Vusal Hasanzadeh*
- Beşar Esad’ın devrilmesine giden süreç
2011 yılında Suriye’de Beşşar Esad hükümetine karşı Suriye halkı tarafından gerçekleşen protestolarla başlayan süreç kısa sürede iç savaşa dönüşmüş ve 13 sene sürmüştür. Suriye’de iç savaş 27 Kasım 2024 tarihinde son sürece girmiş ve 8 Aralık 2024 tarihinde Beşşar Esad’ın devrilmesi ile 54 yıllık Esad rejimi (Hafız Esad ve Beşşar Esad) ve 61 yıllık Baas rejiminin çöküşü sonrasında bölgesel ve küresel sistemde yeni bir süreç başlamıştır. Beşşar Esad hükümetinin 13 günlük bir harekatla devrilmesi çoğunluk tarafından şaşkınlıkla karşılanmıştır. Özellikle, 2015 yılından Rusya’nın Esad’ın davetiyle Suriye hükumeti tarafından bölgeye yerleşmesi ve Suriye iç savaşına direkt müdahalede bulunması, bununla birlikte İran’ın Suriye hükumetine askeri yardımı, 3 Ocak 2020 tarihinde ABD’nin istihbarat operasyonu ile öldürülen İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin[1] Suriye Hükumetine destek için sahada yer alması, ayrıca İran’ın vekalet savaşlarındaki en büyük gücü olan Hizbullah ile birlikte İran destekli Şii silahlı grupların da Suriye Hükümetine sahada destek durması Beşşar Esad’ın devrilmemesinde önemli etken olmuştur. Ancak süreç 2022 yılından itibaren değişmeye başlarken Suriye için de yeni dönem beraberinde gelmiştir. Özellikle son iki yılda Suriye’nin kaderinde etkili rol oynayan süreçlerin başında 24 Şubat 2022 tarihinde Rusya’nın Ukrayna’ya gerçekleştirdiği işgal harekatı ile başlayan Rusya-Ukrayna savaşı ve Hamas’ın 7 Ekim 2023 tarihinde İsrail’e saldırması sonrası Orta Doğu’da yaşanan gelişmeler gelmektedir. Ukrayna savaşı Rusya’nın istediği gibi kısa sürede bitmemekle birlikte Batı destekli Ukrayna ordusu ile Rusya arasında savaş günümüzde de devam etmektedir. Rusya’nın bu süreçte Kuzey Kore’den askeri birlik[2] ve İran’dan da özellikle kamikaze insansız hava araçları[3] desteği aldığı, ek olarak Eylül ayında ise Fath-360 füzelerini dahil olmakla birçok füzenin İran tarafından Hazar üzerinden Rusya’ya verildiği, Rusya’nın da Hamas lideri İsmail Haniye’nin öldürülmesi sonrasında alevlenen İsrail ve İran arasında çatışma sırasında Rusya’nın İran’a füze ve hava savunma sistemi sağladığı da bilinmektedir.[4] Savaşın Rusya’nın beklediğinden uzun sürmesi Rusya’nın Ortadoğu başta olmakla birçok bölgedeki dikkatinin eskiye nazaran göreceli olarak azalmasına sebep olmuştur. Rusya-Ukrayna savaşının başlaması ile birlikte Rusya’nın Suriye’deki birliklerini Ukrayna’ya kaydırdığı bilinirken Rusya’nın Suriye’deki bazı bölgelerden çekilmesi sonrasında ise bu bölgelere İran’ın yerleşeceğine dair haberler de basında yerini almıştır.[5] Suriye’deki Esad hükumetinin geleceğini etkileyen bir diğer önemli husus ise bölgesel ve küresel süreci büyük oranda etkilemiş 7 Ekim 2023 tarihli Hamas’ın İsrail’de sivillere karşı gerçekleştirdiği saldırı ve sonrasında yaşananlar olmuştur. Devam eden süreçte İsrail Gazze’yi işgal etmiş ve Gazze’de bir insanlık dramı yaşanmıştır. 7 Ekim saldırılarının arkasında kimin olduğunu tartışılmakla birlikte Hamas’ın İsrail’e saldırılarında genellikle İran’ın parmağı olduğu düşünülmüştür.[6] Bununla birlikte yaşanan gelişmeler sadece İsrail-Filistin ile kısıtlanmamış yaklaşık bir yıllık süreçte İsrail Hamas’ın önde gelen isimlerinin büyük çoğunluğu ile birlikte Hizbullah’ın neredeyse tüm üst yönetim kadrosunu askeri ve istihbarat operasyonları ile ortadan kaldırmıştır. İsrail bu süreçte saldırılarını sadece Hamas ve Hizbullah ile kısıtlamamış özellikle Suriye’deki İran Devrim Muhafızlarını da hedef almıştır. Aralık 2023-Nisan 2024 arasındaki süreçte İsrail’in Suriye’de gerçekleştirdiği saldırılar sonucunda İran İslam Devrim Muhafızları Ordusu Suriye’de beşi general olmak üzere 16 üyesini kaybederken[7] Şubat ayında Reuters haber ajansına açıklama yapan İran kaynakları İran İslam Devrim Muhafızları Ordusu Subaylarının İsrail saldırıları sebebiyle Suriye’de yerleşimini azalttığını İran’ın hakimiyetini korumak için bölgeleri kendilerinin desteklediği Şii milislere bırakacağını vurgulamıştırlar.[8] İsrail’in İran’ın bölgedeki askeri gücüne ağır darbeler vurması İran’ın Esad Hükumetine yeteri kadar destek vermesine en büyük engel olmakla birlikte İsrail aynı zamanda İran’ın Hizbullah başta olmakla sahadaki vekil güçlerine ağır darbe indirmiştir.
8 Aralık 2024 tarihinde Beşşar Esad’ın devrilmesinin arkasındaki hangi güçlerin olduğu, olayın nasıl bir çerçevede ilerlediği hala tartışılmaktadır. Birçok denklemin karmaşık şekilde iç içe olduğu bir saha olan Suriye’de sürecin nasıl geliştiğine dair birçok yorum yapılmaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi Rusya’nın Ukrayna savaşına yönelmesi ve İran’ın vekil güçlerinin İsrail tarafından ağır darbeler alması bu sürecin temel dinamiklerini belirlemiştir. İsrailli gazeteci Edy Cohen “X” uygulamasındaki sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Kasım Süleymani’nin[9] öldürülmesinin İran rejimine ağır bir darbe olduğu, onun ölümünden sonra İran’ın bölgedeki saflarını bir daha birleştiremediği ve eğer Süleymani hayatta olsaydı Esad’ın düşmeyeceğini belirtmiştir.[10] Ek olarak, Ukrayna istihbaratının Suriye’deki olaylardan 4-5 hafta önce Suriye’deki muhaliflere 20’ye yakın drone operatörü ve yaklaşım 150 FPV drone gönderdiği de Batı basınında yer almıştır.[11] Son günlerde Reuters’de çıkan bir haber de süreci anlamak için önemlidir. Haberde 28 Kasım tarihinde Moskova’yı ziyaret eden Esad’ın Rusya’dan istediği askeri müdahale talebinin kabul görmediği, ayrıca 4 Aralık tarihinde İran Dışişleri Bakanı ile görüşen Esad’ın İran’dan yardım istemediğini bunun da ana sebebinin İsrail’in İran’a bir saldırı düzenlemek için bir bahane olabileceğini düşünmesi olmuştur.[12] Bununla birlikte Wall Street Journal’da Suriyeli yetkililere dayanarak yayınlanan bir haberde ise İran’ın İsrail’in Esad’a askeri yardım taşıyan İran uçağını vurmasından endişe ederek Esad’a yardım etmediğini ileri sürülmektedir.[13] İran’ın Suriye’ye olası askeri yardımda İsrail’den çekinme ihtimalinin mevcut olduğunun gözardı edilmemesi gerekmektedir. Çünkü Suriye’de HTŞ’nin ilerlemesi beklenilenden çabuk gerçekleşince İran Esad rejimini korumak için Irak’tan birlikler göndermek istemiş fakat gerçekleşen ABD bombardımanı ile bu hamle engellenmiştir.[14] Netice olarak Rusya ve İran’ın yardım etmemesi (veya edememesi) ve Suriye Hükumeti ordusunda son yıllarda giderek artan iç sorunlar Esad’ın devrilmesinde temel faktörler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bununla birlikte Rusya ile İran arasında ilişkilerin de son dönemde yakın olup olmadığı da bir tartışma konusu olabilir. İran’ın Ermenistan Büyükelçisi Mehdi Subhani’nin Kasım ayında Kafkasya bölgesi ile ilgili yaptığı açıklamasında Rusya ile İran’ın müttefik olmadığını bazı ortak çıkarların olduğu kadar görüş ayrılıklarının olduğunu da ifade etmesi önemli bir husustur.[15] Rusya’nın son yıllarda Batı yanlısı Nikol Paşinyan’ın liderliğindeki Ermenistan ile ilişkilerinin eskiye nazaran soğuk olduğu bilinmekle birlikte İran Ermenistan ile ilişkilerini güçlendirmekte ayrıca Zengezur Koridoru’na karşı çıkmaktadır. Ek olarak, Rusya’nın Orta Doğu’dan gücünü Ukrayna’ya kaydırması sonrası İran’ın Beşşar Esad üzerinde ağırlığının arttığı da bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır.İran’ın medya kuruluşlarından olan Entekhab Esad’ın devrilmesi sonrasında “Güney Kafkasya ve Orta Asya bizim için Suriye’den daha önemli. Zengezur Koridoru’nun açılması önlenmeli”, “Bu coğrafyalardan yükselen Türkçülük, toprak bütünlüğümüzü tehdit ediyor.” gibi ifadelere yer vermiştir.[16] Bilindiği üzere Rus dış politikasında Güney Kafkasya ve Orta Asya “Yakın Çevre” konsepti içerisinde değerlendirilmektedir. Bugün Orta Asya’da Çin’in ağırlığının artması orta ve uzun vadede Rusya’nın bölgede gücünün azalmasında temel faktörken İran’ın da bölgede güçlenmesi Rusya için çok da arzu olunabilen senaryo değildir. Bugün gelinen süreçte Rusya’nın Suriye üzerinden ABD ile Ukrayna’da ateşkes karşılığında pazarlık yapıp yapmadığı birçok yerde tartışılmaktadır. Bu konuda net bir veri olmamakla birlikte böyle bir olasılığın mümkün olduğunun da altını çizmekte fayda var. Ancak şunu da vurgulamak gerekir ki bazı Rus analistler de Rusya’nın Esad’ı koruyacak bir gücü olmadığını da belirtmektedirler.[17] Ayrıca son dönemde Güney Kafkasya’da da önemli gelişmeler yaşanmaktadır. 28 Kasım 2024 tarihinde Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze’nin Avrupalı siyasilerin Gürcistan’ın iç işlerine müdahale ettiği ve AB’nin paralarıyla siyasi şantajlar yaptığını dile getirerek “Bütün bunları göz önünde bulundurarak AB ile müzakerelerin başlatılması konusunu 2028 sonuna kadar gündeme almama kararı aldık.” açıklamasında bulunmuş ve bunun sonrasında Gürcistan’da halkın protestoları başlamıştır.[18] 2000’li yılların başında başlayan Renkli Devrimlerin en etkili olduğu ülkelerden biri olan Gürcistan’da günümüzde yaşanan bu sürecin arka planında Rusya ile Batı arasındaki mücadele olduğu görünmektedir. Bu gelişmeler ışığında Rusya’nın Esad’ı korumasında ısrar etmesinin ve gücünü Suriye’ye aktarmasının kendisi için büyük oranda zarar ve faydasız olacağı da net bir şekilde ortaya çıkmaktadır.
Beşşar Esad sonrası Suriye’deki durum ve jeopolitik aktörler
Beşşar Esad sonrası Suriye’de yeni dönemin ortaya çıkması ile birlikte Suriye’deki güç dengesinde de yeni bir durum yaranmıştır. Suriye’nin geleceği ve devlet yapısının nasıl olacağı en önemli soru olarak tartışılmakla birlikte şuan bunu net olarak belirtmekte çok güç bir durumdur. Yeni jeopolitik durumda Suriye’deki net kaybedenin İran olduğu gözle görünmektedir. İsrail medyasında da Esad rejiminin düşmesi ile Lübnan ile bağlantısını kopan İran’ın bölgedeki vekilleri üzerindeki kontrolünü kaybettiği ve bölgedeki gücünün son 30 yıllık süreçte en zayıf dönemde olduğu ve Hizbullah’ın da yeniden kurulmasının zorlaştığı vurgulanmıştır.[19] Rusya için Suriye’de en kritik konu bölgedeki Tartus ve Hmeymin üslerinin geleceği meselesidir. Rusya’nın Suriye’deki askeri üslerinin geleceği net olarak belirtilmemekle birlikte Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Mihail Bogdanov HTŞ ile bu konuda temas kurduklarını Suriye’deki askeri üsleri korumayı hedeflediklerini açıklamıştır.[20] Bugünkü gelişmeler Rusya’nın yeni kurulan Suriye Hükumeti ile Rus askeri üslerinin Suriye’de varlığını sürdürmesi için anlaşabilme ihtimalinin az olmadığını göstermektedir. Soğuk Savaş döneminden itibaren Suriye Rusların Akdeniz ve Ortadoğu politikasında bir numaralı pozisyonda olmuştur. Rusya’nın Orta Doğu’dan tamamıyla çekilmesi uluslararası sistemde prestijine ve etki alanına ağır darbe indirecektir. Konu ile ilgili Vaşington merkezli Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW-Institute for the Study of War) Rusya’nın bu üsleri kaybetmesi durumunda bu gelişmelerin Rusya’nın Libya ile Sahra Altı Afrika’daki jeopolitik konumunu zayıflatacağını vurgulamıştır.[21] Son gelişmelerin çok hızlı gerçekleşmesi ve bilgi kirliliğinin çok fazla olduğu bir ortamda yaşanan süreci net bir şekilde açıklamak zor olmakla birlikte bu süreçte en önemli sorulardan ve tartışmalardan biri şüphesiz ki Suriye’nin geleceğinin nasıl olacağı üzerinedir. Bugün Suriye’nin yeni sürecinde ve geleceğinin şekillenmesinde Türkiye başta olmakla hem bölgesel hem de bölge dışı birçok aktör ön plana çıkmaktadır. Suriye ile 911 km sınırı olan Türkiye hem Soğuk Savaş döneminde hem de günümüzde Suriye’deki gelişmeleri titizlikle takip etmiştir.[22] Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması için her daim adımlar atan Türkiye kendisi için en büyük tehdit olan YPG/PYD terör örgütüne karşı mücadelesini sürdürmekte ve ABD’nin YPG/PYD terör örgütüne desteğinin kesilmesini haklı olarak talep etmektedir. Bugün Türkiye için başlıca konular arasında Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması, Suriye’de istikrarlı bir hükumetin ve düzenin kurulması, Türkiye’de yaşayan geçici sığınmacı statüsündeki Suriyelilerin kendi topraklarına güvenli şekilde dönmesi ve Türkiye’nin toprak bütünlüğüne tehdit olan YPG/PYD terör örgütünün ortadan kaldırılması yer almaktadır. Suriye’de yaşanan süreçte Türkiye’nin konumu yabancı basın tarafından da dikkatle izlenmektedir. Konu ile ilgili Rusya merkezli PolitRus Analiz Merkezi Başkanı Vitali Arkov Suriye’deki süreç ile ilgili “Bu sürecin kazananı Türkiye oldu. Türkiye’nin Halep’te artan etkisi, Suriye ile sınırlı kalmayarak Ankara’nın Türk Dünyası projeksiyonuna da hız kazandıracaktır.” ifadelerini kullanmıştır.[23] Rusya’nın bölgedeki askerlerini tahliye ederken Türkiye’den yardım istemesi de[24] Türkiye’nin Suriye’deki artan önemini gösteren olgulardan biri olmakla birlikte Suriye’de Rusya ile Türkiye arasındaki güç dinamiğinin Türkiye lehine değiştiği de ifade edilmektedir.[25] ABD’nin Suriye’nin geleceğindeki konumu da bölgenin kaderini etkileyecek hususların başında gelecektir. ABD’nin yeni başkanı seçilen Donald Trump’ın esas hedefinin Çin olduğu bilinen bir gerçektir. ABD Savunma Bakanlığı 8 Aralık 2024 tarihinde yaptığı açıklama Suriye’nin doğusunda kalmaya devam edeceklerini ve bölgede terör örgütü DEAŞ’in güçlenmesini önlemek için çalışacaklarını bildirmesi[26] sonrası gözler ABD’nin YPG/PYD terör örgütüne yönelik hamlelerine dönmüştür. Bilindiği üzere ABD uzun yıllardır sözde “DEAŞ ile mücadele” adı altında YPG/PYD terör örgütüne her türlü desteği vermekle birlikte terör örgütü YPG/PYD’yi terör örgütü olarak görmemektedir. Günümüz Türkiye-ABD ilişkilerini olumsuz etkileyen esas faktörün ABD’nin bu adımı olarak değerlendirilmektedir. ABD’nin Trump döneminde Çin ile mücadeleye hazırlandığı bilinmekle birlikte bu konudaki tutumunun değişip değişmeyeceği merak konusudur. İlk döneminde Trump’ın Orta Doğu’dan çekilmek için politikalar geliştirme adımları Pentagon tarafından hoş karşılanmamıştır. Günümüzde bu sürecin nasıl işleyeceği ABD’nin karar alıcılarının kendi arasındaki mücadelenin ve Trump’ın bu konudaki mücadelesine bağlı olacaktır. Ayrıca Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu’nun ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin YPG/PYD terör örgütüne karşı sahada mücadelesi devam etmekle birlikte Türk devlet yetkilileri Suriye’de hiçbir terör örgütünün faaliyetine göz yumulmayacağını net bir şekilde belirtmişlerdir.Şunu da ifade etmek gerekir ki 40 yıldan fazla süredir Türkiye’ye karşı terör eylemleri gerçekleştiren terör örgütü PKK[27] her zaman uluslararası aktörler tarafından Türkiye’ye karşı kullanılmıştır. Bugün terör örgütü PKK’nın Suriye’deki kolu olan YPG/PYD terör örgütünün büyük oranda ABD’den destek aldığı bilinen bir gerçektir. 1979 yılında Rus istihbaratı ve Suriye istihbaratı ile bağlantılar kuran PKK[28] kısa bir süre sonra Avrupa’nın birçok yerinde de geniş bir şekilde örgütlenmiştir.Bölücü terör örgütü PKK’nın 15 Ağustos 1984 yılında Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı gerçekleştirdiği ilk terör eylemi olan Şemdinli ve Eruh baskınlarının yapılmasında İran istihbaratı öncü olmuştur. Konu ile ilgili terör örgütü PKK’nın sözde lideri Abdullah Öcalan’ın Hasan Atilla Uğur tarafından gerçekleşen sorgusunda Öcalan İran istihbaratının kendilerinden Türkiye’de silahı eylem yapmasını istediğini karşılığında ise İran topraklarında barınma ve tedavi olanakları vereceklerini belirttiklerini ifade etmiştir.[29]
Son süreçte bölgedeki bir diğer mesele de İran’ın geleceğidir. Suriye’den sonra İsrail’in İran’a müdahale edip etmeyeceği sıklıkla tartışılmaktadır. İsrail medyasında çıkan haberlerde İsrail ordusunun İran’ın nükleer santrallerine olası saldırı için hazırlıkların devam ettiğinden bahsedilirken[30] bazı kaynaklarda İsrail’in ABD’yi de bu saldırı sürecine dahil etmek için çalıştığına dair vurgu yapılmaktadır.[31] Ek olarak, Amerikan basınında da Donald Trump ekibinin İran’a olası askeri operasyonları da ele aldıklarına dair haberler yer almaktadır.[32] Yabancı basında bu haberlerin detaylı şekilde ele alınması bölgede tehlikenin azımsanmayacak derecede yüksek olduğunun göstergesi olarak değerlendirilebilir. Bununla birlikte burada temel faktörün Çin olacağı ve Çin’in son yıllarda İran ile güçlü ilişkiler geliştirdiğinin göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Ek olarak, İran’ın son yıllarda toplumsal sorunlarının arttığı bir dönemde Suriye’de büyük darbe alması içeride bazı tartışmaların alevlenmesine de sebep olabilir. Bu süreçteABD’de artık bazı önemli kişilerin Türkiye’nin konumunun ABD için önemli olduğunun altını tekrar çizdiğine de şahit olunmaktadır. Örneğin ABD’nin 2017-2018 yıllarında BM temsilcisi olan Nikki Haley “X” uygulamasındaki hesabındaki paylaşımında “Türkiye, İran’ı zayıflatmanın ve Rusya’nın Ukrayna’daki savaşını bitirmenin anahtarıdır. Trump bunu kendi lehine kullanabilir ve yapması gereken ilk şey Erdoğan'ı aramaktır. Türkiye Ortadoğu'da kilit bir oyuncu haline geldi.”ifadelerine[33] yer vermesi de dikkat çekicidir.
