Ukrayna’nın Batı ile Bütünleşme Politikasının Sonuçları

Ukrayna’nın yeni yönetimi önümüzdeki günlerde Yanukoniç’in imzalamaktan vazgeçtiği AB ile Ortaklık ve Serbest Ticaret Anlaşmasını imzalayacağını ve eski Sovyet ülkelerinin çoğunun yer aldığı Bağımsız Devletler Topluluğundan ayrılacağını hedeflemektedir. AB ile Ortaklık ve Serbest Ticaret Anlaşmasının imzalanması, Ukrayna’nın AB üyesi olmayacağını anlamına gelmekle birlikte, ilerleyen yıllarda ise NATO ile de yakın ilişki içerisine girecektir. AB ile Ortaklık ve Serbest Ticaret Anlaşmasının imzalanması durumda ekonomik olarak özellikle Almanya’yı olmak üzere krizde olan AB’yi rahatlatacak olan Ukrayna, ülkesine girecek Avrupa mallarıyla rekabet edemeyecek olan Ukrayna üretimi ve sanayisi ağır darbe alacaktır. Ukrayna mallarının sadece Rusya’da talep bulduğunu göz önünde bulundurursak ve Ukrayna’nın Ortaklık Anlaşmasını imzalaması durumunda Rusya’nın Ukrayna mallarının ülkeye girmesini engellemesi, Ukrayna’nın ekonomik olarak iflas etmesine neden olacaktır. Dış ticaretinin %85’ini Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleriyle yapan Ukrayna için yeni yaptırımlar getirilecektir. Kiev’in daha önceci yönetimlerinden farklı olarak Batı ile Rusya arasında denge politikasından vazgeçmesi, Kırım’ın ayrılması, Ukrayna’nın diğer Rusya yanlısı bölgelerin ilerleyen yıllarda Moskova’nın teklif edeceği ekonomik yardımlar karşısında Ukrayna’dan ayrılmalarının önünü açacaktır. Rusya’nın doğalgaz fiyatlarında indirime ditmeyerek Kiev yönetiminin ülkesini ekonomik ve siyasi sorunlarla karşı karşıya kalmasını sağlayacaktır. Kendi içinde ekonomik sorunlar yaşayan ve giderek iç harcamalarını kısıtlayan Batı ülkeleri Ukrayna’nın ekonomik krizine çare olamayacaklar. IMF’in ağır şartlarını kabul etmek zorunda kalacak olan Ukrayna, ülkenin bitmeyen krizlere sürüklenmesine neden olacaktır.