
Siyaset uzmanları, önümüzdeki ay yapılacak olan Mısır cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, çehresi dün şekillenen yeni cumhurbaşkanlığı yarışının iki kişi arasında geçeceğini belirtiyorlar: Eski Savunma Bakanı General Abdülfettah el Sisi ve Mısır Halk Akımının kurucusu Hamdin Sabahi. Bu, bu iki kişiden birinin, son dönemde yaşanan olayların doğurduğu başta siyasi olmak üzere birçok zorlukla karşı karşıya kalacağı anlamına geliyor.
Birçok uzman el Vatan’a, seçilecek cumhurbaşkanının karşılaşacağı zor dosyalardan en önemlilerinin İran ve Türkiye dosyaları olacağını açıkladı. Çünkü İhvan cemaatine mensup devrik Cumhurbaşkanı Muhammet Mursi’nin kısa süreli iktidar dönemi, bu iki dosyada yeni izler bırakmış ve belki de daha çok karışıklık yaratmıştır.
Mısır-İran ilişkileri hususunda Kahire’deki Doğu Bölgesel ve Stratejik Araştırma Merkezi Müdürü Mustafa el Labbad, Şii ve Sünni mezhepleri arasındaki farklılığa rağmen Mısır’da Müslüman Kardeşler cemaatinin iktidara gelmesinin İran için önemli olduğuna işaret etti. Zira Labbad’a göre bu husus, siyasi İslam hâkimiyetinin anlaşılır bir durum ve İran’dan başka ülkelere de uzanan bir proje hâline geldiğini gösterir. Liberal veya solcu güçlerin Mısır’da iktidarı ele geçirmesi, İran ile ilişkilerin düzelmesine yol açmayabilir. Zira siyasi İslam, İran ile daha iyi ilişki kurma konusuna önem veren yegâne güçtür.
Selefi Davet’in Başkan Yardımcısı Yasir Berahmi, olası bir Mısır-İran yakınlaşması konusunda uyardı. Berhami şu değerlendirmede bulundu: “Şiiliğin yayılması için en önemli kapı turizmdir. Nitekim İranlı turistlerin ülkeye girişini düzenlemek için Mısır, İran ile birçok anlaşmaya imza attı.” Diğer taraftan Mısır Vakıflar Bakanlığı eski Müsteşarı Dr. Salim Abdülcelil “Şii düşüncesinin Mısır’da yayılmasının, kabul edilemez bir durum olarak kalacağını” vurguladı.
Mısır-Türkiye ilişkileri konusunda el Ahram Siyaset ve Stratejik Araştırmalar Merkezi araştırmacısı Muhammet Abdülkadir Halil, “İhvan ve Mursi iktidarı döneminde -bu dönemin bir yılı geçmemesine rağmen- Türkiye’deki AK Partili İslamcı mevkidaşlarıyla bir yakınlaşma yaşanmıştır. Ancak 30 Haziran ayaklanmasından ve Mursi’nin 3 Temmuz’da azledilişinden sonra ilişkiler çok kötüleşmiştir. Türkiye, Mısır’a en çok muhalefet eden ülkelerden biri olarak ortaya çıkmıştır. Geçen kasım ayında her iki devletin de karşılıklı olarak diğer tarafın büyükelçilerini “istenmeyen kişi” olarak kabul etmesinden sonra diplomatik ilişkilerin seviyesi düşürülmüş oldu. Bu da iki ülke arasındaki ilişkilerin, yeni Mısır cumhurbaşkanı için bir zorluk oluşturacağı anlamına gelir.” dedi.
(Kaynak:Hani Zayid,El Vatan,Suudi Arabistan,21 Nisan 2014)
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *