyuma katkılarını daha görünür kılmalıdır. Bu ittifakın, "demokratik değerler" kisvesi altında belirli siyasi gündemleri hedef alan bir lobi faaliyeti olduğu anlatılmalıdır.

İsrail ile İlişkilerde Dengeli Politika: Bildirideki İsrail yanlısı vurgu, Türkiye'nin İsrail ile olan ilişkilerini etkilememelidir. Türkiye, bu tür üçüncü taraf girişimlerin ilişkileri bozmasına izin vermeden, hem Filistin davasına olan desteğini sürdürmeli hem de stratejik çıkarları doğrultusunda İsrail ile iletişim kanallarını açık tutmaya çalışmalıdır.

Sonuç olarak, bu kongre ve bildirisi, Türkiye'nin Almanya ve Avrupa'daki konumuna yönelik ciddi bir meydan okuma olarak görülmelidir. Türkiye'nin bu duruma karşı pasif kalmaması ve ulusal çıkarlarını korumak için çok boyutlu bir strateji izlemesi gerekmektedir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *