Rusya, NATO’ya karşı pozisyonunun yenileyecek!

Rusya, yeni askeri savunma planlamasında NATO’nun Avrupa’daki güçlendirilmiş mevcudiyetini dikkate alacak. Rusya’nın NATO nezdindeki daimi temsilcisi Aleksandr Gruşko Kommersant gazetesine verdiği beyanatta; ittifak kuvvetlerinin daha güçlü yapılanmasının Rus askeri stratejistleri tarafından dikkate alınacağını, NATO’nun bu gerçeği gözardı edemeyeceğini, belirtti. Gruşko, ittifakın “doğu kanadı”nın güçlendirilmesi kararının ve NATO’nun 1 numaralı düşmanını karşı Soğuk Savaş pozisyonuna dönüşünün uzun erimli siyasi yansımaları olacağını söyledi. Gruşko, NATO’nun kendisine yönelik ciddi bir tehdit olmamasına karşı ittifakın Ukrayna’daki krizi askeri yönden güçlenmesi ve Soğuk Savaş dönemindeki gibi ittifakın Avrupa’daki başlıca rolü olan bölgesel savaşlara odaklanması için gerekçe olarak kullandığını söyledi. Anılan, NATO’nun Afganistan misyonunu tamamladıktan sonra önemli bir işi kalmayınca yeni görev alanları keşfetme arayışına girdiğini, Ukrayna’daki olaylar patlak vermeden önce, Uluslararası Güvenlik Destek Gücü (ISAF)’nün büyük bir ülkedeki eğitim sahasından mahrum kalmasını telafi için askeri tatbikatların arttırılması konusunun tartışıldığını belirtti. Gruşko, Rusya-NATO işbirliğindeki kesintinin küresel ve bölgesel güvenlik üzerinde anlaşmazlık etkisi yapacağı uyarısında bulundu. Adıgeçen, NATO-Rusya Konseyi kapsamındaki uygulamaya dönük işbirliği projelerinin durdurulması kararının kendilerine ait olmadığını, ülkesinin NATO ile sadece şekli olarak değil, tüm Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliği için ortaklık yaptığını vurguladı. (http://en.ria.ru/military_news/20141105/195121973/Russia-Pledges-to-Build-Up-Defenses-as-NATO-Seeks-to-Apply.html) Rus devlet adamları, Varşova Paktı’nın lağvedilmesine paralel olarak NATO’nun da kendisini feshedeceğine inanmaktaydı. Ancak bu beklentileri kısa sürede boşa çıkmıştı. O dönemden itibaren NATO’nun kimi stratejileri, Rusya ve Batı arasındaki ilişkilerde işbirliğinin yanında anlaşmazlık noktası olarak ortaya çıktı. NATO’nun Bosna ve Kosova müdahaleleri, Sovyet sonrası coğrafyada genişlemesi ve özellikle ABD’nin küresel gücünün bir aygıtı olarak kullanıldığı kanaati Moskova’nın bugün NATO’ya yönelik tutumunu belirleyen başlıca gerekçelerdir. Bu düşüncenin kısa vadede değişmesi kolay olmamakla birlikte, NATO-Rusya Konseyi faaliyetlerinin yeniden başlatılması, başta terörle mücadele olmak üzere ortak eylem alanlarının arttırılması ve Rusya’nın lider olduğu Ortak Savunma Anlaşması Örgütü ile NATO arasında bağlantı kurularak geliştirilmesinin gerginliği yumuşatabileceği değerlendirilmektedir.