DW Türkçe’de yer alan habere göre^[1], Avrupa Birliği Sınır ve Sahil Koruma Dairesi (Frontex) başkanı Fabrice Leggeri,  Türkiye - Yunanistan sınırına yeni sığınmacı akını olması halinde bölgede Mart ayındakine benzer gerilimler yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Leggeri, Funke Medya Grubu’na yaptığı açıklamada “kriz durumlarında” sınırda Frontex'in  bin 500 takviye polisi bulundurabileceğini belirtti. Mevcut durumda Ege Denizi, Adalar ve Türkiye - Yunanistan sınırında 600 Frontex polisi görevli. Leggeri, Türkiye'nin sığınmacılar konusunda Mart ayındaki tutumuna devam etmesi durumunda, sınırdaki polis sayısını artırabileceklerini kaydetti.

Bir ayda 3 kat artış

Frontex Mayıs ayı raporuna göre, sadece Mayıs ayında Avrupa'daki ana göçmen yollarında 4 bin 300 izinsiz sınır geçişi yapıldığı belirtildi. Bu sayı Nisan ayına göre üç kat artış olduğunu gösteriyor.

2016 yılında AB ile Türkiye arasında yapılan 18 Mart Mutabakatı  kapsamında AB sınırlarına yönelik göçte büyük oranda azalma görüldü. Öyle ki Frontex’in verdiği bilgiye göre, 2016 yılının Nisan ayında Mart ayına göre, Yunanistan’a yönelik yasadışı göç % 90 azalmış; İtalya'ya yönelik olan ise % 13 azalmıştı^[2]. Bu rakamlar üzerinden ortalama sayı %50 oranında düşüş meydana gelmişti.

Bu bilgiler üzerinden bir değerlendirme yapmak gerekirse, geçtiğimiz Mart ayı başında meydana gelen ve bir süre hem AB’nin hem de Türkiye’nin gündemini meşgul eden bu sorunun koronavirüs nedeniyle üstü kapatıldı ve sorun çözülmedi. Sorunun yeniden patlak vermesi ise olağan bir sonuç olarak karşımızda. Sorunun temel kaynağı ise özellikle Suriyelilerden kaynaklanan göçün yükünü Türkiye’nin omuzlarına bindirmesi olarak görülebilir. Bu yükün paylaşılmaması ise krizin devamlılığı konusunda oldukça etkili olacaktır. Zira bir yandan Türkiye’nin sınırları içindeki yaklaşık 3 milyon 600 bin geçici koruma altında Suriyeli’nin bulunması ve diğer yandan hemen yanı başımızda, İdlib sınırında yığılan ve göç tehdidi oluşturan Suriyelilerin yer alması Türkiye’yi adeta kıskaca almış durumdadır.  Bu nedenlerden ötürü, Yunanistan sınırında yeniden patlak vermek üzere olan krizin Mart ayındaki halini almaması için yetkililerin çözüm odaklı politikalara yönelmesi her iki taraf için de faydalı olacaktır.

Kaynak: DW, Andrey V. Rybakov, Daniil A. Kvon, Migratory crisis in the European Union: Origin, Characteristics and Measures for Countering it, Artículo de investigación, /Vol. 8 Núm. 21: 14-22/ July- August 2019

^[1] Türkiye-Yunanistan sınırındaki sığınmacı sayısı artıyor, https://www.dw.com/tr/t%C3%BCrkiye-yunanistan-s%C4%B1n%C4%B1r%C4%B1ndaki-s%C4%B1%C4%9F%C4%B1nmac%C4%B1-say%C4%B1s%C4%B1-art%C4%B1yor/a-53809010, Erişim Tarihi: 15.06.2020

^[2] Andrey V. Rybakov, Daniil A. Kvon, Migratory crisis in the European Union: Origin, Characteristics and Measures for Countering it, Artículo de investigación, /Vol. 8 Núm. 21: 14-22/ July- August 2019, p. 20