Türkiye ve İsrail arasında son durum ve Türk dünyası
Esad’ın devrilmesi sonrasında bölgede gücünü öne çıkaran ülkelerden biri de İsrail’dir.Bu süreçte Türkiye için en önemli meselelerden biri de İsrail’in Suriye’deki politikaları olmuştur. İsrail Beşşar Esad’ın devrildiği 8 Aralık’ta kendi sınır güvenliğini korumaya almak için Suriye ile aralarındaki tampon bölgeyi geçerek yeni yerler ele geçirmiş ve başta Şam olmakla Suriye’nin birçok yerine ağır hava saldırıları gerçekleştirmiştir. İsrailli yetkililer İsrail’in yaptığı hava saldırıları sonucu Suriye’nin askeri stokunun büyük bir bölümünü imha ettiğini ve buradaki esas hedefinin bu silahların radikal örgütlerin eline geçmesini engellemek olduğunu açıklamıştır.[34] İsrail bu süreçte 480 hava saldırısı gerçekleştirmekle birlikte İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Esad’ın devrilmesi sonrasında yayınlanan bir videosunda “Suriye rejiminin çöküşü, Hamas, Hizbullah ve İran’a vurduğumuz sert darbelerin doğrudan bir sonucudur.”diye açıklamada bulunmuştur.[35] İsrail’in gerçekleştirdiği saldırılar Arap dünyası tarafından tepki ile karşılanmıştır. Al-Mayadeen, “İsrail, Suriye'yi direnecek gücü olmayan işgal edilmiş bir toprak parçası haline getirmek istiyor. Suriye’de devasa ve yıkıcı bir savaşla karşı karşıyayız.” diye belirtirken[36], Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Basın Sözcüsü Dmitriy Peskov da İsrail’in adımlarının bölgeyi istikrarsızlaştıracağının altını çizmiştir.[37] Ancak şunu belirtmek gerekir ki Suriye hava sahasının kontrolünün Rusya’da olduğu dönemlerde de İsrail’in Suriye’nin başkenti Şam dahil birçok yere hava saldırısı gerçekleşmiş ve Rusya’dan bu konuda ciddi tepki çoğu zaman gelmemiştir. İsrail’in Suriye’deki hava saldırısı ve yeni yerleri işgal etmesini Türkiye Cumhuriyeti işgal olarak değerlendirerek kınarken yaşanan son gelişmeler 7 Ekim 2023’ten bu yana gerginleşen Türkiye-İsrail ilişkilerini daha da gerginleştirme potansiyeline sahiptir. Türkiye ve İsrail arasında ilişkilerin gerginleşmesinde Filistin meselesi öne çıkmakla birlikte İsrail’in Orta Doğu’daki “Büyük İsrail” projesi de Türk devlet yöneticileri ve kamuoyunu rahatsız etmektedir. İsrail dış politikası uzmanı Dr. Remzi Çetin dinsel motif esasında oluşan ve İsrail’de köktendinciler tarafından savunulan bu projenin gerçekçi bir proje olmadığını ifade etmektedir.[38] Bununla birlikte İsrail’in Orta Doğu üzerinde önemli yer tutan planların başında Oded Yinon planı gelmektedir. 1973 yılında Yom Kippur savaşında Arap ülkelerinin politik birlik göstererek İsrail’e saldırmaları sonrasında savaşı İsrail ordusu kazanmıştır. Ancak Arapların politik birlik göstermeleri ve ardından ABD başta olmakla İsrail’e desten veren ülkelere petrol ambargosu koymaları psikolojik savaşta zafer havası kazandırmıştır. Bu süreç sonrasında döneminABD Millî Güvenlik Danışmanı Henry Kissinger, Orta Doğu konularında uzman isimlerden biri olan Bernard Lewis’ten Araplar arasında nasıl ayrıştırılma yapılabileceği hakkında bir çalışma istemiş sonrasında ise Lewis yaptığı çalışmalar sonucunda Osmanlı döneminde olduğu gibi Arap devletlerin etnisite ve mezhepler esas alınarak bölünmesini istemiş, sonraki süreçte ise Bu 1982 yılında Dünya Siyonist Örgütü’nün yayın organı Kivuim (Yönler) dergisinde gazeteci ve eski İsrailli diplomat Oded Yinon’un Irak’ı 3’e, Suriye’yi 4 yere bölen bir planı yayınlanmıştır.[39] Ek olarak, İsrail’in Orta Doğu’daki Kürt politikası da Türkiye’yi yıllardır endişelendiren bir politikadır.[40] Halil İbrahim Albayrak İsrail’in Orta Doğu’daki kendi varlığını her zaman tehdit altında görme kuşkuculuğundan kurtulmadığı ve bölgedeki devletlerin içinde yaşayan azınlık isyanlarına verdiği desteği bırakmadığı sürece bölgede sorunların devam edeceğinin altını çizmekteyken,[41] Prof. Dr. Ümit Özdağ da İsrail’in 20. yüzyıldan kalan bir jeopolitik fikrin ardından giderek Orta Doğu’da kendisine bağlı bir sözde “Kürdistan” istediğini ancak bu projenin gerçekleşmesi durumunda sözde “Kürdistan”ı kontrol edecek gücün İsrail değil dünyanın yeni gücü olarak ortaya çıkan Çin olacağını, sözde “Kürdistan”ın ana dinamiğinin terör örgütü PKK tarafından oluşturulacağını, Marksist bir terör örgütü olan PKK’nın doğal müttefikinin Çin Komünist Partisi olacağını bununla da sözde “Kürdistan”ın Çin’in Akdeniz’e açılan kapısı olacağını vurgulamıştır.[42] Son süreç ile ilgili Bahçeşehir Stratejik Araştırmaları Merkezi Başkanı Abdullah Ağar da bölgedeki temel meseleyi “Neocon Atlantikçilerin ve İsrailli aşırı sağcıların, fundamentalistlerin asıl amaçladıkları Irak Süleymaniye’den başlayıp Suriye’ye oradan İsrail’e uzanan ve Akdeniz’e açılan Davut Koridorlu SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR COĞRAFYA MESELESİDİR.” diye ifade etmiş, merkezinde terör örgütü YPG/PKK’nın yer aldığı bu koridorun Türkiye için de tehdit olduğunu ve Türkiye’nin ne olursa olsun YPG/PYD terör örgütünü ortadan kaldırması gerektiğini belirtmiştir.[43] Ek olarak, son yıllarda Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile ilişkileri güçlenen İsrail’in KKTC’de aracılar üzerinden toprak satın aldığı iddiaları Türk kamuoyunda endişeye sebep olmuştur. Konu ile ilgili açıklama yapan Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan iddiaların kendilerine de ulaştığını, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın da bu konuyu takip ettiğini belirtirken KKTC tarafı da yabancılara mülk satışını kısıtlayacak yasa tasarısı için adımlar atmıştır.[44] Genel olarak baktığımız zaman İsrail’in bağımsız bir devlet olarak 1948 yılından itibaren uluslararası sistemde yer almasından sonra Türkiye-İsrail ilişkileri Orta Doğu’da yaşanan gelişmelerin belirlenmesinde ana etkenlerinden biri olmuştur. İki ülke arasındaki ilişkiler zaman zaman sekteye uğrasa da 1980’li yıllarda işbirliği güçlenmiş, 1990’lı yıllarda zirveye ulaşmıştır.[45] Türkiye ile İsrail arasında Soğuk Savaş döneminde istihbarat işbirliği yüksek seviyede olurken Türkiye-İsrail-İran istihbarat kurumları arasında 28 Ağustos 1958 tarihinde imzalanan anlaşma bu işbirliğinin temel taşı olmuştur.[46] 1970’li yıllardan itibaren Türk diplomatlarını şehit eden Ermeni terör örgütü ASALA’ya karşı Türk istihbaratı ile İsrail İstihbaratı arasında stratejik işbirliği yapılmış ve Ermeni terör örgütü ASALA’ya büyük darbeler indirilmiştir.[47] 1990’lı yıllarda ise iki devlet de birbirine ihtiyaç duymuştur. Türkiye İsrail açısından radikal İran’a karşı tampon olurken ek olarak seküler modeli ile bölgeye alternatif olmakta aynı zamanda radikal İslami hareketler, terörizmin yükselişi, belirsizlikler, Orta Doğu’da riskli bir duruma yükselen füze potansiyeli ve kitlesel imha silahları, radikal Irak ve Suriye gibi meseleler iki tarafı da birbirine yakınlaştırmıştır.[48] ABD’deki Musevi lobisinin Türkiye’nin Ermeni ve Rum lobilerine karşı faaliyetlerini desteklemek, ABD yönetimine Türkiye’ye silah satışına yetki vermesi için baskı yapmak, ABD ve G-7 ülkelerinden Türkiye’ye kredi sağlamak aynı zamanda Hükumet ve Kongreye, Hazar Petrolünü Türkiye üzerinden taşıyacak Bakü-Ceyhan petrol boru hattı lehinde baskı yapmak ve benzeri çeşitli şekillerde çalışmalar yaptığı da belirtilmektedir.[49]
