2010 IRAK GENEL SEÇİMİNE KATILAN OLUŞUMLAR VE KÜRT UNSURLARIN DEĞERLENDİRMESİ


2010 IRAK GENEL SEÇİMİNE KATILAN OLUŞUMLAR VE KÜRT UNSURLARIN DEĞERLENDİRMESİ

7 Mart 2010 tarihinde gerçekleştirilen ve üzerinden yaklaşık iki hafta geçmesine rağmen resmi sonuçları açıklanmayan Irak Genel Seçiminde 325 sandalyeli meclis için toplam 6200 aday yarıştı.

Adayların içinde bulunduğu oluşumlar dikkate alındığında mücadelenin bazı oluşumlar arasında cereyan ettiği görülmektedir. Bu noktada mevcut başbakan Nuri el-Maliki'nin lideri olduğu Kanun Devleti Oluşumu, eski başbakanlardan İyad Allavi'nin lideri olduğu El-Irakiye Oluşumu, Irak İslam Yüksek Konseyi ve Mukteda el-Sadr grubunun öncülüğündeki Irak Ulusal İttifakı ve KDP-KYB öncülüğündeki Kürdistan Listesi oluşumu ön plana çıkan unsurlardır.

Irak Yüksek Seçim Komisyonu'nun sürekli yenilediği resmi olmayan sonuçlarla birlikte seçimin olası neticeleri daha da belirginleşmeye başlamıştır. Maliki liderliğindeki merkeziyetçi-milliyetçi bir çizgiye sahip, içinde Şii-Sünni-Kürt-Türkmen unsurları da barındıran Kanun Devleti oluşumunun Babil, Bağdat, Basra, Kerbela, Mutanna, Necef ve Vasit vilayetlerinde birinci sırada yer aldığı görülmektedir. Seçim öncesi analizlerde olduğu gibi seçimin en güçlü adaylarından İyad Allavi liderliğindeki El-Irakiye oluşumu ise şu an itibariyle Anbar, Diyala, Kerkük, Musul ve Selahaddin vilayetlerinde birinci sırada bulunmaktadır. El Hekim ve Sadr grubu öncülüğündeki Irak Ulusal İttifakı ise Kadisiye, Miysan ve Zikar vilayetlerinde birinci durumdadır. KDP-KYB ve irili ufaklı diğer parti ve gruplardan müteşekkil Kürdistan Listesi ise ülkenin kuzeyindeki Duhok, Erbil ve Süleymaniye vilayetlerindeki mutat üstünlüğünü muhafaza etmektedir.

İçinde Türkmen Liberaller Cemiyeti, Erbil Türkmen Listesi ve Irak Türkmen Kardeşlik Partisi gibi grupları da barındıran Kürdistan Listesinin şu an itibariyle almış olduğu oy oranları dikkate alındığında ülkenin etnik temelli ayrışması doğrultusunda başı çektiği tescillenmektedir. Ülkenin kuzeyindeki Bölgesel Kürt Yönetimini meydana getiren Erbil, Duhok ve Süleymaniye'deki oy dağılımına baktığımızda özellikle KDP'nin etkin olduğu Duhok vilayetinde oyların ezici çoğunlu Kürdistan Listesi'nin olurken, 2009 Yerel Seçimleri itibariyle siyaset sahnesine çıkan Novşirvan Mustafa liderliğindeki Goran (Değişim) Hareketi KYB'nin etkili olduğu Süleymaniye vilayetinde yine yüksek bir oy oranı elde etmiştir. Goran Hareketi'nden tek bir ismin Süleymaniye'deki oyların en fazlasını açık ara farkla elde etmiş olması Celal Talabani sonrası KYB'yi ve dolaylı olarak KYB-KDP birlikteliğini zorlayacak bir unsur olarak görünmektedir. KDP'nin kalesi olarak bilinen Duhok ve Bölgesel Yönetimin başkenti konumundaki Erbil vilayetlerinde Kürdistan Listesi'nin açık farkla önde olması, diğer oluşumların bu topraklarda belirgin bir varlık gösterememiş olmaları Irak'ın kuzeyindeki yapının etnik temelini daha da sağlamlaştırmaktadır.

Diğer taraftan ise Musul ve özellikle Kerkük vilayetleri dikkat çekmektedir. Bölgesel Kürt Yönetimi yetkilileri zaman zaman bu vilayetlerin kısmen veya tamamen Bölgesel Yönetime bırakılması gerektiği şeklinde tezler ileri sürmektedirler ve buna en büyük dayanak olarak da bu vilayetlerin nüfuslarının büyük çoğunluğunun Kürt olduğunu belirtmektedirler. Ancak kendi yönetimleri altına alma iddiasında bulundukları Kerkük vilayetinde küçük bir farkla da olsa şu an itibariyle El-Irakiye Oluşumu'nun önde gidiyor olması Kürt yönetiminin yasal olmayan her türlü mücadeleye rağmen petrol zengini Kerkük vilayetinde istediği sonucu alamadığını göstermektedir. Diğer taraftan Musul vilayetinde de Kürtler istedikleri sonucu alamamış görünmektedir. Nitekim burada da El-Irakiye Oluşumu ezici bir üstünlük elde etmiş bulunmaktadır. Sünnilerin seçimleri boykot etmeleri neticesinde Musul vilayetinin idari mekanizmasında elde ettikleri etkinliklerini Sünni-Arap El-Nuceyfi liderliğindeki El-Hadbaa hareketine 2009 yerel seçimlerinde devreden Kürtler 2010 genel seçiminde de yine aynı tablo ile karşı karşıya kalmışlardır.

Kerkük ve Musul vilayetlerinde istediklerini elde edemeyen Kürt unsurların bundan sonraki mücadeleleri bölge nezdinde olmasının yanında özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimi ve yeni hükümet kurulması aşamasındaki 'kilit' rollerini olası bir başka gruba (Mukteda el-Sadr grubu) bırakmama ve başkent üzerinden bölge odaklı çıkarlar elde etmeye dönük girişimler şeklinde tecessüm etme ihtimalini içinde barındırmaktadır. Nitekim Kürdistan Listesi adına bir heyetin Bağdat'a olası koalisyon görüşmeleri için gönderilmiş olması, BM Irak Özel Temsilcisi Ad Melkert'in Bölgesel Kürt Yönetimi İçişleri Bakanı Kerim Sincari ve ardından Celal Talabani ile görüşmesi ve İyad Allavi'nin yakın bir zamanda Celal Talabani'yi ziyaret edecek olması önümüzdeki günlerde siyasi hareketliliğin artacağının emaresi olarak görünmektedir.

Son ekleyen 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Editörü

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...

Error: No articles to display