Türkiye'nin Şanghay Aşkı Kısa Sürdü

11 Eylül'de Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de başlayan ve bugün de devam eden 14. ŞİÖ Devlet Başkanları Zirvesi'ne üye ülkelerin yanı sıra gözlemci ve diyalog ortağı ülkeler de katıldı. Önemli görüşmelerin yapıldığı ve üyelik adımlarının atıldığı zirvede ise diyalog ortağı olan Türkiye'den katılım gerçekleşmedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde ŞİÖ üyeliği ve Çin'den füze sistemi alımı ülke gündemini uzun süre işgal etmişti. Örgüte üyelikle ilgili olarak 2011'de diyalog ortaklığı başvurusu yapıldı, 2012 Pekin Devlet Başkanları Zirvesi'nde ise Türkiye'nin başvurusu kabul edildi ve Nisan 2013'te Türk Dışişleri ve ŞİÖ Genel Sekreterliğinin imzalarıyla Türkiye ŞİÖ diyalog ortağı oldu. Bu dönemle birlikte -örgüt biçimleri aynı olmamasına rağmen- ŞİÖ ülke gündeminde AB alternatifi olarak tartışılmıştı. ŞİÖ ile ilişkilerine büyük önem vermesi beklenen Türkiye'nin Duşanbe'deki zirvede yer almayışı ise büyük şaşkınlık yarattı. Örgütün -Hindistan, Pakistan ve İran üyelikleriyle- genişlemesinin görüşüldüğü devlet başkanları zirvesine Türkiye cumhurbaşkanı veya başbakanı yer almadı. Türkiye cumhurbaşkanlığı, başbakanlığı ve dışişleri bakanlığının resmi sitelerinden ise ŞİÖ zirvesine dair bir açıklama gelmedi. ŞİÖ üyeliğinin tartışıldığı dönemde ise bazı uzmanlar bu hamleyi "ciddiye alınmayacak bir blöf" olarak değerlendirmiş ve geleceği olmayacağını belirtmişti. Sürecin ardından ABD'den Türkiye'ye daha ucuz maliyette füze sistemi satımı gerçekleşmemesi ve AB üyeliğinde ilerleme sağlanmaması ile birlikte gelen eleştiriler ŞİÖ blöfünün başarısız olduğu şeklindeydi. Bugün itibariyle Türkiye'den Duşanbe'deki büyük öneme sahip olan bu zirveye bir katılımın gerçekleşmemesi yapılan blöf eleştirisini güçlendirmiştir.