Bugün gelinen süreçte özellikle 7 Ekim 2023 tarihinden itibaren Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkiler gergin durumdadır. Bununla birlikte son süreçte Azerbaycan’da dikkatli gelişmeler yaşanmaktadır. Bildiğimiz üzere Türkiye ile kardeş ülke Azerbaycan’ın Türkiye ile müttefiklik anlaşması olmakla birlikteİsrail ile de güçlü stratejik ilişkileri mevcuttur.[50] 9 Aralık’ta Azerbaycan Cumhurbaşkanı yardımcısı Hikmet Hacıyev İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’la[51], 10 Aralık’ta ise İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’la[52] görüşme gerçekleştirirken Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefon görüşmesinde Suriye’nin toprak bütünlüğünü desteklediklerini ve bu süreçte Azerbaycan'ın kardeş Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Suriye halkının karşılaştığı insani sorunların ortadan kaldırılmasına destek vermeye hazır olduğunu belirtmiştir.[53] Ayrıca İsrail ile ABD ilişkilerinde kritik yerde bulunan ve ABD’deki en güçlü lobilerden biri olan Amerikan İsrail Halkla İlişkiler Komitesi’nin (AIPAC)[54] başkanı ile birlikte yeni seçilen başkanının 11 Aralık’ta Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’i ziyaret etmesi dikkat çekmiştir.[55] Azerbaycan’ın attığı bu adımların hedefi Türkiye ile İsrail arasında mevcut olan gerginliği tansiyonunu düşürmeye yönelik olabilir. 7 Ekim 2023 olaylarından önce Türkiye ile İsrail arasında Eylül ayında birçok görüşme gerçekleşirken ilişkilerin tekrardan düzelmesi sinyalleri ortaya çıkmıştı. Geçen yılki yazımda[56] bu süreç ile ilgiliAzerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Cumhurbaşkanlığı İdaresi Dış Politika İşleri Daire Başkanı Hikmet Hacıyev’in, 7 Eylül 2023 tarihinde İsrail i24News’te verdiği demeçte, Azerbaycan’ın Türkiye ile İsrail arasında dostluk ve karşılıklı anlayış görmesi sebebiyle memnuniyet duyduğunu ve iki ülke arasındaki iletişimin üçlü formatta daha da geliştirilmesinden mutluluk duyacağının altını çizdiğini[57] ifade etmiştim. Azerbaycan bilindiği üzere geçmişte de Türkiye-Rusya, Türkiye-İsrail ilişkilerinin gergin olduğu zamanlarda da kritik adımlar atarak arabulucu rolünde bulunmuştur. Bununla birlikte Batı’da bazı çevrelerin İran ve Türkiye’yi karşı karşıya getirmek istediği de Azerbaycan tarafından iyi bilinmektedir. Nitekim Azerbaycan Devlet Televizyonu olan Azerbaycan Televizyonu bu tehlikeyi geçtiğimiz günlerde dile getirmiştir.[58] Bugün Azerbaycan’ın İsrail ile ilişkileri bazı marjinal çevreler tarafından farklı şekilde lanse edilse de, Azerbaycan-İsrail ilişkilerinin Türkiye Cumhuriyeti aleyhinde olmadığını tekrardan belirtmek gerekmektedir. Azerbaycan ordusunun silah envanterinde Türkiye ve İsrail menşeli silahlar önemli yer tutarken, İkinci Karabağ Savaşı’nda Türk yapımı TB2 SİHA’larla beraber, İsrail yapımı IAI Harop ve SKY STRİKER gibi yeni nesil kamikaze İHA’larının etkin kullanımı ve zaferde paylarının olması unutulmaması gereken hususlardır. Azerbaycan’ın Türkiye ve İsrail arasında arabulucu rolünde olması hem Azerbaycan’ın bölgede güçlü kalmasına yardımcı olurken hem de iki Türkiye ile İsrail arasında gergin olan ilişkilerin daha da şiddetlenme potansiyelini azaltabilir. Ayrıca Azerbaycan İsrail ile güçlü ilişkileri olmakla birlikte İsrail-Filistin meselesinde her zaman başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin bağımsızlığını uluslararası arenada desteklemiş ve bu politikasını uluslararası hukuk ve BM Güvenlik Konseyi’ne dayandırmış, aynı zamanda Filistin’e maddi yardımlar sağlamıştır.[59] Şunu da belirtmek gerekir ki günümüzdeİsrail’in Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ile de güçlü ilişkileri mevcuttur. SSCB sonrası bölgedeki güç mücadelesi içerisinde yer alan aktörlerden biri olan İsrail aynı zamanda Türkistan coğrafyasındaki Türk Cumhuriyetlerinin dış politikada çok yönlü politika geliştirmesi açısından da öne çıkan önemli bir aktör olmuştur.[60]Azerbaycan’a ek olarak Türkiye’nin Türk dünyası politikalarında önemli yer alan Türk Devletleri Teşkilatı da hem Türkiye-İsrail ilişkilerindeki gerginliğin azaltılmasında, hem de Suriye’nin yeniden inşasında aktif olarak rol alabilir. TDT’nin daimi üyelerinden Kazakistan ve Özbekistan, gözlemci üyelerinden Macaristan ve Türkmenistan’ın İsrail ile önemli derecede ilişkileri mevcuttur. Bugün İsrail’in Orta Doğu’da kendi güvenliğini sağlaması için Türkiye ve TDT ülkelerinin önemi büyük olmakla birlikte sözde “Kürdistan” projesi gibi Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tehdit eden ve bölgede büyük sorunlar yaratacak projeler bölgede istikrarsızlığın artmasına ve oluşabilecek istikrarsızlıkların da orta ve uzun vadede İsrail için de sorunlara sebep olabileceğini tekrardan belirtmek gerekmektedir. TDT üyelerinin Türkiye ile birlikte hareket ederek Suriye’nin yeniden inşasında rol alması TDT’nin uluslararası arenada ağırlığını artırabilir. Ayrıca Türkiye ile İsrail arasında TDT üyelerinin arabulucu olması Doğu Akdeniz ve KKTC açısından da önem taşımaktadır. Son yıllarda Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile ilişkileri güçlenen İsrail’in Türkiye ile hareket etmesi İsrail açısından de gerekli olmakla birlikte Türkiye ve KKTC için de fayda sağlayabilir ve Yunanistan ile GKRY’nin bölgede Türkiye karşıtı planlarına darbe vurabilir. Bu konu özellikle Türkiye’nin ABD ile ilişkileri açısından da önemli olabilir, çünkü ABD’de Türkiye karşıtı politikaların oluşmasında önemli derecede etkili olan Ermeni ve Rum lobilerine karşı Türkiye de Yahudi lobisinden destek alabilir.Son olarak,TDT ve Türkiye Suriye’deki Türkmenler’in[61] de haklarının ve geleceğinin korunması için politikalar geliştirebilir. Daha önce Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de[62], Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da[63] TDT’nin artık kuruma üye olmayan ülkelerdeki Türk soylu halklarla ilgili politika geliştirmesinin gerekli olduğu ifade etmiştir. TDT’nin Suriye Türkmenleri ile ilgili adımlar atması TDT üyesi olmayan diğer ülkelerdeki Türk halklarının geleceği açısından önem taşıyacaktır. Bununla birlikte Suriye’nin yeniden inşasında Türkiye’nin TDT ile başarı adımlar atması durumunda bu politikalar sadece Suriye özelinde değil gelecekte hem İsrail-Filistin meselesinin de barışçıl çözümü için hem de Ortadoğu’da istikrarlı bir gelecek için de önemli bir adım olabilir ve TDT’nin uluslararası arenada her geçen gün artan önemini bir kez daha gösterebilir. Yeniden oluşan günümüz uluslararası sistemde ABD, AB, İsrail, Rusya, Çin, İran ve.d. ülkelerin arasındaki güç mücadelesinde Türkiye ve TDT kilit rol oynama potansiyeline sahip olduğunu kanıtlayabilir.
