ABD'nin 2001'den buyana gerçekleştirdiği 500 insansız uçak saldırısında 3.674 kişi öldürüldü

2001'deki 11 Eylül saldırıları sonrasında ABD'nin terörle küresel savaş stratejisi kapsamında ABD Başkanının özel izni ve direktifiyle tehdit ve hedef olarak görülen teröristlere sadece Afganistan ve Irak'la sınırlı kalmayan dünyanın neresinde tespit edilirlerse edilsinler teröristlere saldırılmasını öngören hedef odaklı operasyonların (targeted killings) sayısı 500'e ulaştı. 2001'den buyana esas savaş bölgeler olan Afganistan ve Irak dışında yani Pakistan, Yemen ve Somali'de insansız uçaklarla gerçekleştirilen 500 saldırıda 21 Kasım 2014 itibariyla yaklaşık 3.674 kişinin öldürüldüğü (bunların 473'ü sivil) açıklandı. Bu 500 saldırdan 50'sinin emri Başkan Bush, diğer 450'sinin emri ise Başkan Obama tarafından verilmiş. 500 saldırının 388'i Pakistan'da, 90 civarındaki Yemen'de, 20'ye yakını ise Somali'de gerçekleşirilmiş. ***********YORUM********** İşte ABD'nin terörle mücadelesi. Başkanlar değişti ama strateji değişmedi. ABD'ye, çıkarlarına ve Amerikan vatandaşlarına tehdit oluşturan terör örgütleriyle işte böyle mücadele ediyorlar. Başkan Bush'un 2002'de söylediği "teröristler dünyanın neresinde olursa olsun hangi inde saklanıyorsa saklansın arayıp bulup cezalandıracağız" sözü kendisinden sonraki Başkan Obama tarafından da harfiyen uygulandı. Teröristlerle görüşmeyi ve müzakereyi akıllarından bile geçirmediler (zaten Amerikan kanunlarına göre yasaktır) teröristlere dünyayı dar edecek ve kafalarını kaldırmalarına izin vermeyecek şekilde yoğun saldırı altında tuttular. Ama aynı ABD kendisine tehdit oluşturmayan terör örgütleri (PKK gibi) için aynı şeyi düşünmedi ve bu tür terör örgütleriyle mücadele eden ülkelere sorunu siyasi yollardan yani görüşerek, müzakere ederek halledin dayatmasında bulunuyordu. Nitekim Türkiye'de de iktidar partisi 2008'le birlikte açıkça bu telkinlere uydu, açılım politikalarını başlattı ve 2012 sonunda askeri anlamda yeniden dağılma noktasına gelmiş terör örgütü PKK çözüm süreci denen yalanlar manzumesinin yarattığı ortamla bugün maalesef doğu ve güneydoğuda kendi kamu düzenini hayata geçirme serbestine ulaştı. Çünkü AKP iktidarına telkin edilen yöntem terörle mücadele değil direniş/isyancı örgütlerle mücadele yöntemiydi. Fark var mı derseniz, Türkiye'de olup bitenler farkı yeterince gösteriyor.