Konuşmacıların genel olarak üzerinde durduğu konu ABD ekonomisinin başarısıydı. Trump’ın konuşması oldukça kutuplaştırıcı bir dile sahipti. Çoğunlukla Biden’ı ve demokratları eleştiren Trump’ın demokrat seçmen yerine kendi seçmenini mobilize edip sandığa götürme isteği aşikardı. Kendisinin pandemi sürecini en iyi idare eden başkanlardan biri olduğunu söyledi. George Ffloyd ve Jacob Blake olaylarında da polisi ve kendi hükümetinin politikalarını değil; protestocuların vandallığını eleştirdi. Donald Trump’ın kızı Ivanka Trump “ Babam Washington’ı değil, Washington babamı değiştirdi” dedi ve Trump döneminde yapılan icraatleri sıraladı. Tennessee Senatörü Marsha Blackburn, demokratların polisi “kötü adamlara” dönüştürmeye ve polisi ortadan kaldırmaya çalışmakla suçladı.

Melania Trump, Covid-19 ve ırkçılıkla üzerine bir konuşma yaptı. Komünist bir ülkede büyümenin zorluklarından bahsetti. Konuşmacıların bazıları, demokratları halktan kopuk olmakla suçladılar ve Trump’ın “halk adamı” olduğunu söylediler. Dışişleri Bakanı Pompeo kongreye Kudüs’ten bağlandı ve Trump döneminde yapılan dış politika hamlelerinden bahsetti. Konuşmasının sonunda Rahip Brunson’ı anlattı. Demokratlar tarafından göçmen düşmanı olarak suçlanan Trump, kongrenin ikinci günü toplu bir vatandaşlığa kabul seramonisi düzenledi ve legal göçmenlerle hiçbir probleminin olmadığını göstermeye çalıştı. Son olarak Donald Trump, Amerikan Basketbol Ligi (NBA) maçlarının, Wisconsin'deki ırkçılık karşıtı gösteriler nedeniyle ertelenmesine ilişkin, "Ne yazık ki NBA, siyasi bir örgüt haline geldi. Bu, iyi bir şey değil, ülkemiz ve sporumuz için iyi değil" değerlendirmesini yaptı.

Yazan: Lara Zeynep Kadıoğlu