29 Nisan 2025
21YYTE.ORG Fikir Tankı Rusya Üzerindeki Baskıyı Arttırın

Rusya Üzerindeki Baskıyı Arttırın

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Senaryo çok tanıdık geliyor.Rus yanlısı bir milis grup bölgesel Parlamentoyu ele geçiriyor, bağımsız bir cumhuriyet ilan ederek halk oylaması çağrısında bulunuyor.Kırım’da mart ayında gerçekleşen olaylardan tek farkı, Doğu Ukrayna’daki Donetsk’te bir mizansen düzenlenmiş olması. Ancak bu sefer oyunun sonunda Ukrayna’nın küçülüp Rusya’nın genişleyip genişlemeyeceği hâlâ ucu açık bir soru. Kimilerine göre Kırım krizi ile Rusya yeniden gücüne kavuştu. Rusya’nın uzun süredir askerî harcamalarını artırdığı ve sık sık askerî tatbikatlarda bulunduğu bilinen bir gerçek. Ayrıca ülkenin komşularına karşı silah kullanmaya hazır olduğu da Gürcistan savaşından sonra yeni bir şey değil. Krizin temel olarak ortaya çıkarttığı sonuç, Avrupa’nın göreceli zayıflığıdır. Kriz yorgunu Avrupa, Vladimir Putin’in genişleme politikasıyla ciddi bir şekilde yüzleşmek konusunda henüz fikir birliğine varabilmiş değil. İngiltere, Londra’nın finans merkezi olması rolü üzerinden sızlanıyor, Almanya Rusya ile büyük ticari ilişkisine özen gösteriyor, Fransa ise hâlâ iki savaş gemisi satışını iptal etme konusunda tereddütlü. Putin komşu bir ülkeye karşı silah toplarken AB daha Rusya’ya silah temin etmeyi durdurmaya bile karar veremedi. Şiddete maruz kalan ve bazıları öldürülen göstericiler, Kiev Bağımsızlık Meydanı’nda dört ay boyunca, ülkelerinin AB’ye katılacağı bir gelecek hayaliyle direndi. Avrupa Birliği ise bu güvene karşılık; biraz mali destek, Rus yöneticilere seyahat kısıtlaması ve bankadaki varlıklarının dondurulması dışında bir cevap verebilmiş değil. Avrupa’nın pek çok başkentindeki hesaplar kendi kırılgan ekonomilerini tehdit etmeyecek şekilde dikkatlice yapılıyor görünüyor. Bu hesaplar eğer Rusya bir dizi ayaklanma sonrası daha büyük bir bölgede hak iddia ederse gerçekten çok başarısız olacak. Endişe verici gelişmeler ne yazık ki yalnızca Donetsk’te değil. Kharkiv ve Lugansk şehirlerinde de Rus desteği aldığı anlaşılan göstericiler hükûmet binalarını ele geçirerek Moskova ile müttefik olma talebinde bulundu. Rusya ile birlik olma yolunda görünen ayrılıkçı Transdinyester Cumhuriyeti de uzlaşmazlığa çözüm bulmak için Ruslarla diplomatik görüşme girişiminde bulundu. AB bu eğilimlere karşı sert bir şekilde harekete geçmeli ve en hassas noktadan, Rus enerji sektöründen vurmalı. Vladimir Putin, geniş çaplı yolsuzluklara ve yapısal reformların eksikliğine rağmen Rusya ekonomisini ayakta tutabiliyorsa bunu, gaz ve petrolden gelen ihracat gelirleriyle yapıyor. Bu yaptırımlar elbette ki Rus gazına bağımlı AB ülkelerini acıtacaktır ve büyük bir Avrupa dayanışması gerektirecektir. Ancak AB kendisine bir barış projesi demeye devam etmek istiyorsa Avrupalı komşuları askerî olarak tehdit edilirken bunun maliyetini hesaplamaya kalkışmamalı. (Kaynak: Expressen, İsveç,08 Nisan 2014)
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *