Katar krizi Suudi Arabistan, Bahreyn, BAE ve Mısır'ın 05 Haziran'da Katar'ın teröre destek vermek, kendi içişlerine karışmakla suçlayıp Katar'a yönelik boykot ile başlamıştı. Krizin 21 Mayıs'ta Riyad'ta yapılan Arap-İslam-Amerikan zirvesinden hemen sonra baş göstermesi krizin arkasında ABD'nin olduğu yorumlarına da yol açmıştı. ........TRUMP: KATAR TERÖRE DESTEK VERİYOR............ İlk birkaç gün sessizliğini koruyan ABD Başkanı Trump 09 Haziran'da yaptığı açıklamada Katar'ı "teröre üst düzeyde destek vermekle" suçladı ve "Katar için artık teröre destek vermeyi durdurma zamanıdır" dedi. ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ise aynı gün Trump'tan daha farklı konuşmuş , temkinli bir dil kullanmış ve Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır'a Katar'la ilişkileri 'yumuşatma' çağrısı yapmıştı. Böylece ABD'nin Katar krizindeki çelişkili tutumunun ilk işareti de ortaya çıkmıştı. .........ABD'DEN KATAR'A 12 MİLYAR DOLARLIK SİLAH SATIŞI VE ORTAK TATBİKAT.......... Haziran'ın ortalarına gelindiğinde yani krizin patlak vermesinden 10 gün sonrasında ise ABD'ye ait savaş gemileri ortak tatbikata katılmak üzere Katar'ın Doha limanına ulaştığı haberleri geldi. Bununla birlikte ABD ve Katar Savunma Bakanları, Doha’ya 36 adet F-15 savaş uçağı satışına ilişkin 12 milyar dolarlık anlaşma imzaladığı açıklaması kamuoyuna bildirildi. Bu gelişmeler ABD'nin krizde kimin yanında, ABD ticari kazanç sağlama gerekçesiyle krizleri tetikliyor mu sorularını öne çıkardı. ..........ABD: KRİZDE AMAÇ GERÇEKTEN KATAR'IN TERÖRE DESTEK VERMESİ Mİ, ŞÜPHELİYİZ........... Bundan beş gün sonra 20 Haziran'a gelindiğinde ise ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü "Amaç gerçekten terörizm mi?" diye sorması ABD'nin Suudi Arabistan'a karşı bir tutum içine mi girdi sorusunu akla getirdi. Katar'a karşı uygulanan ambargonun 5 Haziran'da başladığını kaydeden Nauert, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin, iddialarının detaylarını henüz kamuoyu ile paylaşmadığına dikkati çekti ve buna çok şaşırdıklarını söyledi. Bu durum karşısında ABD'nin duyduğu endişeyi dile getiren Sözcü, "Bu zaman dilimi arttıkça Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin yaptıkları karşısında şüpheler artıyor" diye konuştu. ABD: KRİZİ BİTİRİN, İŞİMİZE BAKALIM........ Sözcü, "Bu aşamada basit bir soruyla karşı karşıyayız: Atılan adımlar gerçekten Katar'ın terörizmi desteklediği yönündeki iddiaların sonucu muydu, yoksa Körfez ülkeleri arasında uzun zamandan beri var olan sorunlarla mı ilgiliydi?" dedi. Sözcü "Taraflara şunu söyledik, artık bu işi bitirelim, yolumuza devam edelim" ifadelerini kullandı. ................. Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn'den gelen açıklamalar krizin devam edeceği görüntüsü verse de Trump yönetiminin krizin daha fazla uzaması taraftarı olmadığı yönünde. Bu durum ABD'nin Katar ile yaptıkları 12 milyar dolarlık silah satış anlaşmasının ve perde arkası görüşmelerde Katar'ın ABD'ye bazı sözler vermiş olabileceğini akla getirmektedir. Bu arada bugün (21 Haziran) Suudi kalının veliahdını değiştirmesi ve kendi oğlunun bir sonraki kral olacağının belirlenmesiyle Katar kriziyle dikkatlerin başka yöne çevrildiği bir ortamda Suudilerin kendi iç içlerindeki muhtemel bir krizi önleme şansı bulduğunu da söyleyebiliriz. Suudi kralının yönetimde yaptığı bu köklü ve ani değişiklikler yumuşak darbe yorumlarına bile açmış durumda. Ülke içinde kontrolünü sağlamlaştırdığını düşünen mevcut Suudi Arabistan Kralı Katar ile olan krizi de sönümlendirebilir. .........TRUMP YENİ SUUDİ VELİAHDIYLA GÖRÜŞTÜ....... ABD Başkanı Donald Trump 21 Haziran Çarşamba günü Suudi Arabistan'ın yeni atanmış veliahdı Muhammed bin Selman ile telefonda görüştü. Oğul bin Selman'ı kutlayan Trump, yeni veliaht ile görüşmesinde Suudi Arabistan ve bir grup Körfez ülkesi ile Katar arasında mevcut olan diplomatik krizi masaya yatırdı. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, iki liderin "teröristlere ve aşırıcılara desteğin tamamen kesilmesi ve Katar krizinin çözümü" konularını görüştükleri kaydedildi. Açıklamada "Başkan ve veliaht, Ortadoğu ve diğer bölgelerdeki güvenlik, istikrar ve refah alanındaki ortak hedeflerimizi sürdürmek adına yakın işbirliğine bağlılar" dendi. Trump'ın yeni Suudi veliahdıyla görüşmesi ve Katar krizini çözülmesi gereken öncelikli konu olarak belirtmesi krizin sönümlenmeye başlayacağının işaretlerini de vermektedir.