Son olarak, Suriye’de yaşanan sürecin nasıl şekilleneceği net olarak belli değildir.Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın’ın Şam’a ziyaret gerçekleştirmesi Türkiye’nin Suriye’deki en önemli aktörlerden biri olduğuna dair uluslararası aktörlere karşı verilmiş bir mesaj olarak görülürken,bölgede istikrarlı sistemin kurulması için çabalarda bulunan Türkiye’ye ek olarak diğer uluslararası aktörlerin de özveri ile çalışması gerekmekle birlikte bölgede başta YPG/PKK terör örgütü olmakla diğer terör örgütleri ortadan kaldırılmalı ve Suriye’nin toprak bütünlüğü sağlanması ile birlikte istikrarlı bir hükumetin kurulması sonrasında Türkiye’de yaşayan geçici sığınmacı statüsündeki Suriyelilerin vatanlarına dönüş süreci başlatılmalıdır. Ayrıca Suriye’de potansiyel çatışma tehditlerinin hala var olduğu, olası istikrarsızlık durumunda çatışmaların tekrar alevlenme ihtimalinin de göz ardı edilmeyecek bir ihtimal olduğunu unutmamak gerekir. Bu sebepten bölgede Araplardan sonra en çok nüfusa sahip olan Suriye Türkmenlerinin de güçlü bir birlik şekilde hareket etmesi gerekmektedir. Ayrıca yeni kurulacak hükumet sisteminde Esad döneminde Türkmenlere verilmeyen hakların temin edilmesi ile birlikte 1000 yıldır bu coğrafyada var olan Türkmenlerin kimliğini bu coğrafyada hiçbir gücün silemeyeceği gösterilmelidir. Bununla birlikte yaşanan son gelişmeler Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bölgedeki gücünü ve önemini tekrar ortaya çıkarmakla birlikte bölgede Türkiye Cumhuriyeti Devletini yok sayan her bir uluslararası aktörün her zaman başarısız olacağını bir daha göstermektedir.
* Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim dalı Doktora öğrencisi, vusalhsnzad8@gmail.com
[1] CIA ve MOSSAD işbirliği ile öldürülen Kasım Süleymani’nin öldürülme sürecini istihbarat açısından incelemek için bk. Ali Burak Darıcılı, İstihbarat 101, Bursa: Dora Yayınları, 3. Baskı, 2023, 51-52
[2] ABD Savunma Bakanlığı Kuzey Kore’nin Rusya’ya destek için tahminen 10 bin kişilik asker gönderdiğini inandığını ifade etmiştir. Konu hakkında bk. Ayşe İrem Tiryaki, “Pentagon: Kuzey Kore'nin Rusya'ya 10 bin civarında asker gönderdiğine inanıyoruz”. Anadolu Ajansı. 29.10.2024,https://www.aa.com.tr/tr/dunya/pentagon-kuzey-korenin-rusyaya-10-bin-civarinda-asker-gonderdigine-inaniyoruz/3378008 erişim tarihi: 14.12.2024;
[3] Konu hakkında bk. “İran'ın kamikaze İHA'ları Ukrayna birliklerine "ciddi hasar verdi"”. Independent Türkçe. 18.10.2022,https://www.indyturk.com/node/554061/d%C3%BCnya/i%CC%87ran%C4%B1n-kamikaze-i%CC%87halar%C4%B1-ukrayna-birliklerine-ciddi-hasar-verdierişim tarihi: 14.12.2024
[4] Stefan Hendlund,“How Russia is losing out in the Middle East”. GIS Report. 11.12.2024,https://www.gisreportsonline.com/r/russia-israel-syria-iran-military/ erişim tarihi: 14.12.2024
[5] “Rusya, Suriye’den çekiliyor mu?”. Hürriyet. 11.05.2022,https://www.hurriyet.com.tr/dunya/rusyasuriyeden-cekiliyor-mu-42060019 erişim tarihi: 14.12.2024
[6] İran Hamas’ın 7 Ekim 2023 saldırılarını destekleyici açıklamalar yapmakla birlikte sürecin içerisinde yer almadığını ifade etmiştir. Bununla birlikte birçok kaynakta bu saldırının arkasında İran olduğu ifade edilmektedir. Konu ile ilgili detaylı bilgi için bk.“Hundreds of Hamas fighters trained in Iran ahead of Oct 7 attack on Israel: Report”. Al Arabiye English. 26.10.2023,https://english.alarabiya.net/News/middle-east/2023/10/26/Hundreds-of-Hamas-fighters-trained-in-Iran-ahead-of-Oct-7-attack-on-Israel-Report erişim tarihi: 14.12.2024;“WSJ: Iran helped plot attack on Israel over several weeks”. Report News Agency. 09.10.2023,https://report.az/en/region/iran-helped-plot-attack-on-israel-over-several-weeks/ erişim tarihi: 14.12.2024;Serhat Erkmen,“İsrail Hamas’ın saldırısını neden öngöremedi?”. Fikir Turu. 09.10.2023,https://fikirturu.com/jeo-politika/israil-hamasin-saldirisini-neden/ erişim tarihi: 14.12.2024; CNN TÜRK – Tarafsız Bölge, Abdullah Ağar: "İsrail'e yönelik büyük saldırının arkasında İran'ın jeopolitik konumu var". YouTube. 10.09.2023,https://www.youtube.com/watch?v=dWatkeetbMw erişim tarihi: 14.12.2024; Habertürk TV, Türkiye gerginliği bitirebilir mi? Prof. Dr. Sait Yılmaz değerlendirdi. YouTube. 08.10.2023,https://www.youtube.com/watch?app=desktop&v=NsCc5moCpIA erişim tarihi: 14.12.2024
[7] AqilVəlili, “Son dörd ayda SEPAH-ın Suriyada öldürülən əməkdaşları: Onlardan beşi generaldır – ADLAR”. Oxu.az. 03.04.2024,https://oxu.az/siyaset/son-dord-ayda-sepah-in-suriyada-oldurulen-emekdaslari-onlardan-besi-generaldir-adlar erişim tarihi: 14.12.2024
[8] “Exclusive: Iran's Guards pull officers from Syria after Israeli strikes”. Reuters. 01.02.2024,https://www.reuters.com/world/middle-east/irans-guards-pull-officers-syria-after-israeli-strikes-2024-02-01/erişim tarihi: 14.12.2024
[9] Kasım Süleymani’nin İran’ın direniş eksenindeki önemi hakkında detaylı bilgi için bk. Göktuğ Sönmez, Gökhan Batu ve Pınar Demirci, İran’ın “Direniş Ekseni”nde Süleymani kırılması/Ortadoğu’da vekalet savaşlarında yeni dönem. Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık, 2020.
[10] Edy Cohen [@EdyCohen]. (2024, Aralık 14). اقولها صراحة
لو كان سليماني عايش لما كان سقط الأسد.
