Çözüm sürecinin "ÜÇÜNCÜ GÖZ" provasının Cizre'de yapılması ve Cizre'nin özerkliğinin tanınması!

Cizre'deki olaylar ve HDP'nin dayatmaları Cizre'deki özerkliğin resmen tanınmasına doğru gidiyor. Nasıl mı? İşte haber ve yorumu: HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Cizre’de meydana gelen olayların provokasyon olduğunu ileri sürdü, bunların durması ve çözüm sürecinin selameti için ’gözlemci heyeti’ oluşturulması gerektiğini söyledi. Kaplan, "Çözüm sürecini en çok zorlayacak nokta Cizre’dir. Daha önce de söylemiştik. Cizre’de yabancı ajanlara, provokatörlere meydanı bırakmamak lazım" dedi. "Çocuk ölümlerinin arkasından dün gece yine Cizre’de yaşanan olaylar hep provokasyon kavramını ortaya getiriyor. Ama bu güç güvenlik güçlerinin içinde mi, başka güçler mi, yoksa dışarıdan başka güçler mi geldi. Böyle bir durum karşısında acil olarak bağımsız heyetin Cizre’de daha vahim olaylar olmadan oluşturulması gerekir. Farklı yabancı ajanların da olabileceği ihtimali gözetlenerek Irak ve Suriye’deki çatışmalarda dikkate alınarak her türlü unsurun ve tahrikin provokasyon da olabileceği dikkate alınarak çözüm sürecinin selameti açısından çok hızlı bir şekilde bağımsız, tarafsız bir gözlemci heyetin kurulması gerekir. Bu kurulun derhal Cizre’ye giderek çalışma yapması lazım." (http://www.gazetevatan.com/kaplan-cizre-de-bagimsiz-heyet-kurulmali--718158-gundem/) **********YORUM********* PKK/KCK'nin siyasetteki uzantısı olan ve İmralı'yla posta alışverişinden sorumlu tutulan HDP PKK/KCK dayatmalarını hükümete empoze etmeye devam ediyor. Daha dün adeta hükümet adına açıklama yaparak hükümetin Cizre'deki olayları nasıl soruşturması gerektiğini dikte eden HDP heyetinden sonra HDP'li Kaplan'ın bugünkü açıklaması PKK/KCK/Öcalan'ın Cizre'de nasıl bir oyun peşinde olduklarını deşifre ediyor. Kaplan'ın Cizre'deki olayları tarafsız bir gözlemci heyetinin araştırmasını istemesi çözüm sürecinde gündeme gelen üçüncü göz dayatmasını akla getirdi. Her ne kadar PKK/KCK çözüm süreci için yabancılardan oluşan bir üçüncü göz istese de hükümet kamuoyu tepkisini yumuşatmak için akil insanlardan oluşacak bir gözlemci grubuna ya da üçüncü göze sıcak bakalılabileceği sinyalini vermişti. İşte PKK/KCK'nın özerklik için pilot yer olarak seçtiği Cizre'de bir türlü önü alınamayan çatışma ve ölümlere yönelik olarak HDP'nin dayatmaları üçüncü gözün ilk provası olmaya aday. CİZRE'NİN AYNI KOBANİ GİBİ ÇÖZÜM SÜRECİNİN DEVAMI İÇİN VAZGEÇİLMEZ BİR ŞART OLARAK OLARAK HÜKÜMETİN ÖNÜNE KONULMAKTA OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ. Gerek dünkü HDP İmralı heyetinin gerekse Kaplan'ın bugünkü açıklamalarında bu dikte edilmektedir. Hükümet hemen Cizre'ye tarafsız bir heyet göndermeyecektir ama PKK/KCK da oradaki olayları devam ettirecek ve tarafsız heyetin (üçüncü göz) Cizre'ye gitmesini dayatacaktır. Aslında şu anda Cizre'deki olaylarla ilgili HDP-hükümet görüşmeleri bu yola girildiğini de göstermektedir. Sanki devlet ve hükümet Cizre'den hiçbir bilgi alamıyormuş, ne yapılması gerektiğini, nasıl soruturma yapılacağını nasıl bilgi toplanacağını bilmiyormuş gibi HDP'liler hükümete bilgi veriyor, neler yapılması gerektiğini bildiriyor, açıklamalarınızdan rahatsız oluyoruz diye uyarı veriyorlar. Görünen o ki hükümet de kan akmasın, analar ağlamasın, Cizre'yi halledelim çözüm sürecinin önü açılsın diyerek tarafsız gözlem heyeti (üçüncü göz) uygulamasına izin vermek zorunda kalacaktır. Üçüncü göz uygulamasının Cizre'de gerçekleştirilmesiyle birlikte de çözüm süreci denilen kurguda da üçüncü göz uygulamasına geçmek için kamuoyu (bakın üçüncü göz Cizre'ye gitti, ülke bölünmedi gibi hamasi laflarla) alıştırılmış olacaktır. BUNUN GERÇEKLEŞMESİ HALİNDE CİZRE'DEKİ ÖZERKLİK DE RESMEN TANINMIŞ OLACAKTIR. Böylece PKK/KCK önemli çözüm süreci kapsamında nihai hedefine doğru önemli bir kazanım daha elde etmiş olacaktır. Dananın kuyruğu kopmak üzere.. Dananın kimde kalacağını Demirtaş açıklamıştı.