Reuters haber ajansına göre İsrail görüşmede İran’ın bölgesel saldırganlığının ve nükleer hedeflerinin önlenmesi için ortak askeri hazırlık amacıyla diyalogun arttırılmasını talep etti.
Reuters, üst düzey bir Amerikalı yetkiliye dayandırdığı haberinde ABD ve İsrail savunma bakanlarının Perşembe günkü görüşmelerinde diplomasi başarısız olursa en kötü senaryoyu; İran’ın nükleer tesislerini yok etme durumuna hazırlık kapsamında olası askeri tatbikatları görüşeceklerini belirtmişti.
Viyana’da 7. Oturumu gerçekleşen ve ABD’nin Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) anlaşmasına dönmesini hedefleyen görüşmeler çıkmaza girmek üzere. İran tarafının anlaşmaya taraf olan AB ve BM üyesi ülkelere sunduğu taslak metinlerin çözüm odaklı olmadığını savunan P4+1 ülkelerinin anlaşmaya olan inançlarının sarsıldığını söylemek doğru ve yerinde olacaktır. ABD ve İran arasında anlaşmaya ilişkin yaşanılan görüş ayrıklılarının fazla olması ve karşılıklı güvenin olmaması KOEP anlaşmasının geleceğini tehlikeye atmaktadır. İran tüm yaptırımların kaldırılmasını ve ABD’nin anlaşmadan bir daha çekilmeyeceğine ilişkin garanti talep ederken, ABD tarafı da İran’ın düştüğü ekonomik darboğazdan faydalanarak bazı yaptırımları kaldırmak istemiyor.
ABD ve İsrail Savunma Bakanlarının Washington’da gerçekleştirdikleri toplantıda İran ile P4+1 ülkeleri arasındaki KOEP anlaşmasının neticeye varamaması halinde, İran’ın Nükleer tesislerine yönelik saldırı planlarının görüşüldüğü iddiası ortamı iyiden iyiye gerginleştirmiştir. İsrail, ABD’nin nükleer anlaşmaya dönmesine sıcak bakmıyor ve milli güvenliği için ciddi risk olarak görüyor. ABD ve İsrail tarafının Nükleer Görüşmelerin sürdüğü sırada gerçekleştirdiği görüşmenin İran üzerindeki baskıyı arttırmaya yönelik olduğu düşünülmektedir.
ABD Başkanı Joe Biden’ın Nükleer Anlaşmanın gerçekleşmemesi halinde İran’a yönelik yaptırımları arttırmaya ve ekonomik olarak zorda bırakacak seçeneklerin araştırılmasına ilişkin talimat verdiği de basına yansıyan bir diğer gelişme olarak dikkat çekmektedir.
İran ile P4+1 ülkeleri arasında gerçekleşen görüşmelerin çözüm odaklı ilerlememesi üzerine ABD’nin İran ekonomisini ve Nükleer Tesislerini hedef alan faaliyetlerine hız kazandırması görüşmelerin üzerindeki baskıyı arttırmıştır. ABD’nin yaptırım kartını kullanmaya hazır oluşunun İran tarafından bilinmesi ve ABD’nin anlaşmaya dönmesi halinde tüm yaptırımları kaldırmaya hazır olmaması İran’ı daha agresif davranmaya itmektedir. Taraflar arasındaki görüş ayrılığının her geçen gün daha da derinleşmesi anlaşmaya olan umutların sönmesine neden olmaktadır.
KAYNAKÇA:
https://www.amerikaninsesi.com
