TASFİYE Mİ, TAVİZ Mİ?


TASFİYE Mİ, TAVİZ Mİ?

Yazan  23 Mart 2009
“PKK silah bırakıyor, tasfiye ediliyor” gibi söylemler giderek artmaktadır. Cumhurbaşkanı Gül ve Irak Cumhurbaşkanı Talabani bu konuda bazı gelişmelerin olduğunu ima eden sözler etmişlerdir.

Ancak bu söylemlerin arka planını izlemek ve bu arada terörle mücadele konusunda rehavete kapılmamak gerekir. Terör örgütlerinin silah bırakması matematik işlemlere tabi değildir. Umudu kırılmayan terör örgütü silah bırakmaz. PKK'nın umudu da bilinen sebepler yüzünden kırılamamakta, hatta malum odaklar tarafından umut haline getirilmektedir.

Türkiye'de birçok etkili ve yetkili kişi PKK'ya doğrudan ya da dolaylı olarak destek vermektedir. "Biz hata yaptık" , "asimile etmeye çalıştık", "kart-kurt" diyerek "Kürt kimliğini inkâr ettik", bu şartlar PKK'yı doğurdu diyenlerin yaptığı budur. Bu durumda PKK'yı "misyonun bitti" , "gerilla savaşları tarihte kaldı", "artık silah bırak" demek ikna etmez. Kaldı ki siyasi varlıklarını dağdaki silahlı adamların eylemlerine borçlu olanlar, onların tasfiyesine de razı olmazlar.

Uluslararası gelişmeler PKK terör örgütünün varlığını sürdürmesini giderek zorlaştırmaktadır. Bilindiği gibi ABD, Irak'tan askerlerini çekeceğini açıkladı. ABD'nin Irak'tan çekilebilmesi orada kurduğu "Kürt Yönetimi"nin güvenliğinin korunmasıyla yakından ilişkilidir. ABD'nin bölgeden çekilmesinden sonra çıkması muhtemel Arap-Kürt çatışmasını önleyecek ve Kürt yönetiminin güvenliğini de Türkiye'den başka sağlayacak bir güç yoktur. Bu nedenle de ABD'nin, Irak'tan çekilmesi büyük ölçüde Türkiye'nin vereceği desteğe bağlıdır. ABD, Bush döneminde de bunun farkındaydı. Sürekli Türkiye'yi Kuzey Irak'ta kurdurduğu Kürt yönetimiyle muhatap etmeye çalışıyordu. Bush'un yardımcısı Dick Cheney, Türkiye'ye Erbil üzerinden gelmiş ve Ankara'ya bu mesajı iletmişti.

Önce PKK'nın beli kırılmalıdır!

Kuşkusuz Türkiye'nin yeni ABD yönetiminin taleplerine destek vermesi büyük ölçüde PKK'ya karşı takınılacak tutumla yakından ilişkilidir. Bunun farkında olan yeni ABD yönetimi eski yönetimin yaptığı gibi oyalayıcı "koordinatör" kurumu icat etmek yerine terör örgütü PKK'nın tasfiyesi konusunda düğmeye bastığı anlaşılmaktadır. Ancak örgütün tasfiyesi konusunda arzu edilen sonucun alınması için ABD'lilerin istekli olması yetmez, aynı zamanda PKK'nın da bu sürece hazırlanması gerekir.

Bir defa PKK, Türkiye'nin sorunudur, ihale konusu yapılamaz. Soruna ABD'nin ya da Barzani'nin inisiyatifiyle yaklaşılamaz. Ancak Barzani ve ABD'nin PKK'ya verdikleri destekleri kesmesi de iyi bir gelişmedir. Teröre karşı işbirliği yapılabilir. Ancak bu yapılırken de Türkiye'ye karşı PKK'yı yıllarca bunların kullandıkları da unutulmamalıdır. Talabani, Erbil'de "PKK'yı silahlı eylemden vazgeçirmek" üzere bir Kürt konferansının toplanacağını açıkladı.

ABD ve Barzani/Talabani ikilisi bölgedeki PKK varlığından kurtulmak istemektedir. Bu nedenle de PKK'ya af çıkarılmasını ve Türkiye'de siyasi alanda istihdam edilmesini istemektedirler. Türkiye, Barzani'yle PKK'dan önce Türkmenleri, Kerkük'ü ve Irak'ın bütünlüğünü konuşmalıdır.

Özcan Yeniçeri

1954 yılında Gümüşhane'nin Şiran ilçesinde doğdu. İlk ve orta tahsilini Gümüşhane'de, yüksek tahsilini Ankara'da tamamladı. 1987 yılında Uludağ üniversitesi Sosyal Bilimler Ensti-tüsü'nde Yüksek Lisansını tamamladı. 1991 yılında ise Erciyes üni-versitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde Yönetim Organizasyon dalında “örgütlerde çatışma ve Yabancılaşmanın önlenmesinde Yönetime Katılmanın Rolü” adlı tezinin kabul edilmesiyle de doktor unvanını aldı.

1998 yılında doçent, 2004 yılında da profesör oldu.

Prof.Dr. özcan Yeniçeri, Niğde üniversitesi'nde çeşitli aralıklarla Kamu Yönetimi Bölüm Başkanlığı, Meslek Yüksek Okulu Mü-dürlüğü, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü yaptı.

1999 yılında Kazakistan'daki Ahmet Yesevi üniversitesi'nde görev aldı. Bu üniversitede “Uluslararası İlişkiler Bölümü”nü kurdu ve bir yıl süreyle de başkanlığını yaptı. 2004 yılında AYSAM (Ahmet Yesevi Stratejik Araştırmalar Merkezi) Başkanlığına getirildi. İki yıl bu görevi yapmış olup halen Niğde üniversitesi'ndeki görevine de-vam etmektedir.

Prof. Dr. özcan Yeniçeri'nin yazdığı eserlerden bazıları şunlardır: Yeniden Türkleşmek, örgütsel Değişmenin Yönetimi, Küre-selleşme Karşısında Milliyetçilik ve Kimlik, Küresel Kıskaç ve Türkçülük, Bilgi Yönetim Stratejileri ve Girişimcilik, Dokunanlar, İtirazlar, Bugünden Yarına Türk Dünyasına Stratejik Bakış, Yönetimde Yeni Yaklaşımlar. ölüler Nefes Almaz (Roman), örgütlerde çatışma ve Yabancılaşma Yönetimi

Prof. Dr. özcan Yeniçeri, 2003 yılı “Prof. Dr. Osman Turan Kültür Araştırmaları” ödülünü almıştır.

Prof. Dr. özcan Yeniçeri, Ortadoğu, Ayyıldız, Millet, Hergün ve Siyaset Ekseni gazetelerinde çeşitli aralıklarla köşe yazarlığı yapmıştır. Halen Yeniçağ Gazetesi'nde köşe yazarlığına devam etmektedir.

Prof. Dr. özcan Yeniçeri, 12 Haziran 2011 Genel Seçimleri ile Milliyetçi Hareket Partisi Ankara milletvekili olmuştur. Ankara Milletvekili Yeniçeri aynı zamanda TBMM Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Komisyonu üyesidir.

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

  II.Mahmut, Vakay-ı Hayriye adıyla, Aksaray-Et Meydanı’ndaki yeniçeri kışlaları top ateşine tutularak 6.000'den fazla yeniçeri öldürülmüş ve isyana katılan yobaz takımı tutuklanmıştır. Askeri kuvveti çok zayıflayan Osmanlı’nın Donanması 1827’de Navarin’de sonra Sinop Limanında yakılınca Osmanlını...

Error: No articles to display