بالرغم من أنه عدوي لكنني اشهد بأن اغتياله شكل صفعة قوية للنظام الإيراني الذي لم يستطع من بعده أن يوحد الصفوف. هذا الشخص حكم سوريا ولبنان والعراق بمفرده. [X; attached image]. X.https://x.com/EdyCohen/status/1867897265031184860?t=qXlVv9VLuiiukSEquyYz9g&s=08erişim tarihi: 14.12.2024
[11] David Ignatius,“Syrian rebels had help from Ukraine in humiliating Russia”. Washington Post. 10.12.2024,https://www.washingtonpost.com/opinions/2024/12/10/ukraine-syria-russia-war/ erişim tarihi: 14.12.2024
[12] Samia Nakhoul, Maya Gebeily, Parisa Hafezi and Suleiman Al-Khalidi,“Assad's final hours in Syria: Deception, despair and flight”. Reuters. 13.12.2024,https://www.reuters.com/world/middle-east/assads-final-hours-syria-deception-despair-flight-2024-12-13/erişim tarihi: 14.12.2024
[13] Oleksandra Opanasenko,“WSJ: Iran did not support Bashar al-Assadʼs regime because it feared an Israeli strike on an aid plane”, Babel. 09.12.2024,https://babel.ua/en/news/113424-wsj-iran-did-not-support-bashar-al-assad-s-regime-because-it-feared-an-israeli-strike-on-an-aid-plane erişim tarihi: 14.12.2024
[14] Mustafa Aydın,“Suriye’nin gün itibarıyla tomografisi”. Yetkin Report. 09.12.2024,https://yetkinreport.com/2024/12/09/suriyenin-gun-itibariyla-tomografisi/erişim tarihi: 14.12.2024
[15] Anton Troianovski,“Where Asia Meets Europe, Allies Become Rivals in a Tangle of Interests”. New York Times. 12.11.2024,https://www.nytimes.com/2024/11/12/world/europe/armenia-azerbaijan-russia-iran-cop.htmlerişim tarihi: 14.12.2024
[16] GDH [@gundemedairhs]. (2024, Aralık 10). İranlı reformist medya kuruluşu Entekhab, Esad'ın devrilmesiyle Suriye'de kaybeden Tahran'a Zengezur Koridoru'nun engellenmesini önerdi. [X; attached image]. X.https://x.com/gundemedairhs/status/1866484502601544000 erişim tarihi: 14.12.2024
[17]“Assad’s fall shows Russian military limited by Ukraine offensive”. Arab News. 10.12.2024,https://www.arabnews.com/node/2582456/world erişim tarihi: 14.12.2024
[18] Davit Kachkachishvili, “Gürcistan Cumhurbaşkanı Zurabişvili'den Avrupa Birliği'ne "Uyan Avrupa!" çağrısı”. Anadolu Ajansı. 30.11.2024, https://www.aa.com.tr/tr/dunya/gurcistan-cumhurbaskani-zurabisviliden-avrupa-birligine-uyan-avrupa-cagrisi/3409551 erişim tarihi: 14.12.2024
[19] Amos Harel,“U.S. Sees a Dramatic Change in the Middle East as New Regional Balance Tilts in Israel's Favor”. Haaretz. 13.12.2024,https://www.haaretz.com/israel-news/2024-12-13/ty-article/.premium/u-s-sees-a-dramatic-change-in-the-middle-east-as-regional-balance-tilts-in-israels-favor/00000193-bc55-d27e-ad97-bcfddfdd0000 erişim tarihi: 14.12.2024
[20]“Russia in contact with Syrian rebels, hopes to keep military bases, Interfax reports”. Reuters. 13.12.2024,https://www.reuters.com/world/middle-east/russia-contact-with-syrian-rebels-hopes-keep-military-bases-interfax-reports-2024-12-12/ erişim tarihi: 14.12.2024
[21] Ivan Diakanov,“Military bases loss in Syria will be a blow to Russia's geopolitical ambitions in Africa – ISW”. Ukrainska Pravda. 09.12.2024,https://www.pravda.com.ua/eng/news/2024/12/9/7488298/ erişim tarihi: 14.12.2024
[22] Hafız Esad döneminde Suriye terör örgütü ASALA ve terör örgütü PKK’ya büyük destek vermiştir. Ayrıca iki ülke arasında Hatay meselesi ve su sorunu da uzun zaman gündemde olmuştur. Konu hakkında detaylı bilgi için bkz. Mehmet Çimen, Milli Güvenlik stratejisi açısından Hafız Esad dönemi Türkiye-Suriye ilişkileri 1970-2000 yılları arası. Ankara: Nobel Bilimsel Eserler, 2020.
[23] Tahran Oruçoğlu, “Rusya merkezli PolitRus Analiz Merkezi Başkanı Vitali Arkov, Suriye'deki gelişmeleri gdh'a yorumladı.”. GDH Haber. 11.12.2024,https://gdh.digital/haber-139639 erişim tarihi: 14.12.2024
[24]“Son dakika haberi: TSK'dan destek istedi! Rusya Suriye'den çekiliyor”.CNN Türk. 08.12.2024,https://www.cnnturk.com/dunya/son-dakika-haberi-tskdan-destek-istedi-rusya-suriyeden-cekiliyor-2199495 erişim tarihi: 14.12.2024
[25] Dimitar Bechev,“What Does Regime Change in Syria Mean for Russian-Turkish Relations?”. Carnegie Politika. 13.12.2024,https://carnegieendowment.org/russia-eurasia/politika/2024/12/syria-russia-turkiye-relationships?lang=en erişim tarihi: 14.12.2024
[26] Alexander Cornweel,“US will remain in eastern Syria and seek to prevent IS resurgence, Pentagon says”. Reuters. 08.12.2024,https://www.reuters.com/world/middle-east/us-will-remain-eastern-syria-seek-prevent-is-resurgence-pentagon-says-2024-12-08/
[27] PKK terör örgütü hakkında detaylı bilgi için bk. Çınar Özen ve Kürşad Güç, 50 Soruda PKK/PYD terör örgütü. Ankara: T. C. İçişleri Bakanlığı İç Güvenlik Stratejileri Dairesi Başkanlığı, 2022.
[28] Ümit Özdağ, Türk ordusu PKK’yı nasıl yendi? Türkiye PKK’ya nasıl teslim oluyor?/Askeri galibiyetten, siyasi mağlubiyete. Ankara: Kripto Basım Yayıncılık, 2010: 40.
[29] Hasan Atilla Uğur, Sorgu odasında APO. İstanbul: Destek Yayınları, 2022: 100-101.
[30] Emanuel Fabian, “Military officials: Israel preparing for potential strikes against Iran nuclear facilities”. Times of Israel. 12.12.2024,https://www.timesofisrael.com/liveblog_entry/military-officials-israel-preparing-for-potential-strikes-against-iran-nuclear-facilities/ erişim tarihi: 14.12.2024
[31] Eliana Fleming,“Israel and U.S. plan joint attack on Iran’s Nuclear program following Syrian airstrike success”. JFeed. 12.12.2024,https://www.jfeed.com/news-israel/soe36merişim tarihi: 14.12.2024
[32] Alexander Ward&Laurence Norman, “Trump Team Weighs Options, Including Airstrikes, to Stop Iran’s Nuclear Program”. Wall Street Journal. 13.12.2024,https://www.wsj.com/world/middle-east/trump-iran-plan-nuclear-weapons-def26f1derişim tarihi: 14.12.2024
[33] Nikki Haley [@NikkiHaley]. (2024, Aralık 13). Turkey is key to weakening Iran and ending the Russia’s war in Ukraine. Here’s how Trump can use that to his advantage. Watch now. #NikkiHaleyLive on @SIRIUSXM@Spotify@ApplePodcasts.[X; attached video]. X.https://x.com/NikkiHaley/status/1867566521750368757?t=Q_bj0aNQ6quhnokgOiHH3Q&s=08 erişim tarihi: 14.12.2024
[34] James Mackenzie&Suleiman Al-Khalidi,“Israel says its air strikes destroyed most of Syria's strategic weapons stockpiles”. Reuters. 10.12.2024,https://www.reuters.com/world/middle-east/israeli-incursion-into-syria-reaches-25-km-southwest-damascus-security-sources-2024-12-10/erişim tarihi: 14.12.2024
[35] Mick Krever,“Israel strikes Syria 480 times and seizes territory as Netanyahu pledges to change face of the Middle East”. CNN. 11.12.2024,https://edition.cnn.com/2024/12/10/middleeast/israel-syria-assad-strikes-intl/index.html erişim tarihi: 14.12.2024
[36] Muhammet Mustafa Aydoğan, “Al-Mayadeen: İsrail, Suriye'yi direnecek gücü olmayan işgal edilmiş bir toprak parçası haline getirmek istiyor. Suriye'de devasa ve yıkıcı bir savaşla karşı karşıyayız.”. GDH Haber. 10.12.2024,https://gdh.digital/haber-139468 erişim tarihi: 14.12.2024
[37] Dmitry Antonov,“Kremlin plays down blow to Russia from Assad's fall”. Reuters. 11.12.2024,https://www.reuters.com/world/europe/kremlin-plays-down-blow-russia-assads-fall-2024-12-11/erişim tarihi: 14.12.2024
[38] Konu hakkında detaylı bilgi için bk. Dr. Remzi Çetin, "Büyük İsrail", Hayal Mi? Hedef Mi?. YouTube. 21.10.2020,https://www.youtube.com/watch?v=MQm7yjJKgAw erişim tarihi: 14.12.2024
[39] Ümit Özdağ, Stratejik göç mühendisliği. Kripto Basım Yayıncılık. Ankara: Kripto Basım Yayıncılık, 2020: 41-42; Oded Yinon planı hakkında detaylı bilgi için bk. Mete Yarar ve Ceyhun Bozkurt, Mesih/Tanrı’yı kıyamete zorlamak. İstanbul: Destek Yayınları, 2020: 247-265.
