Lavrov bu riskler arasında terör, uyuşturucu ile ilgili suçlar ve kitle imha silahlarının yayılma riskini büyük olduğunu sıraladı. Moskova Devlet Diploması Enstitüsü öğrencileri ve akademisyenlerine hitaben konuşma gerçekleştiren Lavrov, bugün dünyada durum İkinci Dünya Savaşı dönemindeki gibi kanlı değil, ancak daha fazla ve bir o kadar ciddi riskler mevcuttur. Bu riskler arasında terör, uyuşturucuyla ilgili suçlar ve kitle imha silahlarının yayılmasına dikkat çekti.
ABD’nin neredeyse silah kontrolü alanında caydırıcılık görevi gören sistemi neredeyse tamamen yok ettiğini, nükleer silah kullanım eşiğini düşürecek adımlar attığını belirten Lavrov, “Tüm bunlara terör örgütü ve diğer grupların nükleer teknolojilere; kitle imha silahları ve kimyasal veya biyolojik diğer silahların üretimi ve kullanımına yönelik teknolojilere ulaşma çabaları da ekleniyor. Böyle bir ortamda bana kalırsa, kendi evimizin içine dönüp, başkalarının yüzüne kapıları çarpmak, ‘verdiğim ültimatomu yerine getirmediği sürece şu ülke ile bir daha görüşmeyeceğim’ demek suçtur” diyerek altını çizdi. Lavrov, uluslararası politikada şu an tam olarak da böyle bir durumun oluştuğunu belirtti ve “Sadece Rusya ve ABD ilişkilerindeki değil, aynı zamanda ABD ve Çin ilişkilerinde devam eden sorunlara bir bakın” ifadesini kullandı. Rusya’nın uzlaştırıcı konumu bulma ve çıkar dengesi arayışını desteklediğini söyleyen Bakan, “Rusya’nın dahil olduğu BDT, KGAÖ, AEB, BRICS, ŞİÖ gibi organizasyonlar tam da bunu amaçlıyor” dedi. Lavrov, BRICS ülkeleriyle beraber modern dünyanın gelişmekte olan bölgelerinin önde gelen ülkelerinin yer aldığı G20’nin kurulmasını da yeni gerçekliklerin fark edilmesi olarak değerlendirdi.
Rusya, her iki ülkenin de çıkarı için Washington ile Tahran arasında uygun koşullar yaratmaya ve doğrudan diyalog kurmayı desteklemeye hazır olduğunu belirtti. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, yaptığı konuşmada “Artık ABD ile İran arasında doğrudan bir diyaloğu desteklemeye hazırız. Her iki ülke de bununla ilgileniyorsa, böyle bir diyalog için şartlar yaratmaya hazırız” ifadesini kullandı. Bakan, “Şikayetlerinizi doğrudan dile getirmek ve yanıtları doğrudan dinlemek her zaman daha iyidir.” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanı, İran'a karşı yaptırımlar, ABD'nin İran'a karşı davranışının ve İran’ın nükleer programına ilişkin Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nın (JCPOA) bir filin porselen dükkanındaki davranışına benzer olduğunu belirtti. “JCPOA'dan çekilen Amerika Birleşik Devletleri, şimdi İran'a karşı BM tarafından uygulanan ve JCPOA’nın bitiminden sonra 2015'te iptal edilen yaptırımları tekrar iade etmenin mümkün olduğu anlaşmada öngörülen karmaşık yasal mekanizmayı kullanmak istiyor” dedi ve “Bu hayal edilemez. İran tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği için yaptırımların iade edilmesi için bir neden yok. İkincisi, ABD anlaşmadan ayrılarak JCPOA'daki haklarını çoktan kaybetti. Elbette anlıyorum ki Cumhuriyetçi Parti'nin simgesi bir fil ama dünya bir porselen dükkanı değil.” ifadesini kullandı. Bakan, zaten JCPOA kapsamı dışında kalan ABD’nin, Ekim ayında sona erecek olan İran'a yönelik silah ambargosunu uzatacak bir kararı zorlamaya çalıştığını hatırlattı. Lavrov, “İran'ın silah ticareti yaparak bölgeyi istikrarsızlaştıracağını savundular. Karar sadece iki oy aldı, geri kalanı ya karşı çıktı ya da çekimser kaldı, şimdi ABD BM Güvenlik Konseyi yaptırımlarını geri getirme çabasında.” olduğunun altını çizdi.
Kaynak: tass/sputnik
