Güney Kıbrıs Rum Yönetimi yayımladığı bir NOTAM ile bugün (10 Eylül 2017) 03.00-12.00 saatleri arasında Kıbrıs'ın güney batısındaki bir sahada SAR (Arama Kurtarama Tatbikatı) yapılacağını duyurdu. GKRY'nin yayımladığı NOTAM'da tatbikatın icra edileceği saha GKRY'in güneybatı ucundaki Paphos'un 6 km güney batısından 80 km güneybatısındaki noktaya kadar dikdörtgen şeklinde ve yaklaşık 10 bin kilometre karelik bir alan olarak belirlenmiş. Söz konusu tatbikat alanının üstündeki hava sahası da 20.000 fit'e kadar NOTAM'lanmış durumda. Çok uluslu icra edilecek tatbikat Temmuz ayından buyana halen bölgede sismik arama yapan Türk gemisi Barbaros Hayrettin Paşa'nın NAVTEX ile duyurulan sahasıyla birebir örtüşüyor. Konuyla ilgili olarak Yunan basınında çıkan haberlerde tatbikatın çok uluslu ve geniş kapsamlı olacağı ifade ediliyor fakat katılımcı ülkeler belirtilmemiş. Bununla birlikte GKRY kontrolünde icra edilecek tatbikata Yunan unsurların katılıyor olması büyük ihtimal. Ayrıca Rumlar adına bölgede araştırma yapan Fransız gemisine eskortluk yapan Fransız donanmasından gemilerin de yer alması bekleniyor. Fransız savaş gemileri 20 Ağustos'ta GKRY unsurlarıyla ikili bir SAR tatbikatı yapmıştı. Tatbikata Kıbrıs adasındaki İngiliz uçak veya helikopterleri ile Mısır'dan da katılım olması olasılık dahilindedir. Rum/Yunan tarafı bu hareketle Barbaros'un faaliyetlerini yasa dışı olduğunu göstermeye çalışıyor ve araştırma yapılan sahanın GKRY'nin Münhasır Ekonomik Bölgesinde olduğu iddia ediliyor. Yunan medyasında çıkan haberlerde Barbaros araştırma gemisinin araştırma yapacağının duyurulduğu uluslararası NAVTEX ile Barbaros'un faaliyetleri yasa dışı olarak yorumlanıyor. Tatbikat esnasında küçük olasılık da olsa Barbaros araştırma gemisine taciz olayı yaşanabilir. Taciz olayı yaşanmazsa bile araştırma sahasında tatbikat yapılması GKRY ve Yunanistan'ın Türkiye'ye karşı bir meydan okumasından başka birşey değildir. Halen bir Türk savaş gemisinin Barbaros gemisine eskortluk ettiği düşünülmektedir. Doğu Akdeniz'de Kıbrıs'ın güneybatısında yaşanan bu olay denizde hak ve menfaatlerin korunması bağlamında önemli bir mücadele olmasına rağmen Yunan basınında yer alan bu haberlerin Türk medyasında hiç yer almaması ilginçtir. Yunan/Rum tarafı tatbikat konusunun detaylı bir şekilde medyada yer almasını sağlarken Türk tarafının konuyu görmezden gelmesi anlaşılır değildir.