Beyaz Saray'dan PKK TÖ saldırıları ve TSK operasyonlarına ilişkin skandal tanımlama

Beyaz Saray sözcüsü Josh Earnest 30 Temmuz 2015 tarihindeki günlük basın brifingide Türkiye'nin sınır ötesi operasyonlarına ilişkin soruları cevaplarken PKK terör örgütünün son terör saldırıları ve hemen sonrasında gelen TSK'nın sınır ötesi operasyonlarını bir cümlede değerlendirdi ancak skandal denebilecek bir ifade kullandı. Sözcü Earnest'in ifadesinin çevirisi aynen şu şekilde: "TÜRKLERLE BİR KISIM KÜRTLER ARASINDA DEVAM EDEN ÇATIŞMALARLA ilgili soruya gelince; Türkiye birkaç yıldır barışçıl bir çözüm süreci uyguluyordu, biz onları buna devam etmeleri için cesaretlendiriyoruz." **********Beyaz Saray sözcülüğü önemli bir makamdır ve Amerikan Başkanının görüşlerini yansıtır. Daha önceki açıklamalarında PKK'yı bir terör örgütü olarak kabul ettiklerini, Türkiye'nin PKK'nın terör saldırılarına karşı yaptığı operasyonları kendini savunma hakkı olarak gördüklerini söylemiş olabilir. Ama bu son açıklaması skandaldır. Türklerin bir kısım Kürtlerle çatışma halinde olduklarını söylemesi bütün önceki doğru ifadelerini sıfırlamıştır. Aslında ABD'li yetkililer de çok iyi bilmektedir ki PKK Kürtlerin bir kısmı değildir ve Türklerle bir kısım Kürtler arasında çatışma falan yoktur. Zaten PKK terör örgütü 30 yıldır bir kısım vatandaşlarımızı kandırıp devlete karşı ayaklandırmak istemiş, zaman zaman provokasyonlarla Türkleri ve Kürtleri karşı karşıya getirmek istemiştir ama bunu başaramamıştır. Beyaz Saray sözcüsü kendi ülkesinin de terör örgütü olarak kabul ettiği PKK'yı bir kısım Kürtler ya da Türkiye'deki Kürt kökenli Türk vatandaşlarının temsilcisi gibi gördükleri algısı veren bu ifadeyi mutlaka düzeltmelidir. Türk Dışişleri de mutlaka bu ifadeye açıklama istemelidir. Çünkü PKK hiçbir zaman Türkiye'deki Kürtlerin temsilcisi ve bir parçası olmamıştır. Terör örgütünün elemanlarının kökenine bakıldığında da bu apaçık ortadır. Türk medyasına yansımayan bu ifadeler Türk hükümeti ve TSK tarafından yakından izlenmeli, İncirlik Mutabakatı gibi yazılı olmayan ucu açık angajmalarla kimlerle işbirliği yapacaklarını iyi bilmelidir. (Ama yabancıların zaten istedikleri bir durum olan ve PKK'nın Kürtlerin temsilcisi olduğu algısınının çözüm süreci denen PKK kurgusuyla oluşurulduğunu ve AKP hükümetinin bu konuda büyük hata yaptığını da belirtmeliyiz.)