[40] İsrail-Kürt ilişkileri hakkında detaylı bilgi için bk. Ümit Özdağ, “İsrail’in Kuzey Irak politikası”, Avrasya Dosyası İsrail Özel, 5(1), Ankara, 1999: 224-230.
[41] Halil İbrahim Albayrak, “İsrail Devleti’nde Ontolojik Güvenlik Kavramı ve Oded Yinon Planı’nınBölgesel Güvensizlik Açısından İncelenmesi”, Betül Karagöz Yerdelen (Ed.), 2. ULUSLARARASI HOCALI SOYKIRIMI ve BÖLGESEL GÜVENLİK SEMPOZYUMU E KİTABI , Divan Kitap, 26-27 Şubat 2018: 213.
[42] Habertürk TV, Prof. Dr. Ümit Özdağ "Normalleşmeye" Nasıl Bakıyor? | Özel Röportaj - 17 Ekim 2024. YouTube. 18.10.2024,https://www.youtube.com/watch?v=ckl5_GP7400 erişim tarihi: 14.12.2024
[43] Yazının tam metni için bk. Abdullah Ağar [@abdullahagar2]. (2024, Aralık 12). Ülkeme karşı sorumluluğumu yerine getireyim ve elimden geleni yapmaya çalışayım. Mesele sadece Suriye içinde oluşturulan sözde ‘Davut Koridoru’, ‘Bashan Oku Bölgesi’ ya da ‘İbrahim Yolu Geçişi’ değildir. [X; attached image]. X.
https://twitter.com/abdullahagar2/status/1867258407696159084
erişim tarihi: 14.12.2024
[44] Haber Global, İsrail KKTC'den Toprak Almaya Başladı! MİT Devreye Girdi! Akdeniz'de Neler Oluyor?. YouTube. 26.11.2023,https://www.youtube.com/watch?v=7P15NTx0zuo erişim tarihi: 14.12.2024
[45] Türkiye-İsrail ilişkileri hakkında detaylı bilgi için bk. Türel Yılmaz Şahin, Türkiye-İsrail yakınlaşması/Denge-Stratejik İşbirliği-Gerilim-Normalleşme. Ankara: Hattuşaş Yayıncılık, 2016.
[46] Konu hakkında detaylı bilgi için bk. Nezih Tavlaş, “Türk-İsrail güvenlik ve istihbarat ilişkileri”. Avrasya Dosyası İsrail Özel, 1(3), Ankara, 1999: 9-10.
[47] Konu hakkında detaylı bilgi için bk. Tavlaş, a.g.e., 15-20
[48] Özgür Erdemli, “İsrail’in Irak politikasına bir bakış”, Avrasya Dosyası Irak Özel, 6(3), Ankara, 2000: 232.
[49] Ofria Bengio, Türkiye-İsrail/Hayalet ittifaktan stratejik işbirliğine. Çeviren: Filiz Kaynak Dişkaya. İstanbul: IQ Kültür Sanat Yayıncılık, 2009: 150.
[50] Konu hakkında detaylı bilgi için bk. Esma Özdaşlı ve Timuçin Kodaman, Stratejik ortaklık kavramı bağlamında İsrail Azerbaycan ilişkileri. Ankara: Orion Kitabevi, 2016.
[51] “Hikmət Hacıyev İsrailin XİN başçısı ilə regional vəziyyəti müzakirə edib”. Oxu.az. 09.12.2024,https://oxu.az/siyaset/hikmet-haciyev-israilin-xin-bascisi-ile-regional-veziyyeti-muzakire-edib erişim tarihi: 14.12.2024
[52] “İsrail Prezidenti Hikmət Hacıyevi qəbul edib”. Oxu.az. 09.12.2024,https://oxu.az/dunya/israil-prezidenti-hikmet-haciyevi-qebul-edib
[53] “Azərbaycan Prezidenti Türkiyənin yaxın dəstəyi ilə Suriyada sabitlik dövrünün başlayacağına ümid edir”. APA. 10.12.2024,https://apa.az/resmi-xeber/azerbaycan-prezidenti-turkiyenin-yaxin-desteyi-ile-suriyada-sabitlik-dovrunun-baslayacagina-umid-edir-879817
[54] AIPAC’ın ABD’de en güçlü lobilerden biri olduğu ve ABD ile İsrail arasındaki ilişkiler çok kritik bir konumda olduğu bilinmektedir.
[55] “Prezident İlham Əliyev Amerika İsrail İctimai Əlaqələr Komitəsinin prezidentini və yeni seçilmiş prezidentini qəbul edib YENİLƏNİB VİDEO”.Azərtac. 11.12.2024.https://azertag.az/xeber/prezident_ilham_eliyev_amerika_israil_ictimai_elaqeler_komitesinin_prezidentini_ve_yeni_sechilmis_prezidentini_qebul_edib_yenilenib_video-3326119
[56] Vusal Hasanzadeh,“Güney Kafkasya’da Jeopolitik Mücadele ve Zengezur Koridoru”. 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü. 05.10.2023,https://21yyte.org/tr/merkezler/bolgesel-arastirma-merkezleri/guney-kafkasya-iran-pakistan-arastirmalari-merkezi/guney-kafkasya-da-jeopolitik-mucadele-ve-zengezur-koridoru#_ftnref64erişim tarihi: 14.12.2024
[57] “Azerbaijani foreign policy advisor tells i24NEWS about new era of ties with Israel”. Caliber. 07.09.2023, https://caliber.az/en/post/188958/ erişim tarihi: 14.12.2024
[58] AZTV [@aztvresmi]. (2024, Aralık 2). Türkiyə və İranı qarşıdurmaya sürükləmək arzusu: Qərb dünya müharibəsini başladır...[X; attached video]. X.
erişim tarihi: 14.12.2024
[59] Cavid Veliev,“Azerbaycan için İsrail-Filistin Çatışmasının Riskleri ve Filistin Politikası”. Kriter Dergi. 01.12.2023,https://kriterdergi.com/yazar/cavid-veliyev/azerbaycan-icin-israil-filistin-catismasinin-riskleri-ve-filistin-politikasi erişim tarihi: 14.12.2024
[60] Esma Özdaşlı, İsrail’in Orta Asya (Türkistan) Türk Cumhuriyetleri ile ilişkiler. Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık, 2020.
[61] Serhat Erkmen, Suriye Türkmenlerinin mevcut durumu ve Suriye’nin geleceğindeki rolü. ÜMRAN Stratejik Araştırmalar Merkezi. 2023,https://tr.omrandirasat.org/yay%C4%B1nlar%C4%B1m%C4%B1z/raporlar/suriye-turkmenlerinin-mevcut-durumu-ve-suriye%E2%80%99nin-gelecegindeki-rolu.html erişim tarihi: 14.12.2024; Ali Bademci, Suriye’de Türkmenler ve Bayır-Bucak. İstanbul: Ötüken Neşriyat, 2014; Ülküm Gözde Gündoğdu, Suriye iç savaşı ve Suriye Türkmenleri. Ankara: Nobel Bilimsel Eserler, 2023.
[62] APA Analytics, “TDT qlobal gücə çevrilmə yolunda: İlham Əliyevin il əvvəl dedikləri çin olur – TƏHLİL”. APA. 11.11.2022,https://apa.az/siyasi/tdt-qlobal-guce-cevrilme-yolunda-ilham-eliyevin 13-il-evvel-dedikleri-cin-olur-tehlil-732180 erişim tarihi: 14.12.2024
[63]“Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, TDT Gayriresmi Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı’nda konuştu”. TRT Avaz. 06.07.2024,https://www.trtavaz.com.tr/haber/tur/avrasyadan/disisleri-bakani-hakan-fidan-tdt-gayriresmi-disisleri-bakanlari-konseyi-toplant/668908dc8323c2e4d8881598 erişim tarihi: 14.12.2024