Kremlin’den Ayrılıkçı Fikirlere Sınırlama…

RF Devlet Başkanı Vladimir Putin, Aralık ayı başlarında Moskova Devlet Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi’nde öğrencilerle yaptığı toplantıda; Rusya Federasyonu’na yönelik bölünme senaryolarını gündeme getirerek anayasayı ihlal edenlerin sorumlu tutulmalarını istedi. Putin, RF Anayasası’nın devlete ülkenin toprak bütünlüğünü koruma görevi verdiğini, federasyonun parçalanması yönündeki her türlü ifadenin anayasaya aykırılık oluşturduğunu, bu tür ifadeleri kullananların ya ciddi kişiler olmadıklarını ya da diğer devletlerin çıkarlarına hizmet ettiklerini, devletin ülkenin her bir köşesini koruması gerektiğini belirtti. Putin, yetkililerin ayrılıkçı beyanatlara daima karşı koyması gerektiğini, bu tür konuların göz ardı edilemeyeceğini, sözlere her zaman eylemlerden daha fazla ancak orantılı tepki vermeleri gerektiğini, devletin tepkilerinin yasal karşılığının profesyonel hukukçular tarafından belirlenip parlamento tarafından onaylanacağını ifade etti. Ekim ayına Rusya Komünist Partisi lideri Gennadi Zuganov parti kongresinde yaptığı konuşmada Rusya Federasyonu’nun bölünmesi çağrılarının “Emperyal Batı”dan esinlendiğini ve bu tür çağrılarda bulunanların hapis cezasına çarptırılması gerektiğini belirtmişti. Zuganov, Rusya’nın yeni bir sömürgecilik dalgası ve ülkenin halkları ve etnik grupları arasında ihtilaf çıkarılması şeklinde büyük bir planla karşı karşıya kaldığını ileri sürmüştü. (http://rt.com/politics/russia-putin-breakup-constitution-648/) Sovyetler Birliği’nin dağılmasını yüzyılın en büyük jeopolitik felaketi olarak gören Vladimir Putin, 1990’lı yıllarda Kafkasya’da alevlenen ayrılıkçı hareketi demir yumrukla bastırmıştı. Rusya Federasyonu, ilk on yılın kaotik dönemini geride bırakarak, Putin’le birlikte uluslararası alanda enerji, nükleer proliferasyon, hammadde, savunma sanayii ve güvenlik konularında yeniden sözü dinlenir bir aktör haline geldi. Böyle bir uluslararası ortamda Moskova ile baş edemeyen Rusya’nın hasımlarının gözlerini ülkenin en zayıf halkası olan farklı etnik temellerden gelen cumhuriyetlerin ayrılma taleplerine dikmesi muhtemel görülmektedir. Dolayısıyla Kremlin’in içerde filizlenecek ayrılıkçı fikirleri olgunlaşmadan ortadan kaldırmayı, böylece federasyon halklarının dış müdahalelere alet olmalarını önlemeyi hedeflediği değerlendirilmektedir.